ANKARA
Fetullahçı Terör Örgütü‘nün (FETÖ) Hava Kuvvetleri Komutanlığındaki mahrem yapılanmasına yönelik 76 “mahrem imam” ile 81 askeri personelin yargılanmasına devam edildi.
Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde görülen duruşmaya sanıklar, avukatları ve yakınları ile TBMM, Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığı avukatları katıldı.
Duruşmada tanık olarak dinlenen eski kursiyer teğmen Yıldırım Kılıçarslan, “Akıncı davası”nda yargılandığını belirterek emniyet ve savcılık aşamasında örgütün çözülmesine yönelik verdiği ifadeleri kabul ettiğini söyledi.
“Her şeye bir açıklama yapan zat o gece sustu”
Akıncı Üssü davasının sanığı olduğunu söyleyen ve tanık sıfatıyla ifade veren eski teğmen Ali Mert Tüfekçi de 27 Temmuz 2016’da kendi isteğiyle polise giderek ifade verdiğini, örgüt ağabeyi Mehmet Fatih Ballı ve kendisini Pensilvanya’ya götüren Muharrem Baysal’ı teşhis ettiğini söyledi.
Ortaokulda örgütle tanıştığını, Harp Okuluna girdikten sonra da irtibatını koparmadığını anlatan Tüfekçi, darbe girişimine kadar görüştüğü örgüt yöneticilerinin gerçek amaçlarının ne olduğunu anlayınca tüm bildiklerini devletin ilgili birimlerine anlatma gereği duyduğunu ifade etti.
15 Temmuz’u FETÖ’nün yaptığından kuşku duymadığını dile getiren Tüfekçi, “Ben örgütün yapısı gereği sadece grup arkadaşlarımı tanıyorum. O gece Gülen çıkıp açıklama yapabilirdi. ‘Bana gönül verenler bu kalkışmadan uzak dursun’ diyebilirdi. Her şeye bir açıklama yapan zat o gece sustu.” diye konuştu.
“Gülen’in odasında dikkatimi çeken husus uçak maketlerdi”
ABD’ye uçuş eğitimi için gittiği sırada örgütün ABD’deki mensupları tarafından terörist başı Gülen’le görüştürüldüğünü dile getiren Tüfekçi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Muharrem Baysal ile birlikte uçuş eğitimi almak için ABD’ye gönderdiler. ABD’de yine iki üç haftada bir Teksas ve Dallas’ta “Ali” ve “Mutlu” kod adlı ağabeylerle görüşüyorduk. Buluştuğumuz ağabeyler Fetullah Gülen ile buluşma ayarlayacaklarını söylediler. Fakat ben tatil planladığımı söyleyerek kabul etmedim ve 10 günlüğüne Türkiye’ye döndüm.
Amerika’ya döndüğümde yine uçuş eğitimlerine devam ettik. Gülen ile 2016 yılı ocak ayında yine bir görüşme ayarladılar. Bu görüşmeye ben, Yıldırım Kılıçarslan ve Mutlu ağabey birlikte gittik. Buradaki eve geldiğimizde girişteki kameralara görünmemek için başımıza bere takarak kartlarımızı verdiler. Bu şekilde geçerek eve girdik. Pansiyon tarzı olan bu evde Yıldırım ile birlikte aynı odada iki gece kaldık. Burada ismini bilmediğim bir şahıs ile bizi oraya götüren Mutlu isimli şahıs irtibat kurarak pazar günü akşam namazından sonra görüşme ayarladılar. Bir çok kilitli kapının olduğu ve bu kapıların açılması sonucu içeride bulunan farklı küçük bir salona geçtik. Gülen içeride bizi bekliyordu. Gülen’in odasında dikkatimi çeken husus oturduğu koltuğun arkasında bulunan vitrin içerisinde Türk Hava Kuvvetlerine ait birçok filoya ait uçak maketlerinin olmasıydı.”
Davada ara karar verildi
Tutuklu sanıkların ve avukatların tahliyeye yönelik beyanlarının alınmasıyla devam edilen duruşmada, iddia makamının görüşünü alan mahkeme, ara karar için verilen molanın ardından kararları açıkladı.
Buna göre, bazı sanıkların mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılması ve tutuksuz sanıkların adli kontrol şartlarının kaldırılması talepleri reddedildi.
Mahkeme, tutuklu yargılanan sanıklardan Osman Mızrak, Ömer Faruk Ünsal, Selim Çamur, Ahmet Fakıoğlu, Sinan Metin, Mehmet Yiğitgül, İbrahim Aygül, Ömer Faruk Gümüş, Serdar Dingeç, İdris Yarkın, Muhammet Alkan, Mustafa Durak, Asım Göktaş, Rasim Çelik ve Abdullah Özen’in “mevcut delil durumu” ve “uzun tutukluluk süresini” göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verdi.
Davanın görülmesine 27 ve 28 Mart’ta devam edilecek.
Muhabir: Cemil Murat Budak-İsmet Karakaş