ANKARA
YazarAlev Alatlı, “Roma hukukunun gözleri bağlı tanrıçası bize göre değil. Bizim gözlerimiz fal taşı gibi açık olmalıdır. Türkiye’de ve yurt dışında, bizim gözleri fal taşı gibi açık, koruyan, kollayan, ne olduğunu anlamaya çalışan hakimlere ihtiyacımız var.” dedi.
Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenen Adalet Şurası‘nın “Medeniyetimizde Adalet Anlayışı” başlıklı ilk oturumu Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Oturuma Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Selahaddin Menteş de katıldı.
Prof. Dr. Burhanettin Duran’ın başkanlığındaki oturumda konuşan yazar Alev Alatlı, yargıya güvenin azaldığı yönünde söylemler olduğunu hatırlattı. Alatlı, “Geçmişte yargıya güven yüzde 70’ti, şimdi yüzde 30’lara düştü” şeklindeki iddiaların mesnetsiz olduğunu, araştırmaların hiç birinde böyle bir bulgu olmadığını dile getirdi.
Hakim ve savcıların eğitimleri konusunda atılması gereken adımlara dikkati çeken Alatlı, bilge ve bilgin olmanın yolunun kurumsal destekten geçtiğini belirtti.
“Adalet sistemi kötü diye çemkirmekle bu iş olmuyor”
Yazar Alatlı, hukuk eğitiminin belirlenecek alanlarda lisans derecesi almış öğrencilerin girebilecekleri yüksek lisans ve doktora programları seviyesine yükseltilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Hiç değilse hukuk eğitimine girişin serbest ama çıkışta sıkı kontrolün, imtihanın, meslek imtihanının yapılması gerekir. Baro, mutlaka elini taşın altına koymak zorundadır ve çağdaş bir iş tanımı geliştirmeye yardımcı olmalıdır. ‘Adalet sistemi kötü’ diye çemkirmekle bu iş olmuyor.” dedi.
“Bizim gözlerimiz fal taşı gibi açık olmalıdır”
Konuşmasında Roma hukukunu da eleştiren Alatlı, şöyle devam etti:
“Roma hukukunun gözleri bağlı tanrıçası bize göre değil. Bizim gözlerimiz fal taşı gibi açık olmalıdır. Türkiye’de ve yurt dışında, bizim gözleri fal taşı gibi açık, koruyan, kollayan, ne olduğunu anlamaya çalışan hakimlere ihtiyacımız var. Bunun önemini ABD’deki davaya bakarak anlayabiliriz. Hakan Atilla’nın yargılandığı davayı gördükçe ürperdim.”
Muhabir: Kemal Karadağ