Bakan Pakdemirli, Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğündeki “İzmir Tarım Sektörünün 2021 Yılı Proje Lansmanı” töreninde, İzmir’in birçok ürünün üretiminde Türkiye’de ilk sıralarda yer aldığını, süt üretiminde ikinci, büyükbaş varlığında üçüncü sırada olduğunu söyledi.
Geçen yıl tarımsal ihracatın yaklaşık yüzde 14’ünün İzmir’den yapıldığını bildiren Pakdemirli, “Böylece yaklaşık 3 milyar dolara ulaşan tarım ve gıda ürünleri ihracatı ile İzmir, Türkiye’de 2. sırada yer almakta. Bakanlık olarak biz de İzmir’in bu potansiyelini biliyor, kaliteli üretimini destekliyor ve yeni hedeflerle İzmir tarımına güç katmaya devam ediyoruz.” dedi.
Bakan Pakdemirli, İzmir’e tarım ve orman alanında son 19 yılda reel rakamlarla 17 milyar 200 milyon liralık tarımsal destek verdiklerini ve yatırım yaptıklarını belirterek, “İzmir’in ve Ege’nin önemli ürünleri olan kuru üzüm ve incirini de müdahale alımı kapsamına aldık. Etkin piyasa regülasyonu yanında arz fazlası ürünleri de alarak üreticimizin mağduriyetini önlüyor ve bu ürünleri ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ulaştırıyoruz.” dedi.
Ramazan ayı öncesinde patates, soğan ve çeltik yetiştiricilerinin depolarında bulunan arz fazlası ürünleri Toprak Mahsulleri Ofisi aracılığıyla almaya başladıklarını hatırlatan Bakan Pakdemirli, İzmir’de ihtiyaç sahibi ailelere 387 ton patates dağıtımının gerçekleştiğini söyledi.
“İzmir’de coğrafi işaret tescilli 25 ürünümüz var”
Pakdemirli, İzmir’in tarımsal ürünlerinin markalaşması için coğrafi işaretlere önem verdiklerini anlatarak, “Şu an İzmir’de coğrafi işaret tescilli 25 ürünümüz var. İzmir, coğrafi tescilli ürünler sıralamasında ise ülkemizde 3. sırada yer almaktadır. Başvuru aşamasındaki 20 ürünün daha coğrafi tescil almasıyla birlikte İzmir’in tarımını markalaştırmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
Bakanlık olarak İzmir’deki tarımsal kooperatiflere 34 milyon liralık hibe ve kredi desteği sağladıklarını kaydeden Bakan Pakdemirli, Dikili ilçesinde 3 milyon 29 bin metrekarelik alanda hayata geçirecekleri dünyanın en büyük jeotermal kaynaklı tarıma dayalı ihtisas sera organize sanayi bölgesinde 3 bin 500 vatandaşın iş sahibi olacağını kaydetti.
İzmir’deki sulama yatırımları
Pakdemirli, son 19 yılda İzmir’de 3 içme suyu tesisi, 30 baraj, 8 gölet, 1 yer altı depolaması, 40 sulama tesisi, 1 arazi toplulaştırması ve 98 taşkın koruma tesisini hizmete aldıklarını belirterek, “Yaptığımız bu yatırımlarla yıllık 59 milyon metreküp içme ve kullanma suyu temin ederek 1 milyon kişiye içme ve kullanma suyu sağladık. Toplam 550 bin dekar araziyi sulamaya açtık ve bu sayede yıllık 800 milyon lira tarımsal gelir artışı sağladık. 92 yerleşim yeri ve 115 bin dekar araziyi taşkınlardan koruduk.” dedi.
İzmir’de 132 milyona yakın fidanı toprakla buluşturduklarını kaydeden Bakan Pakdemirli, oluşturdukları 21 bal ormanıyla bal üretiminde yüzde 20’lik artış sağladıklarını kaydetti.
İzmir için 35 proje
Pakdemirli, İzmir için 35 projenin daha startını vererek kentin değerine değer katmaya devam edeceklerini dile getirerek, “Toplam bütçesi 20 milyon lira olan bu projeler, bitkisel üretimden hayvancılığa, su ürünlerinden istihdamın artırılmasına, dijitalleşmeden yeni çeşitlerin İzmir’e kazandırılmasına kadar çok sayıda alanı kapsıyor.” diye konuştu.
Pakdemirli, “Üreticiye Kazanç, Tüketiciye Sağlık, Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Projesi”, “Bergama İlçesi Jeotermal Enerji İle Sebze, Meyve, Tıbbi Ve Aromatik Bitkiler Kurutma Tesisi Projesi”, “Yerli ve Milli Çeşitleri İzmirli Kadınlarla, Kentte, Taraçada, Balkonda, Kırsalda, Bahçede, Tarlada Toprakla Buluşturuyoruz Projesi”, “Tire Dijital Toprak Analiz Cihazı Projesi” gibi toplam 35 projeyle İzmirli üreticileri teknoloji ve dijital uygulamalara daha çok yönlendirmek istediklerini vurguladı.
Bu projelerle kuraklık, afet ve hastalık zararlılarıyla mücadelede etkinliği artırmak istediklerini dile getiren Bakan Pakdemirli, şöyle konuştu:
“İstihdam potansiyelini güçlendirmek, atıl ve boş arazileri doğru değerlendirmek, kentsel tarıma katkı sunmak, kısıtlı su kullanımını teşvik edecek uygulamaları yaygınlaştırmak, yeni bitki deseniyle üreticiyi tanıştırmak da temel hedeflerimiz arasında. Yine, salgının zorlayıcı etkisine rağmen üretimin devamlılığını sağlamak, gençleri tarımsal üretime çekerek tarım nüfusunun yaş ortalamasını düşürmek şeklindeki amaçlarımızla da İzmir’in rehber bir şehir olma özelliğini devam ettirmek istiyoruz. İnşallah bu projelerimizin sadece bu yıl için İzmir ekonomisine katkısı 200 milyon lira olacaktır.”
Pakdemirli, İzmirli çiftçilere fide ve tohum dağıtımı gerçekleştireceklerini de vurgulayarak 1 milyon 200 bin domates, biber, patlıcan fidesi, 440 kilogram bamya ve kavun tohumu, 200 kilogram anason, rezene, kimyon, adaçayı, kekik, stevia, ekinezya ve salep soğanı tohumu ile 164 bin 800 fideyi üreticilere teslim edeceklerini sözlerine ekledi.