VATİKAN-Ecenur Çolak
Türkiye’nin Vatikan Büyükelçisi Prof. Dr. Mehmet Paçacı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 5 Şubat’ta Vatikan’a yapacağı ziyaretten önce iki ülke ilişkilerini AA muhabirine değerlendirdi.
Vatikan’ın küçük olsa da önemli bir ülke olduğunu dile getiren Paçacı, Türkiye’nin de Vatikan’ın önemini birçok ülkeden önce kavradığını hatırlattı.
Vatikan’ın dünyadaki yaklaşık 1 milyar 200 milyonluk bir nüfusu etkileyebileceğinin altını çizen Paçacı, “Türkiye ile son dönemde Vatikan’ı yaklaştıran şey, Papa Franciscus’un Filistin konusunda, Kudüs’ün statüsü konusunda çok isabetli bir tavır almasıdır. Papa, ABD Başkanı (Donald) Trump’ın aldığı son karar dolayısıyla hatta bu kararın da açıklanmasından önce tutumunu ortaya koydu. Bu tutumla tabii Türkiye’nin tutumu çok örtüşüyor.” diye konuştu.
Papa’nın Filistin konusunda son derece net bir biçimde ve her fırsatta dile getirdiği karşılıklı müzakereler ve diyalogla iki devletli çözüme ulaşılması gerektiği yönündeki söylemlerini anımsatan Paçacı, Papa’nın 2014’te Ürdün ziyaretinin ardından işgal altındaki Batı Şeria’da yer alan Beytüllahim kentine geçtiğini hatırlattı.
Paçacı, Papa’nın İsrail tarafından Batı Şeria’da inşa edilen Ayrım Duvarı’nın yanında programının dışına çıkarak dua ettiğini ve bu durumun o dönemde İsrail’in büyük tepkisini çektiğini aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da Papa’nın bu husustaki hassasiyetini tespit ederek iki kez Papa ile görüştüğünü belirten Paçacı, ziyaretin de bunun akabinde gerçekleştiğine işaret etti.
Paçacı, “Tabii 59 yıl sonra olan bir ziyaret, bundan önceki ziyaret 1959 yılında yapılmış. Yani çok uzun süreden sonra tekrar Cumhurbaşkanlığı düzeyinde yapılan bir ziyaret olması bakımından bu ziyaret büyük önem taşıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Vatikan ziyaretinin iki ülke ilişkilerine ivme kazandıracağına dikkati çeken Paçacı, ziyaret çerçevesinde Kudüs konusunun yanı sıra Papa’nın da olumlu baktığı göç ve sığınmacılar meselesinin de gündeme gelebileceğini vurguladı.
Papa’nın bu çerçevede yaptıklarından dolayı birçok kez Türkiye’ye teşekkür ettiğini ve Türkiye’nin desteklenmesi gerektiği şeklindeki ifadelerini hatırlatan Paçacı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye, uzun zamandır 3,5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. 30 milyar doların üzerinde bir harcaması oldu Türkiye’nin. Türk halkı, göçmenleri bağrına bastı. Aslında Türkiye’nin bütün bu yaptıkları Papa’nın da yapılmasını istediği şeyler. Tabii Papa bunları daha çok Avrupa ülkelerine söylüyor. Yani Avrupa’da bir yabancı düşmanlığı, İslamofobi, ırkçılık ve dolayısıyla göçmenlere karşı olumsuz bir tutum var. Bunlara çok eleştirel değerlendirmeleri var Papa’nın. Dolayısıyla burada da çok örtüşen bir noktadayız Vatikan’la.”
“Bir terör örgütü asla diyalog partneri olamaz”
Türkiye’nin PKK/PYD, DEAŞ ve Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) karşı aynı anda mücadele verdiğine işaret eden Paçacı, görüşmelerde terörizmle mücadele konusunun da gündeme gelebileceğini dile getirdi.
FETÖ’nün on yıllar boyunca birçok konu gibi, “Papalığın 1965’te biten 2. Vatikan Konsülü’nden itibaren karşılıklı kabul ve saygı temelinde ilişki geliştirmek olarak tanımladığı ve önem atfettiği diyalog konusunu da istismar ettiğini” belirten Paçacı, şu ifadeleri kullandı:
“Biz her zaman şunu söylüyoruz. FETÖ bir terör örgütü ve hiçbir zaman Vatikan’ın tanımladığı anlamda bir diyalog muhatabı olamaz. Çünkü hiçbir doğru ve gerçek şeyi temsil etmiyor, bir kere İslam’ı hiç temsil etmiyor bu örgüt. İslam’ı bozan, kendini kabul ettirebilmek, karşı tarafa şirin görünebilmek için İslam’ı tahrif eden, İslam’ın inanç ilkelerini bozma gayretine giren bir anlayışa sahip. Vatikan’ın tanımladığı anlamda da bununla yapılan bir diyalog, hiçbir şekilde diyalog olamaz. Dolayısıyla Türkiye’deki Müslümanlarla anlamlı bir konuşma yapmak, onlarla doğru bir ilişki geliştirmek isteniyorsa Papalığın da Katolik dünyasının da bu konuda doğru bir muhatap bulması gerekli.”
Paçacı, görüşmelerde ayrıca Türkiye’deki Katolikler ve 1915 olayları gibi konuların da konuşulmasının muhtemel olduğunu ifade etti.
Türkiye-Vatikan İlişkileri
Türkiye ile Vatikan ve Katolik dünyası arasındaki ilişkilerin tarihi, 15. yüzyıla dayanıyor. Türkiye ile Vatikan arasındaki resmi sayılabilecek ilk temsil, Osmanlı Devleti’nin Fatih Sultan Mehmet döneminde Papalığın İstanbul’da sürekli bir temsilci bulundurmasına imkan tanımasıyla kuruldu.
İki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler, dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın 1959’daki Vatikan ziyaretinin ardından 11 Nisan 1960’da kuruldu. Türkiye’nin Vatikan Büyükelçiliği ise 1962 yılında faaliyete geçti.