İSTANBUL
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tozkoparan Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Güngören 6. Olağan İlçe Kongresi‘nde yaptığı konuşmada, 16 Nisan halk oylamasında yüzde 54 ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne “evet” diyen Güngören’e teşekkür etti.
Gerek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde, gerekse AK Parti iktidarları sürecinde kendilerini hiçbir zaman yalnız bırakmayan Güngören’in, 16 Nisan’da da vefasını ispat ettiğini belirten Erdoğan, ahde vefa gösteren, demokrasiye, milli iradeye, geleceğine sahip çıkan herkese şükranlarını sunduğunu dile getirdi.
Erdoğan, 15 Temmuz gecesi darbe girişiminin başlamasıyla beraber sokaklara, meydanlara koşan, göğüslerini yiğitçe tanklara, toplara karşı koyan ve demokrasiye özellikle siper eden Güngörenlilere teşekkürlerini sundu.
“Daha çok kapıya ‘tık, tık, tık’ yapacağız”
“Güngören burada reisinin yanında sloganları atan gençlere, “Hep beraberiz” karşılığını veren Erdoğan, “Yüzde 54 yetmez değil mi? Onun için daha çok çalışacağız, onun için daha çok kapıya ‘tık, tık, tık’ yapacağız.” dedi.
Ülkenin istiklaline kast edildiği o karanlık geceyi, Güngörenlilerin cesaretiyle, mücadelesiyle, apaydınlık bir güne çevirdiğini anlatan Erdoğan, “Sizler, İstanbul’un diğer ilçelerindeki kardeşlerimle beraber Türk demokrasi tarihine altın harflerle işlenen bir destan yazdınız o gece. Bağımsızlığı söz konusu olduğunda, bu milletin neler yapabileceğini tüm dünyaya gösterdiniz. Dost, düşman herkes artık bir gerçeği kabul ediyor. Türk milletinin iradesini esir alabilecek, bu millete diz çöktürebilecek, korkutacak, sindirecek, pranga vuracak hiç bir dünyevi güç yoktur. Bunu gördüler.” diye konuştu.
Sultan Fatih’in 5,5 asır önce yaktığı fetih ateşinin, hala gönülleri ısıtmaya devam ettiğini aktaran Erdoğan, 7 düvele “Çanakkale geçilmez” denilen o inanç ve ruhun, bu topraklarda hala dimdik ayakta olduğunu söyledi.
‘Türkiye’yi hedeflerine ulaşmaktan kimse alıkoyamaz’
“Bizler bu şekilde kararlı durdukça, birbirimize kenetlendikçe, Türkiye’yi hedeflerine ulaşmaktan kimse alıkoyamaz” diyen Erdoğan, “Biz işte bu salondaki gibi Türk, Kürt, Alevi, Sünni, Arap, Boşnak hiç bir ayrım yapmaksızın, birbirimizi Allah için sevmeye devam ettikçe, fitne girişimlerinin hiçbiri işe yaramaz. Merhum Akif’in ifadesiyle ‘Girmeden tefrika bir millete düşman giremez / Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez’.” ifadelerini kullandı.
Gençlerin “Reis bizi Münbiç’e götür” sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vakti, saati geldiğinde, gerektiğinde, istişarelerimizi yaparız. Eğer gerekirse önce ben yürüyeceğim, ondan sonra siz yürüyeceksiniz. Böyle yürüyeceğiz.” dedi.
Güngören’e böyle bir kapalı spor salonunun yakışmadığını dile getiren Erdoğan, “Herhalde bunu belediye başkanının yapması lazımdı. 3 bin 500 kişilik kapalı spor salonu eylül ayında açılacak. Hayırlı olsun.” dedi.
İktidara gelişlerinin üzerinden 15 yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen, milletin hala en çok AK Parti’ye güvendiğini vurgulayan Erdoğan, “İlk günkü heyecanla durmak yok. Vatandaşlarımız hem kendi geleceğini hem de ülkemizin istikbalini partimizde görüyor, Türkiye’yi hayalleriyle, hedefleriyle buluşturacak yegane hareketin işte karşımdaki bu kadro olduğunu görüyor. Bunun için de bize ve size çok büyük umutlar bağlıyor. Hangi sebeple olursa olsun, bu umutları boşa çıkarmaya hakkımız yok.” diye konuştu.
‘Bizde görev sorumluluktur’
Erdoğan, “Bu davaya gönül vermiş, kendini bu hareketin bir neferi olarak gören hiçbir kardeşimin küsmek, darılmak, yorulmak gibi bir mazereti olamaz. Biz pazara kadar değil mezara kadar yol yürümeye ahitleşmiş insanlarız. Biz, son nefesimize kadar ülkemize ve milletimize hizmet etmeyi kendimize görev bilmiş dava adamlarıyız. Bizde görev sorumluluktur, bizde paye demek gece uykularını kaçıracak kadar ağır bir yükün altına girmek demektir. Bizde siyaset ikbal için değil, Hakk’ın ve halkın rızasını kazanmak için yapılır.” diye konuştu.
