Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Demokrasi ve Özgürlükler Adası‘nda, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı‘ndaki konuşmasına, “Eski adıyla Yassıada’ya, milletimizin verdiği ismiyle ‘yaslı ada’ya, bizim dönüştürdüğümüz haliyle Demokrasi ve Özgürlükler Adası’na hoşgeldiniz.” diyerek başladı.
Yassıada’nın önce “yaslı ada”ya ardından Demokrasi ve Özgürlükler Adası’na dönüşme sürecinin, aynı zamanda Türkiye’nin son 60 senelik siyasi tarihinin de bir özeti olduğunu belirten Erdoğan, “Uzun ve yıpratıcı savaş yıllarının ardından varını yoğunu ortaya koyarak İstiklal Harbi’ni zafere ulaştıran Türk milleti demokrasi mücadelesini de aynı kararlılıkla sürdürmüştür.” diye konuştu.
Erdoğan, genel merkez tarafından hazırlanan ve katılımcılara dağıtılan broşürde Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne Türkiye’nin çok partili siyasi hayata geçiş tecrübesini ve bu süreçte yaşanan dönüm noktalarının yer aldığını kaydetti.
“Hep birlikte çalıştılar, aynı merkezden yönetildiler”
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ile başlayan, Serbest Fırka ile süren, Demokrat Parti ile sonuca ulaşan milli iradenin üstünlüğünü tesis etme mücadelesinin önünün, sürekli darbelerle kesilmeye çalışıldığını anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye’ye siyasi, sosyal ve ekonomik bakımından ağır bedeller ödeten darbeler silsilesinin ilki olan 1960 darbesi, aradan geçen 60 yılı aşkın süreye rağmen milletimizin kalbinde hala kanayan bir yaradır. Ülkemizi darbenin eşiğine getiren zihniyetin varlığını halen devam ettirdiğini görmemiz ise ayrıca bir üzüntü kaynağıdır. Darbeden birkaç hafta önce Menderes’e gönderilen muhtıra mahiyetindeki mektupta ifade edilen görüşler ve kullanılan üslup ile 1971 muhtırasında, 1980 darbesi öncesinde, 28 Şubat 1997 muhtırasında, 27 Nisan 2007 bildirisinde, hatta son emekli amiraller açıklamasında sergilenen yaklaşım hep aynıdır. Merkez aynı değişen bir şey yok.
Sadece darbeciler ve muhtıracılar değil, onları teşvik eden, tahrik eden, onlarla kol kola yürüyen siyasetçi profili de aynı şekilde varlığını sürdürmektedir. Bunlarla beraber monşerler de var. Hep birlikte çalıştılar, aynı merkezden yönetildiler. Bu zihniyet, her dönemde gücü milli irade yerine darbecilerden almayı tercih etmiş, iktidarı sandıkta değil, silahların, darağaçlarının gölgesinde elde etmenin peşinde koşmuştur. Bu zihniyet, ülkeyi demokratik yollarla kazandığı meşru iktidarla değil, vesayet araçlarıyla yönetmeyi özellikle çalışmayı alışkanlık haline getirmiştir. Bunlar sıkıştıkları her durumda ülkede kargaşa ve huzursuzluk çıkartarak, darbecilere selam durmaya, darbeyi ima etmeye yönelmişlerdir. ‘CHP artı ordu eşittir darbe’ diye kurulan denklemin sahipleri, bu faşist zihniyetlerini pervasızca sergilemekten de çekinmemişlerdir. Namlı 27 Mayısçılar yıllar sonra yaptıkları açıklamalarda kendilerini CHP yöneticileriyle bu partinin desteğindeki dergi ve gazetelerin kışkırttığını açıkça ifade etmişlerdir.”
“Biz, ölümü korkutanlardan olacağız ve bu yola da böyle devam edeceğiz.” diyen Erdoğan, şunları söyledi:
“CHP temsilcileri darbe güzellemesi yaparken, her yakalandıklarında ise ‘Yapay gündem’ diyerek işin içinden sıyrılmaya kalkmışlardır. Ama şunu bilmiyorlardı. Biz bu yola çıkarken kefenimizi giyerek çıktık.
