ANKARA – DİLDAR BAYKAN/SÜMEYYE ÖZER
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Mehmet Güllüoğlu, “(Arakanlı Müslümanlar için Cox’s Bazar‘da) İkinci bir hastane ve etrafında sağlık ocaklarının olması ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor ama bu yoğun alanda arsa bulmak da zor. Bu hizmetleri oraya götürmek zor ama bugüne kadar orada bir yere geldik, devam da edeceğiz. Bangladeş hükümetiyle bu konudaki görüşmeler devam ediyor.” dedi.
Güllüoğlu, Arakanlı Müslümanlar krizine ilişkin yürütülen yardım çalışmalarını AA muhabirine anlattı.
Arakanlı Müslümanlar sorununun yıllardır devam ettiğini ancak bu sorunun 25 Ağustos 2017’de bu zamana kadarki en üst seviyeye çıktığını ve 600 bini aşkın kişinin Bangladeş’e göç etmek zorunda kaldığını anımsatan Güllüoğlu, krizin en başından bu yana Türkiye’nin hem hükümet hem de sivil toplum kuruluşları nezdinde bölgede faaliyet gösterdiğini belirtti.
Güllüoğlu, Türkiye’nin bir taraftan krize ilişkin diplomatik gelişmeleri takip ederken diğer taraftan da insani hizmetlere devam ettiğini kaydederek, “Türkiye hem resmi kurumlarıyla hem sivil toplum kuruluşları ile 25 Ağustos’tan bugüne kadar 10 milyon dolardan daha fazla yardım ulaştırdı. Bölgedeki faaliyetlerimiz sürüyor, yetimhaneler, konutlar inşa ediyoruz. Sağlık Bakanlığıyla AFAD olarak açtığımız bir hastane var. Sıcak yemek hizmeti, barınma, kıyafet, gıda gibi birçok alanda yardım faaliyetlerimiz devam ediyor.” diye konuştu.
Bangladeş makamlarıyla hem Türkiye’de hem Bangladeş’te görüşmelerin sürdüğünü ve daha fazlası için hazır olduklarını her zaman ifade ettiklerini aktaran Güllüoğlu, “Ancak, bu kolay bir konu değil. Hem Bangladeş hem Myanmar açısından yıllardır devam eden bir konu ama en nihayetinde orada etkilenen yüz binlerce insan var, bebekler var, kadınlar var.” değerlendirmesinde bulundu.
“İkinci hastane çalışmalarımız devam ediyor”
Güllüoğlu, hastaneye talebin yoğun olduğunu, bugüne kadar 2 bin kişinin bu hastanede tedavi edildiğini, hastanede Muhammed Alperen adı verilen bir bebeğin de dünyaya geldiğini aktararak, “İkinci bir hastane ve etrafında sağlık ocaklarının olması ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor ama bu yoğun alanda arsa bulmak da zor. Bu hizmetleri oraya götürmek zor ama bugüne kadar orada bir yere geldik, devam da edeceğiz. Bangladeş hükümetiyle bu konudaki görüşmeler devam ediyor.” dedi.
Bangladeş ve Myanmar hükümeti arasında Kasım 2017’de imzalanan anlaşmanın uygulanması ve Arakanlı Müslümanların geri dönüşünün sağlanmasının bu iki ülke başta olmak üzere tüm dünya tarafından takip edildiğini belirten Güllüoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Göç krizi dünyada hala milyonlarca insanı etkiliyor. O yüzden dünyanın bu konuda ilgili ülkelere, ilgili yetkililere destek vermesi gerekiyor. Barış ortamının yeniden tesis edilmesi gerekiyor. O yüzden evet bu anlaşma olumlu bir adım ama her şey bitmiş değil. Hem bu anlaşmanın neticelerini takip etmek gerekiyor hem de geri dönen insanların yaşayacağı barışın sağlandığı ortamın izlenmesi gerekiyor diye düşünüyorum.”