Küresel piyasalarda, yükselen emtia fiyatlarına paralel artan enflasyon endişesi ve ABD 10 yıllık tahvil faizindeki yukarı yönlü hareketle birlikte satıcılı bir seyir izlenirken, gelecek hafta ABD’de tarım dışı istihdam başta olmak üzere yoğun veri gündemiyle birlikte İngiltere ve Türkiye’de merkez bankalarının faiz kararları takip edilecek.
Bu hafta yatırımcıların odağında bulunan ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararı ve devamında Fed Başkanı Jerome Powell’ın açıklamalarının yatırımcıların endişelerini hafifletmediği görüldü.
Uzun zamandır küresel enflasyon endişelerini besleyen emtia fiyatlarının son yılların en yüksek seviyelerine yükselmesiyle ABD’nin 10 yıllık tahvil faizinin tekrar yüzde 1,60’ın üzerine çıktığı haftada pay piyasaları satıcılı seyretti.
Tahvil faizlerinin yükselmesinde, küresel bazda en yaygın kullanılan ham maddelerden bakırın libre fiyatının yükselişini üst üste dördüncü haftaya taşıyarak son 10 yılın zirvesine çıkması etkili oldu. Bakırın libresi Şubat 2011’den bu yana en yüksek seviye olan 4,54 doları test etmesinin ardından hafif gerileyerek haftayı yüzde 3,2 yükselişle 4,48 dolardan tamamladı.
Enflasyon endişelerini tetikleyen bir başka etken ise ABD Başkanı Joe Biden’ın eğitim, çocuk bakımı ve ailelere yönelik harcama paketine ilişkin açıklamaları oldu. Biden, gelecek için aileler ve çocuklara da yatırım yapılması gerektiğini vurgulayarak, 12 haftaya kadar ücretli aile ve tıbbi iznin sağlanacağını, milyonlarca aileye doğrudan nakit yardımı yapılacağını bildirdi.
Bu hafta gündemi meşgul eden diğer konular ise; yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında Hindistan başta olmak üzere rekor seviyelerin görülmesi ve ABD’de yıllık 400 bin dolardan fazla kazananlar için vergi diliminin yüzde 39,6’ya çıkarılacağının açıklanması oldu.
Altının ons fiyatı artan enflasyon endişeleriyle hafif gerileyerek haftayı yüzde 0,5 azalışla 1.768 dolardan tamamlarken, Brent petrolün varili ise bu hafta yüzde 1,9 değer kazancıyla 66,7 dolara yükseldi.
Powell, piyasaları rahatlatamadı
Küresel enflasyon endişesiyle gözlerin çevrildiği Fed’in faiz kararı ve Fed Başkanı’nın açıklamaları küresel piyasalardaki endişeyi ortadan kaldırmadı.
Fed, nisan ayı toplantısında, beklentiler dahilinde politika faizini değiştirmeyerek yüzde 0-0,25 aralığında sabit bıraktı. Karar metninde, aşılamadaki ilerleme ve güçlü politika desteğinin etkisiyle ekonomik faaliyet ile istihdam göstergelerinin güçlendiği vurgulanırken, enflasyonun yükseldiği ancak bu yükselmenin büyük ölçüde geçici faktörlerden kaynaklandığı belirtildi. Açıklamada, devam eden halk sağlığı krizinin ekonomi üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiği ve ekonomik görünüme yönelik risklerin sürdüğü kaydedildi.
Fed Başkanı Powell, düzenlediği basın toplantısında, varlık alımlarını azaltmayı konuşmanın henüz zamanı olmadığını ifade ederek, “Enflasyonda bu yıl yüzde 2’nin üzerinde geçici bir yükseliş faiz artışı için gerekli standardı karşılamayacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
ABD Başkanı Biden’ın hafta içinde kongrede yaptığı açıklamalar ise piyasalarda olumlu karşılanan gelişmelerden biri oldu. Biden, “Çin de dahil tüm ülkelerin küresel ekonomide aynı kurallarla oynadığından emin olacağım. Çin Devlet Başkanı Şi (Cinping) ile telefon görüşmesinde kendisine de söyledim, rekabeti memnuniyetle karşılıyoruz ve çatışma peşinde değiliz.” ifadelerini kullandı.
