Yayladağı ilçesi Kışlak Mahallesi’nde yaşayan 45 yaşındaki Fatma Keşikçi, 8 yıl önce devlet tarafından kendisine verilen destekle 31 küçükbaş hayvan satın aldı ve hayvancılık yapmaya başladı.
Kurslarda eğitim alarak çobanlık belgesi alan Keşikçi, mahallenin tek kadın çobanı oldu.
Hayvanlarla ilgilenmeyi çok seven Keşikçi, yetiştirdiği koyunların sayısı 100’e ulaştığı zaman bir kısmını satarak geçimini sağlıyor.
Keşikçi, birçok insanın olmaz demesine rağmen azmiyle hayvancılıktan elde ettiği kazançla; ev, araba, bahçe, ahır ve evinin önüne su kuyusu yaptırdı.
Keşikçi, şimdilerdeyse 50 koyuna bakarak 6 Şubat depreminin izlerini hayvanlarıyla silmeye çalışıyor.
Yaşadığı mahallenin tek kadın çobanı olan Fatma Keşikçi, “Koyunculukla uğraşıyorum. Devletimin verdiği koyunları 8 yıldır çoğaltmaya çalışıyorum. Çoğaltıp satarak geçimimi sağlıyorum. Devlet bana çoğaltmak için 31 koyun verdi. Bu koyunlara bakarak 100 koyun yaptım ve sattım. Geri kalan koyunlara bakıp 100 koyun yaptıktan sonra tekrar sattım. Mahallede çobanlık yapan tek kadınım.
Kurslara giderek çobanlık belgesi aldım. Çocukluğumdan beri hayvanlara karşı bir sevgi hastalığım vardı. Onları çok seviyorum. Koyunlarla günüm çok güzel geçiyor. Koyunlar benim can parçam gibi. Koyunlar hasta olunca ben de hasta olmuş gibi oluyorum” dedi.
Yetiştirdiği koyunları satarak ev ve araba alan Keşikçi, “Bu koyunlar sayesinde evimi daha da güzelleştirdim. Önceki evimde 2 oda vardı ben onu daireye çevirdim. Bahçemi genişlettim. Evimin önünde sondaj yaparak su çıkarttım. Kendime bir araba aldım. Şimdi 50 koyunum var. En son 3 ay önce 20 koyun satmıştım. Saman ve yem paralarını karşılamayınca satmak zorunda kaldım.
Saman ve yem fiyatları uygun olursa daha çok çoğaltmak istiyorum. Kadınların hayvancılık yapmalarını tavsiye ederim. Zorluğu olduğu kadar kolaylığı da vardır. Koyunlar bana çok huzur veriyorlar.” dedi.