Otokar Genel Müdürü Serdar Görgüç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2020’nin küresel çapta zor bir yıl olduğunu söyledi.
Tüm sektörlerde olduğu gibi yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkilerini faaliyet gösterdikleri alanlarda fazlasıyla hissettiklerini dile getiren Görgüç, öncelikli olarak çalışanlarını ve iş ortaklarını sağlığını korumak, işin devamlılığını sağlamak, salgının etkisini azaltmak ve yayılımın önüne geçmek için gerekli tedbirleri aldıklarını aktardı. Görgüç, “Salgın şartlarına rağmen 2020’de başarılı bir yılı geride bıraktık. 2020 yılı ciromuz yüzde 20’lik artışla 2,9 milyar lira, net karımız yüzde 76’lık artışla 618 milyon lira düzeyine ulaştı. 307 milyon dolar tutarındaki ihracatımızın ciro içindeki payı ise yüzde 75 olarak gerçekleşti.” dedi.
Görgüç, 2020’de savunma sanayisinde ellerindeki siparişlerin üretimi ve teslimatları devam ederken iptal olan fuarlar ve seyahat engellerine rağmen hedef pazarlarla iletişimi ve ilişkileri sürdürdüklerine işaret ederek, savunmaya yönelik faaliyetlerine ilişkin şu bilgileri verdi:
“Otokar’ın askeri araçları 2000’li yılların başından bu yana birçok ülkede NATO ve Birleşmiş Milletler güçleri kapsamında aktif olarak görev yapıyor. Bugün dünya genelinde NATO ülkeleri dahil 55 son kullanıcıya hizmet veriyor. Bu süreçte de bu yaklaşımımızı sürdürüp kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını doğru yorumlayıp özel çözümler sunmaya devam ettik.
Geçen yıl Kazakistan Savunma Bakanlığının test ettiği Arma 8×8 taktik tekerlekli zırhlı aracımız testlerde başarılı bir performans gösterdi. Pandemi döneminde Arma 8×8 ve Cobra II taktik tekerlekli zırhlı araçlarımız için toplam değeri yaklaşık 135 milyon dolar tutarında iki ihracat siparişi aldık. Bu siparişlerle birlikte ürünlerimizden Arma 8×8’i ilk kez Afrika kıtasına ihraç edeceğiz.”
Görgüç, son yıllarda global bir marka olma hedefi ile ihracat çalışmalarına daha fazla ağırlık verdiklerini vurgulayarak, mühendislik kabiliyeti, Ar-Ge imkanları, yetkin insan kaynağı, esnek üretim kabiliyetlerinin yanı sıra müşteri ihtiyaçlarına uygun geliştirilen çözümler ve satış sonrası hizmetler ile dünyanın dört bir yanında takdir topladıklarını söyledi.
Günümüz ve gelecek tehditlerine yönelik geliştirdikleri, ürettikleri savunma sanayisi ürünleri ile sektöre öncülük ettiklerini dile getiren Görgüç, “2021’de global bir marka olma hedefimiz doğrultusunda ihracatta yeni başarılara imza atmak için çalışmalarımızı tüm hızıyla sürdüreceğiz. Türkiye’nin öncü kara sistemleri üreticisi olarak geride bıraktığımız 10 yılda araştırma ve geliştirme için kendi öz kaynaklarımızdan toplam 1,3 milyar lira harcama yaptık. Bu alana yatırım yapmaya, devam ettirdiğimiz Ar-Ge yatırımları ile yeni teknoloji ve uygulamaları ürünlerimize yansıtarak fark yaratan çalışmalara imza atmayı sürdürmeyi amaçlıyoruz.” diye konuştu.
Akrep II göreve hazırlanıyor
Otokar’ın yürüttüğü projelere ilişkin soruları da yanıtlayan Görgüç, 2019’da yeni teknoloji ve uygulamaları ürünlerine yansıtma konusunda önemli adımlar attıklarını belirtti.
Görgüç, ürün gamına Akrep II zırhlı araç ailesini ekleyip, Türkiye’nin ilk elektrikli zırhlı aracı Akrep IIe’nin lansmanını yaptıklarını anımsatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Değişen muharebe alanı koşulları ve kullanıcı beklentileri ile artık ordular teknolojinin operasyonel avantajları ve lojistik verimliliğinden en üst düzeyde faydalanmak istiyor. Bu nedenle modern ordularda yeni nesil araç ve çözüm beklentisi artıyor. Daha fazla verimlilik ve performansı artıracak teknolojik çözümleri kullanmak istiyorlar. Akrep II tüm bu beklentiler göz önünde bulundurularak her türlü güncel ve gelecek teknolojik altyapıya entegrasyon imkanı yaratacak şekilde tasarlandı.
Türkiye’nin ilk elektrikli zırhlı aracını da Akrep II platformu üzerinde geliştirdik. Akrep IIe, geleneksel zırhlı araçlara kıyasla çeviklik, düşük termal iz, yüksek hız ve sessizlik avantajlarını bir arada sunuyor. Taktik performans beklentilerine en iyi şekilde cevap verirken yakıt verimliliği, hareket, beka kabiliyeti ve entegre lojistik destek anlamında da avantajlar sunuyor.
Akrep II üzerindeki araştırma ve geliştirme faaliyetlerimizi aralıksız sürdürüyoruz. Akrep II platformunda sadece elektrikli değil, dizel ve hibrit versiyonlar üzerinde de çalışıyoruz.”
Görgüç, alternatif yakıtlı araçlar, akıllı otobüsler, elektrikli araçlar, sürücüsüz araçlar üzerine yıllardır çalışmalar yürüttüklerine değinerek, savunma alanında ise zırhlı keşif ve silah platformu olarak tasarlanan Akrep II yeni nesil zırhlı araç ailesinin otonom araçlara doğru geçişi hızlandıracak bir altyapı sunduğunu kaydetti.
İhracat, teknoloji transferi, yerel ortaklıklar
Salgın etkisiyle her ne kadar seyahat engelleri ve etkinlik iptalleri yaşansa da 2020’de Otokar olarak zırhlı araçlar için iki farklı ihracat siparişi aldıklarına dikkati çeken Görgüç, “2021 yılında da hedeflerimizden taviz vermeden çalışmalarımıza devam edeceğiz. Mevcut siparişlerimizin teslimatlarını yaparken çeşitli coğrafyalarda yeni ihracat potansiyellerini takip etmenin yanı sıra teknoloji transferi ve yurt dışında yerel ortaklarla ortak üretim konularındaki fırsatları da değerlendirmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.