Bu hafta ABD’de açıklanan verilere göre ABD ekonomisi, 2021’in ilk çeyreğinde yıllıklandırılmış olarak yüzde 6,4 büyüse de, beklentileri karşılayamadı. 2021’in ilk çeyreğinde kişisel tüketim ise yüzde 10,7 artışla öngörülerin üzerinde gerçekleşti.
Dayanıklı tüketim malları siparişleri yüzde 0,5 artsa da yüzde 2,3’lük beklentilerin oldukça altında kaldı. Buna karşılık, tüketici güveni Şubat 2020’den bu yana en yüksek seviye olan 121,7 ile tahminleri geride bıraktı.
ABD’de kişisel tüketim harcamaları (PME) fiyat endeksi aylık yüzde 0,5, yıllık yüzde 2,3 artışla beklentilere paralel bir seyir izledi.
Söz konusu gelişmelerle hafta genelinde karışık seyreden New York borsasında, S&P 500 endeksi, tarihinde ilk kez 4.200 puanın üzerini görmesinin ardından haftayı bir önceki hafta kapanışının hemen üzerinde 4.181,17 puandan tamamladı. Dow Jones endeksi yüzde 0,5 Nasdaq endeksi ise yüzde 0,39 değer kaybetti.
3 Mayıs ile başlayan haftanın veri takviminde, pazartesi imalat sanayi PMI, inşaat harcamaları, ISM imalat PMI ile Fed Başkanı Jerome Powell’ın konuşması, salı dış ticaret dengesi, fabrika siparişleri ve dayanıklı mal siparişleri, çarşamba ADP istihdam raporu, hizmet sektörü PMI ve cuma tarım dışı istihdam, işsizlik oranı ve ortalama saatlik kazançlar takip edilecek.
Avrupa’da gözler BoE ve Lagarde’da
Avrupa borsalarında bu hafta özellikle Almanya’da beklentilerin altında kalan makro ekonomik veri akışıyla karışık bir seyir hakim olurken, 3 Mayıs haftasında BoE’nin faiz kararı ve devamında Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın konuşması yatırımcıların odağında bulunuyor.
BoE’nin politika faizinde ve varlık alım programında bir değişikliğe gitmesi beklenmiyor.
Bu hafta, Almanya’nın 2021 büyüme tahmininin hükümet tarafından yüzde 3’ten yüzde 3,5’e yükseltilmesine karşın, Gayrisafi Yurt içi Hasıla 2021’in ilk çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,7 azalarak beklentilerin altında kadı. Avro Bölgesi ise yılın ilk çeyreğinde yüzde 0,6 daraldı.
Almanya’da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) nisanda yıllık yüzde 2 artışla beklentilerin üzerinde gerçekleşse de, Ifo’nun beklentiler, cari durum ve iş dünyası görünüm endeksleri sırasıyla 99,5, 94,1 ve 96,8’le tahminlerin altında kaldı.
Avro Bölgesi’nde işsizlik martta yüzde 8,1’e gerilerken, TÜFE ise yüzde 0,6 yükselerek öngörülerin üzerine çıktı.
Bu gelişmelerle üst üste üç haftalık yükseliş eğilimini sonlandıran avro/dolar paritesi, haftayı yüzde 0,6 değer kaybıyla 1,2021’den tamamladı.
Haftalık bazda Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,94 ve İtalya’da MIB 30 endeksi de yüzde 1 değer kaybetti. İngiltere’de FTSE 100 endeksi ile Fransa’da CAC 40 endeksi ise haftayı sırasıyla yüzde 0,45 ve 0,18 yükselişle tamamladı.
Gelecek hafta; pazartesi Avro Bölgesi ve Almanya’da imalat sanayi PMI, salı İngiltere’de imalat sanayi PMI, çarşamba bölge genelinde hizmet sektörü ve bileşik PMI ile Avro Bölgesi’nde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), perşembe Almanya’da fabrika siparişleri, Avro Bölgesi’nde perakende satışlar ile İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) faiz kararı ve cuma günü Almanya’da sanayi üretimi ve dış ticaret dengesi ile ECB Başkanı Lagarde’ın konuşması takip edilecek. İngiltere’de borsalar pazartesi resmi tatil nedeniyle kapalı olacak.
Asya borsaları satıcılı seyretti
Asya borsalarında bu hafta karışık gelen makro ekonomik veriler ve yukarı yönlü eğilimini sürdüren emtia fiyatlarıyla satıcılı bir seyir izlendi.
