ÇANAKKALE
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Çanakkale‘nin Eceabat ilçesine bağlı Seddülbahir köyünde “İtilaf Devletleri’ne bağlı güçlerin Gelibolu’dan tahliyelerinin 102. yılı” dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Çanakkale’den geldikleri gibi giden İtilaf Devletleri’ne karşı kazanılan büyük zaferi ve Anafartalar Komutanı Mustafa Kemal Atatürk ile zaferin isimsiz kahramanlarını hatırladıklarını ifade etti.
Çanakkale Yarımadası’nın 1. Dünya Savaşı’nın en kanlı ve zor cephelerinden biri olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Bundan bir asır evvel gücü elinde bulunduranlar, en üstün ordulara, en önemli hava ve deniz filolarına sahip olanlar, savaşma becerisi yüksek ve eğitimli zannettikleri büyük ordulara sahip olanlar, birkaç gün içinde fethedip payitahtı, İstanbul’u düşüreceklerini sananlar, burada ecdadımızın muazzam bir direnişiyle karşı karşıya kaldı. O direniş, mücadele, sadece bir toprağı savunma mücadelesi değildi.”
“İslam’ın izzetini ve şerefini koruma mücadelesi”
Osmanlı subayı ve öğretmenlerinin 1. Dünya Savaşı’nda Filistin Cephesinde İngilizlere esir düştüğünü belirten Kurtulmuş, “Myanmar’daki esir kamplarında 2 bine yakın zabit ve öğretmen şehit düşüyor. Hatta orada esir kaldıkları süre içinde Türkçe gazete çıkarıyorlar. Orada o şehitlerimizin kabirlerini, mezarlarını bulduk ve orayı da bir Türk şehitliği olarak ziyarete açtık.” dedi.
Kurtulmuş, Çanakkale ile Myanmar arasında bir köprü ve ilişkinin bulunduğuna işaret ederek, şu görüşlere yer verdi:
“Aynı şekilde Çanakkale ile Allahuekber Dağlarının, Trablusgarp’ta verilen mücadelenin, Mekke ve Medine müdafaasının, Kudüs müdafaasının arasında büyük bir irtibat vardır. O zaman bu aziz milletin yaptığı işi anlayamayanlar, bugün sağdan soldan sahiplerinin sesi olarak, Türkiye’ye laf yetiştirmeye çalışıyor, ‘Buralarda ne işiniz vardı’ demeye getiriyor. Bütün bu geniş coğrafyada verilen mücadele, emperyalizme karşı verilen mücadeledir. Bütün bu geniş coğrafyada verilen mücadele, İslam’ın izzetini ve şerefini koruma, ‘Çanakkale’deki Mehmetçik düşmesin’ mücadelesidir. Bu büyük ve üstün mücadele, Anadolu topraklarının, insanlığın son adası olan bu esenlik yurdunun namussuzlar, şerefsizler, emperyalistler tarafından çiğnenmemesi mücadelesidir.”
“Düşman, aynı düşman”
Çanakkale, Trablusgarp, Allahuekber Dağları, Medine ve Kudüs’te verilen mücadelenin geçici ve tarihte kalmaktan ibaret olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, “Düşman, aynı düşman, bu millet de aynı millettir. Dün emperyalist olarak bu milletin karşısına çıkanlar, bugün de neoemperyalist oyunlarıyla bu milletin karşısına çıkıyor. Dün Çanakkale’de karşısına mertçe çıkanlar, bugün 15 Temmuz ihanetleriyle bu milletin karşısına çıkmaya çalışıyor. Çanakkale’de 9 Ocak’ta, 18 Mart’taki büyük zaferle 15-16 Temmuz büyük zaferi arasında hiçbir fark yoktur ve büyük bir bağlantı vardır.” dedi.
Kurtulmuş, ortak hedeflere sahip çıkmak gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Bu milletin karşısına düzgün bir şekilde çıkma cesaretinde bulunamayıp terör örgütleri marifetiyle bu ülkenin ayaklarına çelme takmak isteyenler, hadlerini bilecek, hizaya geleceklerdir.”
Köy meydanındaki Atatürk Anıtı’na çelenk sunan Kurtulmuş’a Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir tarafından temsili “57. Alay Sancağı” ile Kocadere Şehitliği’nden alınan toprak hediye edildi.