Geçen yıl enerji dönüşümü için küresel ölçekte 501 milyar dolar yatırım gerçekleştirildi.
Dünya Ekonomik Forumu tarafından hazırlanan Etkili Enerji Dönüşümünü Destekleme 2021 (Fostering Effective Energy Transition 2021) raporu yayımlandı.
Rapora göre, 2018’de dünyanın yüzde 81’inin elektrik ihtiyacı fosil kaynaklardan sağlanırken, 2019’da küresel sera gazı emisyonları artış gösterdi.
Küresel ölçekte geçmişte 1 milyar 200 milyon kişinin elektrik enerjisine erişim imkanı bulunmazken, son dönemde ise 770 milyon insan elektrik enerjisinden yararlanamıyor.
Ayrıca, sanayiden ve fosil kaynaklı yakıt kullanımından kaynaklı karbon emisyonları, 2010 yılına göre 1 gigaton artışla 34 gigatona ulaştı.
Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için enerji dönüşümünün ivme kazanması gerektiği belirtilen rapora göre, 2011 yılında yıllık 300 milyar dolar olan enerji dönüşümü yatırımları geçen yıl küresel ölçekte 501 milyar doları aştı.
Rapora göre, yenilenebilir enerji teknolojilerine olan yatırım, toplam tutarın içinde en fazla yer almasına rağmen, enerji dönüşümü için gerekli olan diğer teknolojilere olan yatırım miktarı düşük seviyede gerçekleşti.
Bu teknolojilerin içinde elektrikli ısınma, ulaştırmada temiz kaynaklara yönelim, karbon yakalama teknolojileri gibi başlıklar yer alıyor.
Enerji dönüşüm endeksi
Dünyadaki en büyük ekonomiye sahip 10 ülkeden 8’inin ise bu yüzyılın yarısında “net sıfır emisyon” hedefine ulaşması bekleniyor.
Raporda enerji dönüşümüne katkı sağlayan ülkelerin Enerji Dönüşüm Endeksi verileri de paylaşıldı.
Endekste, ülkelerin güvenilir, sürdürülebilir ve kapsayıcı enerji sistemlerini oluşturma çabaları listelenirken, endeks yardımıyla kanun yapıcılara ülkelerin enerji performansları ve enerji dönüşümüne hazır olup olmadığına ilişkin bilgiler sunuluyor.
Danimarka, Fransa, Finlandiya ve Birleşik Krallık, Enerji Dönüşüm Endeksinde ilk sıralarda yer aldı. Bu ülkelerin enerji dönüşümündeki başarısında, enerji sistem performanslarını geliştirmek, sürdürülebilir kalkınma hedeflerini yakalamak gibi başarıları yanında uygun maliyetli enerji fiyatlandırması ve enerjisini yenilenebilir kaynaklardan sağlaması gibi faktörler etkili oldu.
Enerji talebi artan ülkelerden Çin ve Hindistan’ın endeks puanları düşerken, Sahra-altı Afrika ülkeleri ise endeks tablosunda son sıralarda yer aldı.
Türkiye’nin 2012’den bu yana endekste yer aldığı belirtilen rapora göre, 63. sırada yer alan ülkenin endeks puanı ise 58 olarak kayıtlara geçti.