İZMİR – Tolga Albay
İzmir’de down sendromluların eksik değil farklı bireyler olduğunu anlatmak için başlatılan proje, dünya pazarlarında yankı bulan bir girişim hikayesine dönüştü.
Ayakkabı, çanta, tişört, ev aksesuarları gibi ürünleri farklı tasarımlarla geliştirip dünya genelindeki 21 mağazası ve internet kanalıyla pazarlayan Dogo Tasarım firmasından uzmanlar, iki yıl önce bir özel eğitim öğretmeninin tavsiyesiyle down sendromlu gençlerin resimlerini inceledi.
Bu resimlerin ayakkabı ve deriye uygulanabilecek değerde olduğunu gören firma yetkilileri, Ulusal Down Sendromu Derneği iş birliğiyle “Önemli Olan Ne Çizdiğin Değil Hayalin” başlıklı bir proje başlattı.
Ülke genelinden down sendromlu gençlerin gönderdiği resimler arasından seçilen 9 tasarımla ayakkabı, çanta ve tişört üreten firma, bu ürünleri “Tasarımlarımıza +1 Değer Katıyoruz” isimli ayrı bir koleksiyon oluşturarak tüm satış noktalarında görücüye çıkardı.
21 down sendromlu gencin tasarımlarıyla yeni bir koleksiyon
İlk siparişin İtalya’ya gönderildiği ayakkabılara Avrupa ülkelerinden yoğun talep gelince geçen yıl 21 down sendromlu gencin tasarımlarıyla yeni bir koleksiyon hazırlandı.
Gelirinin bir bölümü Ulusal Down Sendromu Derneğine gönderilen proje kapsamında üretilen tasarımlar, firmanın diğer tasarımlarına yakın bir satış grafiği yakaladı.
Projenin asıl kazanımı, down sendromlu gençlerin çizimlerinin mağazada satılan bir ürüne dönüştüğünü görerek özgüven kazanması ve kendilerini tasarımcı olarak tanımlamaya başlaması oldu.
Gelecek yıl daha geniş çaplı, ulusal bir koleksiyon hazırlamayı planlayan proje ekibi, Avrupa ülkelerindeki down sendromlu gençleri de bu çatının içine almayı hedefliyor.
Duygularıyla fark yarattılar
Firmanın kurucu ortağı Gökhan Peksarı, sosyal sorumluluk çerçevesinde başlayan projelerinin down sendromlu gençlerle tanışınca farklı bir boyuta eriştiğini söyledi. Peksarı, şöyle konuştu:
“Sevgilerini, duygularını size ne kadar filtresiz şekilde yansıttıklarını görünce bizim için bu proje, sosyal sorumluluktan çıktı keyifli bir iş birliğine dönüştü. Biz buna samimi olarak bir iş gözüyle bakıyoruz. Çocuklar çok keyifli tasarımlar yapıyorlar. Yaptıkları tasarımları sanatın merkezi Avrupa’da tüketicilere kabul ettirip derneklerine gelir elde ediyorlar. Ciddi ihracatı olan bir ürün ortaya koyuyorlar. Down sendromlu gençlerin tasarımları, profesyonel ekibimizin önüne geçebilecek işler haline dönüştü. İnsanlar, yardımda bulunmak için değil tasarımları beğendikleri için satın alıyorlar.”
Tasarımların hem yurt içi hem yurt dışında kabul gördüğünü, dünyada down sendromluların tasarımlarıyla oluşturulan başka bir koleksiyona rastlamadıklarını anlatan Peksarı, gelecek yıldan itibaren projeyi Avrupa ülkelerindeki down sendromlularla uluslararası hale dönüştürmeyi planladıklarını aktardı.