ANKARA – NAZLI YÜZBAŞIOĞLU
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) Genel Direktörü Musa Kulaklıkaya,ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine Kudüs gündemiyle İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Olağanüstü Liderler Zirvesi’ni AA muhabirine değerlendirdi.
Kudüs‘e ilişkin son gelişmelerin tesadüf olmadığına dikkati çeken Kulaklıkaya, “Sanki birileri Osmanlı’nın Kudüs’ten çekilmek zorunda kalışının 100. yılı kutlamasını yaparcasına zaten yangına dönmüş ortamı körükleyecek şekilde bir takım adımlar attı.” dedi.
Kulaklıkaya, Kudüs’te yaşayan Müslümanların çoğunun İsrail vatandaşı olmasına rağmen vatandaşlık haklarının çoğundan mahrum olduğunu vurgulayarak, “İşgalcinin bile uyması gereken bir takım hukuki kurallar vardır. İsrail bu hukuki kuralların hiçbirini tanımıyor. Sürekli kullanılan bir kavram var: ‘orantısız güç’. Orantısız güç kullanımını her alanda görmek mümkün. Göstericilere takınılan tavırda, yer altı sularının paylaşımında, Filistinlilerin alması gereken gümrük haklarında görüyoruz. Oradaki insanlar ürettiklerini İsrail gümrükleri üzerinden dünyaya satmak zorunda. Barış müzakerelerinde, Oslo müzakerelerinde ve çeşitli uluslararası platformlarda alınan kararlar gereği İsrail’in işgale rağmen yükümlülükleri var. Ama bunların hiçbirini yerine getirmiyor.” ifadelerini kullandı.
“ABD, ateşe benzin dökmüştür”
Kudüs’ün Müslümanların yanı sıra Hristiyan ve Yahudiler için de kutsal bir yer olduğunu hatırlatan Kulaklıkaya, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Geçmişte bu üç semavi din, barış şehri diye nitelendirdiğimiz Kudüs’te kardeşçe yaşamayı başardı. Bu, bugün de olabilir. Yeter ki insanlar bunu istesin ve buna niyetlensin, İsrail’in bu aymazlıklarına göz yuman ABD başta olmak üzere dünyadaki önemli aktörler buna gayret etsin. Bu problemin varlığı krizleri besliyor.
50 yıllık işgalin ardından ne oldu da birden ortalık hareketlendi diye soranlar olabilir. ABD, BM kararına rağmen Kudüs’ün hukuki statüsü değişmeden İsrail’in tek taraflı olarak Kudüs’ü başkent ilan etmesini kabul etmek suretiyle ateşe benzin dökmüştür.”
“İİT Zirvesi’nde Filistinlilerin yalnız olmadığı mesajı verilecek”
İİT devlet başkanlarının Kudüs gündemiyle yapacağı olağanüstü toplantıya dikkati çeken Kulaklıkaya, İİT’nin kuruluş gerekçesinin Kudüs davasına sahip çıkmak olduğunu ve Teşkilatın bunun gereğini yerine getirme konusunda en üst düzeyde hassasiyet gösterdiğini dile getirdi.
Filistinlilerin hakları, ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi olarak güçlendirilmeleri için her adımın atıldığını belirten Kulaklıkaya, “İstanbul’daki zirvede bu gelişmeler hem dışişleri bakanları düzeyinde hem de devlet başkanları düzeyinde enine boyuna değerlendirilecek. Buna gösterilecek tepkilerin ne şekilde olmasıyla ilgili bir dizi karar alınacak. Bu kararların neler olduğunu şimdiden söylemek mümkün değil. Elbette bir kınama kararı çıkacaktır. İslam dünyasının ortak karar alacağı alanlar belirlenecektir. Filistinlilerin yalnız olmadığı mesajı verilecektir.” dedi.