Dava ahlaklarında makam, mevki ve koltukların sadece millete daha iyi hizmet etmenin aracı olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bunların amaç haline getirilmesine bugüne kadar izin vermediğimiz gibi bundan sonra da göz yummayız. Bize verilen tüm imkanların aynı zamanda bizim için bir imtihan vesilesi olduğunu unutmadan çalışmalıyız. 2019 seçimlerine kadar AK Parti’nin hizmet bayrağını çok daha yükseklere çıkarmanın mücadelesini vermeliyiz. Şu gerçeği bir an olsun aklımızdan çıkarmamalıyız; AK Parti’nin geleceği ile Türkiye’nin geleceği adeta iç içe geçmiştir. Bu hareket ne kadar sağlam durursa, ülkemiz de milletimiz de o kadar güçlü olur. 7 Haziran Seçimleri en küçük bir sendelemenin ülkemize maliyetinin neler olabileceğini çok açık ve net göstermiştir. Darbeci zihniyetin nasıl hortladığına, birilerinin eskiden olduğu gibi siyasete nasıl ayar vermeye yeltendiğine o günlerde hep beraber şahit olduk. 28 Şubat döneminden çok iyi tanıdığımız manşetlerin yeniden atılmaya başlandığını gördük. Bölücü terörün durumu fırsata çevirmek için nasıl ilçelerimizi işgale yeltendiğini hep birlikte yaşadık. Şayet o kritik süreci iyi yönetmeseydik, emin olun 15 yıllık kazanımlarımızı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyaydık. Şayet biz o günlerde dirayetli ve kararlı davranmasaydık, bugün Türkiye, çok daha ciddi sorunlarla mücadele etmek zorunda kalacaktı. Ülkemizin tekrar benzer maliyetler ödemesine, aynı sıkıntı ve badirelerle yüz yüze bırakılmasına tahammül edemeyiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, herkese önemli görevler düştüğünü ve herkesin tempoyu artırarak 2019 seçimlerine hazırlanması gerektiğini söyledi.
“Teröristler kaçıyor Mehmetçik kovalıyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güngören’deki Tozkoparan Spor Salonu önünde otobüs üzerinden vatandaşlara seslendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teröristlerin kaçtığını ve Mehmetçiğin kovaladığını belirterek, “Şu anda Afrin, İdlib, Münbiç. Fırat Kalkanı Harekatıyla Afrin bütünleşecek. 2 bin kilometrekare Fırat Kalkanı Harekatı’nda var. 160 bin kişi oradan ayrılmış, kaçmıştı şimdi hepsi evlerine, topraklarına döndüler. Aynen burada da kaçanlar, kaçmak zorunda kalanlar, şimdi inşallah Türk ordusunun Mehmetimizin, Özgür Suriye Ordusu’nun kontrolünde topraklarına dönüyorlar, dönecekler. Çünkü biz mazlumların yanındayız, zalimlerin karşısındayız. Böyle çıktık yola böyle devam ediyoruz. Bizim tarihimiz bu. Ecdadımızdan aldığımız bu. Bizim medeniyetimizin gereği de bu.” ifadelerini kullandı.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden başka devlet tanımadıklarının altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Birileri paralel devletten bahsediyor. Öbürleri PKK, kendine göre bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Ne dedik. ‘Bak yanlış yapıyorsunuz. Biz böyle bildiğiniz gibi bir yönetim değiliz. Öyle anladığınız gibi bir hükümet değiliz. Eğer doğru dürüst bu parlamentoda duracaksanız durun. Dağdakiler de doğru dürüst eğer siyasetle bu işe gireceklerse girsinler. Ama eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne meydan okumaya kalkarlarsa buralar mezar olur onlara.’ dedik. Nitekim o açtıkları çukurlara onları gömdük mü? Tüneller kurmuşlardı Güneydoğu’da, o tünelleri onların başlarına geçirdik mi? Geçen hafta Diyarbakır’daydım. Bütün o binaları yıktık, oralarda yepyeni bir Diyarbakır inşa ediyoruz Suriçi’nde. Kurşunlu Camisini kurşunladılar bu alçaklar ama Kurşunlu Camisini biz yeniden inşa ettik. Ulu Camiye aynısını yaptılar, yeniden yaptık. Onlar sakalımızı tıraş ettiler biz onların kollarını kestik. Kesilen sakal daha çok gür biter, kol yerine gelmez. Şimdi bunu yapıyoruz. Ecdattan aldığımız terbiye bu.”
Muhabir: Çiğdem Alyanak, Lale Bildirici, Andaç Hongur, İsmail Özdemir, Güç Gönel