Dünyanın en önemli emtia tüketicilerinden Çin pay piyasalarında, emtia fiyatlarının rekor seviyelere ulaşmasıyla artan satış baskısı, tüm Asya borsalarında etkili oldu.
Hafta içinde, Japonya Merkez Bankası (BoJ) beklentiler doğrultusunda yüzde eksi 0,1 düzeyindeki politika faizini ve Getiri Eğrisi Kontrollü Parasal Genişleme politikasını değiştirmedi.
BoJ’un karar metninde, ekonomik aktivitenin, ağırlıklı olarak yüz yüze hizmetler sektörü olmak üzere salgından önceki seviyelerinden daha düşük olmasının beklendiği belirtilerek, “Ekonominin bundan sonra gelirden harcamaya kadar yoğunlaşan bir döngü ile büyümeye devam edeceği öngörülüyor. Sonraki süreçte enflasyondaki yıllık değişimin, iyileşmeye devam eden ekonomik faaliyet ve cep telefonu ücretlerindeki düşüşün azalmasıyla olumluya dönmesi ve ardından kademeli artması beklenmektedir.” ifadeleri kullanıldı.
Japonya’da sanayi üretimi aylık bazda yüzde 2,2 artarak, işsizlik oranı da yüzde 2,6’ya gerileyerek beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, TÜFE yüzde 0,6 azalarak tahminlerin oldukça gerisinde kaldı.
Japonya’da imalat sanayi PMI endeksi 53,6’yla çıkarak yükselişini üçüncü aya taşırken, perakende satışlar da yıllık yüzde 5,2 arttı.
Çin’de ise imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI sırasıyla 54,9 ve 51,1’le tahminlerin altında kaldı.
Bu gelişmelerle bu hafta, Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,72, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,79 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,2 değer kaybetti.
Gelecek hafta, salı Çin’de Caixin imalat sanayi PMI, çarşamba BoJ’un toplantı tutanakları, perşembe Caixin hizmet sektörü PMI ve cuma günü dış ticaret dengesi verileri takip edilecek. Japonya’da haftanın ilk üç gününde, Çin’de ise pazartesi ve çarşamba günü tatil nedeniyle borsalarda işlem gerçekleşmeyecek.
Yurt içi piyasalar TCMB’nin faiz kararına odaklandı
Hafta içinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu yaptığı Enflasyon Raporu sunumunda, bankanın ileriye dönük beklentilerini paylaşırken, gelecek hafta TCMB’nin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından çıkacak faiz kararı ve enflasyon verileri takip edilecek.
Enflasyonun nisanda zirve yapmasını beklediklerini aktaran Kavcıoğlu, yıl sonu TÜFE tahminini de yüzde 9,4’ten yüzde 12,2’ye çıkardıklarını açıkladı.
Kavcıoğlu, sıkı para politikası duruşunu taviz vermeden sürdüreceklerini dile getirerek, politika faizini güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturmaya devam edeceklerini ifade etti.
Bu hafta açıklanan verilere göre dış ticaret açığı martta 4,65 milyar dolar olurken, kapasite kullanımı yüzde 75,9’a yükselerek Kovid-19 salgınından önceki seviyeye ulaştı.
Bununla birlikte, şirketlerin finansal sonuçlarını açıklamaya başlaması ve olumlu bilanço sonuçlarının etkisiyle Borsa İstanbul dünya borsalarında pozitif ayrıştı. BIST 100 endeksi, bir önceki hafta kapanışına göre yüzde 3,92 değer kazanarak haftayı 1.397,82 puandan tamamladı.
Dolar/TL ise haftayı yüzde 1,2 azalışla 8,2787’den kapattı.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.440 ve 1.465 seviyelerinin önemli direnç, 1.340 puanın destek olarak öne çıktığını söyledi.
Gelecek hafta yurt içinde pazartesi, imalat sanayi PMI, TÜFE ve yurt içi ÜFE, salı reel efektif döviz kuru, çarşamba TCMB’nin beklenti anketi, perşembe PPK toplantısı ve cuma hazine nakit dengesi takip edilecek.
AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi’ne katılan ekonomistler, nisan ayında TÜFE’nin yüzde 1,79 artmasını bekliyor. Ekonomistlerin nisan ayı enflasyon beklentilerinin ortalamasına (yüzde 1,79) göre bir önceki ay yüzde 16,19 olan yıllık enflasyonun yüzde 17,27’ye çıkacağı hesaplanıyor.