İSTANBUL
Sağlık Bilimleri Üniversitesi ve Dünya Sağlık Örgütü iş birliğiyle Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Çocukluk Çağı Obezitesinin Önlenmesi” konulu “Çok Paydaşlı Sağlık Sorumluluğu Sempozyumu”nun açılışında konuşan Emine Erdoğan, çocukların, geleceğin teminatı olduğunu ifade ederek, onları ilgilendiren her sorunun öncelikli sorumlulukları olduğunu söyledi.
Modern dünyanın temel meselelerinden biri olarak olarak ortaya çıkan çocukluk çağı obezitesinin de bunlardan biri olduğunu belirten Erdoğan, ev dışı beslenmenin artması, besin çeşitliği, enerji ve yağ oranı yüksek yiyeceklerin kolay ulaşılabilir olması, bu sorunu daha da tetiklediğini anlattı.
Erdoğan, sorunun çözümünde ise devlete, aileye, bireye düşen sorumluluklar bulunduğunun altını çizdi.
Çocukların, apartmanlarda ve okul servislerinde geçen hayatları süresince yürümeye, koşmaya ve bisiklete binmeye imkan bulamadıklarına değinen Emine Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bu noktada biz büyüklere, belediyelere ve devlete sorumluluklar düşüyor. Sitelerde yürüyüş parkurları, okullarda hareket edebilecekleri mekanlar oluşturmak, çocuklara spor alışkanlığı kazandırmak gerektirmektedir. Okullarımızda kötü hava koşullarında kullanılabilecek, kapalı spor salonlarının artırılması, gerçek anlamda bir beden eğitimi bilincinin kazandırılması gerekiyor. Bu sempozyumun bu manada çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yapmamız gereken toplumu ve aileleri bilinçlendirmek ve devletin çeşitli alanlarda önlem almasını sağlamaktır. Sağlık Bakanlığımızın bu alanda başlattığı kampanyaların kayda değer sonuçlar getirmesini umut ediyorum.”
“Teknoloji artık bir imkan olmaktan çıkıp tehdide dönüşmektedir”
Konuşmasında Milli Eğitim Bakanlığı ile geliştirilen “Beslenme Dostu Okul Programı”na değinen Erdoğan, öğrenci ve öğretmenlere rehberler hazırlandığını söyledi.
Sağlıklı kantin uygulamasının sıkı bir denetim gerektirdiğinin altını çizen Erdoğan, “Keza, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız, yiyeceklerde tuzu azaltma, etiketleme gibi çalışmalar yapıyorlar. Aynı şekilde Sağlık Bakanlığı’nca yürütülen ‘Daha Sağlıklı bir Türkiye için 1 milyon Bisiklet Kampanyası’ sağlıklı yaşam kültürünü teşvik çerçevesinde, Cumhurbaşkanlığı tarafından himaye ediliyor. Bu kampanya tam da çocukları ve gençleri hedef alıyor. Bisikletin bir hobi aracı olarak görmekten vazgeçip, ulaşım aracı olarak kullanmak üzere yaygınlaştırma hedefiyle çalışmalar yapılıyor.” bilgilerini paylaştı.
Emine Erdoğan, çocukların artık teknolojik bağımlılıklar nedeniyle kapalı alanlara hapsolduğunu gördüklerini ifade ederek, şöyle devam etti:
“Birçok kişinin hayatında teknoloji artık bir imkan olmaktan çıkıp tehdide dönüşmektedir. Birbiriyle yakından ilişkili bu faktörleri doğru teşhis edip çocukları obeziteye teşvik eden yolları el birliğiyle kapatmamız gerekiyor. Çocuklarımızın alışkanlığa dönüşen davranışlarını iyi gözlemlemeliyiz. İbn-i Haldun; ‘İnsan alışkanlıklarının çocuğudur’ der. Çocuklarımıza iyi şeylerin alışkanlığı kazandırmalıyız. Onlara yemek yemenin sadece karın doyurmak olmadığını bir sağlık meselesi olduğunu iyi anlatmalıyız. Dengeli beslenmenin yanı sıra doğal beslenmenin imkanlarını sağlamalıyız. Beslenme meselesi sağlığın temelidir. Hipokrat, ‘İlaçlarımız gıdalarımız, gıdalarımız da ilaçlarımızdır.’ diyor. Yaratıcının bir mucize olarak insanlığa verdiği anne sütü, obezite de dahil olmak üzere, birçok hastalığın panzehiridir. Uzmanlar, anne sütünün obeziteye yakalanma riskini azalttığını söylemektedir. Çocukları 6 ay sadece anne sütü ile besleyip, 2 yıl süresince emzirerek, sağlıklı bir geleceğin temeli atılmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü’nün okullarımızda yaptığı çocukluk çağı obezite araştırması, öğrencilerin sadece anne sütü alma süresinin ortalama 4,5 ay olduğunu gösteriyor. Bu sürenin daha da uzatılması, hepimizin ortak hedefi olmalıdır. Devletimiz bu çerçevede doğum yapan kamu görevlisi kadınlarımıza ilk 6 ay, üç saat, ikinci 6 ay, iki saatlik süt izni imkanı vermiştir. İnanıyorum ki, bu tür sosyal politikalar aile bilinci ile birleştiğinde, daha sağlıklı nesillere kavuşacağız.”
Konuşmasının sonunda, tüm dünyayı ilgilendiren bir gerçeği hatırlatmak istediğini dile getiren Erdoğan, “Ne yazık ki, yılda 10 milyon insanın açlıktan öldüğü bir dünyada, insanlık obezite ile mücadele ediyor. Obeziteye bağlı hastalıklardan ölenlerin sayısı, açlıktan ölenlerin neredeyse üç katı. Obezitenin bir de böyle bir yanı var. Gıda kaynaklarının adaletsiz dağıtımından kaynaklanan bu ahlaki meseleyi de masaya yatırmalıyız. Adil bir paylaşım yaptığımız sürece, dünyada herkese yetecek besin olduğu inancındayım.” değerlendirmesini yaptı.
Programın sonunda Emine Erdoğan’a, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl ve Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Temsilcisi Pavel Ursu, öğrencilerin yaptığı bir resmi hediye etti.
Muhabir: Lale Bildirici,Kaan Bozdoğan