ABD Başkanı Joe Biden‘ın 24 Nisan’da yaptığı açıklamada 1915 olaylarını “soykırım” olarak nitelendirmesinin ardından Türk Amerikan Yönlendirme Komitesi (TASC) Eş Başkanı Avukat Günay Evinch ve Eski Türk-Amerikan Dernekler Kurulu (ATAA) Başkanı Ergün Kırlıkovalı AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
ABD’de Ermenilerin Türkiye’ye karşı açtığı birçok davada Türkiye’yi savunan Evinch, ABD’deki Ermeni lobisi ve toplumunun, Biden’ın açıklamasını yeni tazminat davaları için bir fırsat olarak görebileceğini ancak bu davaların hukuki sonuç üretmesinin kolay olmadığını kaydetti.
Biden’ın açıklamasının Ermenilerin bir bölümünü memnun etmediğini, açıklamadan “Biz sadece Osmanlı Devleti’ni soykırımdan suçlu buluyoruz, ama Türkiye Cumhuriyeti’ni sorumlu tutmuyoruz” yargısına varılabileceğini vurgulayan Evinch, “Ermeniler de ‘Biden, Osmanlı dedi, Türkiye demedi.’ diyor. Yani bir yandan da Biden, kimseyi memnun edemedi.” yorumunu yaptı.
Evinch, Ermeni diasporasının amaçlarının, “sözde Ermeni soykırımını tanıttırmak, tazminat ve toprak” olduğunu hatırlatarak, açıklamanın bu yöndeki hukuki girişimlerin önünü açılabileceğine, ancak bu noktada ABD Dışişleri Bakanlığının alacağı pozisyonun da önemli olacağına işaret etti.
Günay Evinch, “Şimdi ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken bekliyordur, Biden ‘ona ne diyecek’ diye. Herkes bir araya gelip bir pozisyon üretecekler. Bu açıklamayı okuyunca, ‘Osmanlı Devleti soykırımdan suçlu ama Türkiye Cumhuriyeti sorumlu değil’ diyebilirler.” dedi.
Türk toplumu çok üzgün
Türk Amerikan toplumunun Biden’ın açıklamasından dolayı çok üzgün olduğunun da altını çizen Evinch, şöyle devam etti:
“Başkan Biden, Ermeni ve Türkleri bir araya getirebilecekken, bir tarafı suçlu bir tarafı haklı bulup böldü. Zaten ABD bölünmüş bir durumda, herkes birbirinden nefret ediyor, nefret suçları çoğalıyor ama maalesef böyle bir açıklamada bulundu Biden. Ayrıca hukuk devleti ve demokrasi açısından bakınca hiçbir zaman bir devlet başkanı veya bir dışişleri bakanı veya bir meclis, birisini suçlamaz. Suçlayacaksa bile bunu hukuk divanına götürür orada bu kişinin davası görülür. Ama kendi başına yapmaz, bu en büyük ihlallerden birisidir demokraside. Biden, hukuk ve demokraside örnek olmalıydı, önyargılı davranmamalıydı.
Biden’ın açıklamasında çifte standart öne çıkıyor. Biz başka bir ülkeyi tenkit etmeden evvel, komşumuzun bahçesi ne kadar düzensiz demeden önce, kendi bahçemize bakarız. Biden önce, ABD’deki adaletsizlikler ile ilgili bir açıklamada bulunmalıydı.”
“Bir politikacının söylediği bir söz hukukta ispat olarak kabul edilemez”
Eski Türk-Amerikan Dernekler Kurulu Başkanı Ergün Kırlıkovalı da Ermenilerin yeni tazminat davaları açsa bile bundan sonuç alamayacaklarını vurgulayarak, “Amerikan Başkanı bir politikacıdır, bir politikacının söylediği bir söz, hukukta ispat olarak kabul edilemez. Kongre de politik bir yapıdır. Orada alınan kararlar hiçbir zaman bir suçun ispatı olarak kullanılamaz. Yani hukuki geçerlilikleri yok.” dedi.
Ermenilerin 2009 ve 2012’de California’da açtıkları davaların “başkan ve kongre soykırımı tanımıyor” diye Yüksek Mahkeme tarafından düşürüldüğünü belirten Kırlıkovalı, bu kez de başkanın açıklamasıyla benzer hukuki süreçlerin başlatılabileceğini, ancak bu defa da Lozan Anlaşması ve 1934 yılında Türkiye ile ABD arasında varılan anlaşmanın, bu süreçleri başarısızlığa uğratacak büyük engeller olarak karşılarına çıkacağını söyledi.
Kırlıkovalı, ABD ile Ermeniler konusunda 1937’de imzalanan bir diğer anlaşmanın varlığına da işaret ederek “Dava açarlarsa bu anlaşmalar çıkacak meydana. Asıl büyük duvarlar bunlar. Dolayısıyla evet Ermeniler tekrar dava açabilir. Ama çok büyük duvarlara çarpacakları kesin. 2015 AİHM kararını anlatmıyorum bile.” diye konuştu.
“Biden hukuka karşı saygısızlık yaptı”
ABD Başkanı Joe Biden’ı yaptığı açıklamayla 2015 AİHM kararını ve 1948 BM Sözleşmesi’ni yok saydığını dile getiren Kırlıkovalı, şunları kaydetti:
“Biden’ın açıklamasında, Türkiye’ye yardım olsun diye Osmanlı dediğini hiç sanmıyorum. Bu adam 48 yıldır politikanın içinde, ne yaptığını bilen bir adam ve 48 yıl boyunca hep Türkiye aleyhinde oy kullandı. Bizi şaşırtmadı. Kuzu postuna bürünmesine gerek yok, bu iş tüm gerçekliğiyle çıplaklığıyla ortada, Joe Biden Türk düşmanlığı yapmıştır. Türkiye’yi en fazla kızdıracak ve acıtacak bir karar almıştır. Sorumsuzca davranmıştır. ABD’nin de imza attığı BM Sözleşmesi’nde der ki, ‘Bu andan sonra suçlar soykırım olarak mahkemeye verilebilir’. Biden, hukuka karşı saygısızlık yaptı. Bu ucuz bir şey değildir. Tarih de bunu böyle yazacak. Soykırım dediği anda bu kanunları çiğnemiş oluyor. ‘Ben demedim’ diyemez.”