Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfından yapılan açıklamada, ramazan ayının mübarek günlerinin başlangıcından bugüne, İsrail’in Kudüs’te özellikle mukaddes mekan Mescid-i Aksa çevresinde, çoğunluğu çocuk ve kadınlar olmak üzere sivil ve savunmasız Filistin halkına uyguladığı şiddet, katliam ve ibadet özgürlüğünü engelleme girişimlerinin vahim bir hal aldığı belirtildi.
İnsanlara, inanç ve özgürlüklerini bir başka inanç uğruna kısıtlayarak insanlık dışı bir şekilde zulmetmenin, hiçbir millet için kabul edilebilir olmadığı vurgulanan açıklamada, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
“Müslümanlara, Mescid-i Aksa’da ibadet esnasında İsrail hükümeti tarafından uygulanan zulmü görmek için yalnızca insan olmanın yeterli olduğunu biliyor ve bunu kabul etmekten dahi aciz olan, kendilerini ileri olarak nitelendiren devletlerin akli geri kalmışlıklarına bir kez daha şahit oluyoruz. Bu bağlamda, saldırıları gerçekleştiren İsrail hükümetinin ancak ve ancak terörist bir örgüt olarak nitelendirilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Nitekim tüm sosyal mecralarda görmüş olduğumuz Mescid-i Aksa’nın avlusunda çıkan yangını, neşe içinde şarkı söyleyerek karşılamaları, dehşet verici azgınlıklarına bir örnektir. Yaşanan olayları Hak ile batılın mücadelesi olarak görüyor, ırk, dil, din ayrımı gözetmeksizin her zaman mazlumdan taraf olduğumuzu bir kez daha tüm dünyaya beyan ediyoruz.”
Müslüman olma iddiasında olan her ferdin her türlü kışkırtma, kin ve nefret söyleminden uzak, çıkar gözetmeksizin birlik içinde olması gerektiğinin önemi vurgulanan açıklamada, “İnancımız gereği şahıslar üzerinden birliğimizi bozmaya yönelik sarf edilen sözlere ehemmiyet vermenin geleceği inşa etmek noktasında hiçbir katkı sağlamayacağını tarihi tecrübelere de dayanarak hatırlatmak istiyoruz.” ifadesi kullanıldı.
Her yıl, özellikle mübarek günlerde yapılan bu saldırılara sessiz kalmanın bir insanlık suçu olduğu belirtilen açıklamada, bu zulmü her platformda dile getirmek ve zulmün karşısında kayıtsız şartsız durmanın, vicdan sahibi her insan için bir sorumluluk olduğu ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi tüm dünya liderlerinin bu soykırıma karşı aynı hassasiyetle tepki göstermesi gerektiğine işaret edilen açıklamada, “Üç semavi dinin kutsal mekanı olan Mescid-i Aksa’ya yapılan bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyor, lanetliyor, hak ve hukuk mücadelesi veren Filistin halkının özgürlük, adalet ve bağımsızlık mücadelesini en güçlü şekilde savunmaya devam edeceğimizi beyan ediyoruz.” ifadelerine yer verildi.
Fuat Sezgin Hessen Kültür Ödülü’nü reddetmişti
Bir bilim insanı olmanın yanında toplumsal olaylarda da gereken hassasiyeti gösteren vakfın kurucusu Prof. Dr. Fuat Sezgin, 2009’da Almanya’nın Hessen eyaletinin, 1981 yılından bu yana sanat ve kültür alanlarında üstün hizmet ve başarılar gösteren bilim insanlarına verdiği 45 bin avro değerindeki Hessen Kültür Ödülü’nü reddetmişti.
Sezgin, bu ödülü “Gazze katliamında İsrail yanlısı olan ve tek taraflı açıklamalarda bulunan Alman Yahudileri Birliği Başkanı Salomon Korn ile alamayacağını”, bunun “kültürel değerlerine uymayacağını” bildirmişti.