Milletin değerlerine husumet, demokrasiye ve milli iradeye güvensizlik, darbecilik, ülke düşmanlarıyla kol kola yürüme hastalığı CHP yöneticilerinin adeta genlerine işlemiştir.
Darbeciler ve onların cesaret kaynağı olan darbeci siyasi zihniyetler kendi hırsları uğruna ülkeyi ateşe vermekten, Türkiye’nin demokrasisini ve kalkınmasını baltalamaktan da çekinmemişlerdir.”
“Yeni anayasayı Meclis’te kabul ettirip, milletimizin takdirine sunabilirsek çok çok güzel olacak”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geniş bir uzlaşmayla yeni anayasayı Meclis’te kabul ettirip, milletimizin takdirine sunabilirsek çok çok güzel olacak. Amacımız Meclis’teki tüm partilerin yeni ve sivil anayasa çalışmalarına yapıcı, etkin, samimi destek vermeleridir.” dedi.
“Arzu edilen uzlaşma zemini oluşmazsa Cumhur İttifakı olarak bizi destekleyen diğer partilerle kendi hazırlığımızı milletimizin takdirine sunmakta kararlıyız.” diyen Erdoğan, şöyle konuştu
“Cumhur ittifakındaki ortağımız MHP, Büyük Birlik Partisi hepsi bu çalışmayı sürdürüyor. MHP’den bu çalışmayla ilgili neticeyi Sayın Genel Başkan’dan aldım.
MHP kendi taslağını bize böylece sunmuş oldu. Diğer partilerin de bu yönde hazırlıkları olduğunu biliyoruz, bizim çalışmamız da bitti.
İnşallah yıl sonuna doğru tüm metinleri bir araya getirerek kapsamlı bir şekilde değerlendirecek ve ortak teklif haline dönüştürmenin yollarını arayacağız.
Uzlaşma zemini oluşmazsa Cumhur İttifakı olarak bizi destekleyen diğer partilerle hazırlığımızı milletimizin takdirine sunmakta kararlıyız.”
“Yalan ve iftira konusunda vitesi yükselttiler”
Erdoğan, “CHP yönetimlerinin en başından beri bize karşı yürüttükleri muhalefet üslubuna bakın, hiçbirinde eser ve hizmet siyasetine rastlayamazsınız.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
“CHP Genel Başkanı’nın ‘Millet İttifakı’ diye adlandırılan oluşumu kimi gizli kimi açık ortaklarıyla bir arada tutmak için nasıl ıkınıp sıkındığını, nasıl kirli pazarlıklar içerisinde kıvrandığını, şimdiden bölücü örgütün uzantılarıyla nasıl bakanlık pazarlığına tutuştuğunu sizler de görüyorsunuz.
Geçmişte kartvizitle memur alındığından sözlü talimatla ihale verildiğine kadar nice yalanı sıralamışlardır. Son dönemde yalan ve iftira konusunda vitesi yükselttiler.
Bugüne kadar girdiği her seçimde CHP’ye hak ettiği dersi veren milletimiz, inşallah 2023’te bir kez daha aynı iradeyi ortaya koyacaktır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Darbeci zihniyetin panzehiri milli iradenin güçlenmesidir.” ifadesini kullandı.
“Ekonomide ciddi bir toparlanma bekliyoruz”
Erdoğan, Türkiye’nin yerli ve milli ne kadar projesi varsa hepsinin de hedefe konularak saldırıya maruz bırakıldığını söyledi.
“İnşallah ekonomide bu yılla birlikte ciddi bir toparlanma bekliyoruz.” diyen Erdoğan, “Açılan yeni kuyular yanında daha önce ‘petrol yok’ diye üzerine beton dökülen kuyulardan da petrol üretmeye başladık. Sadece son 1 ayda 3 yeni kuyuda petrol keşfettik.” şeklinde konuştu.
Erdoğan, “Türkiye petrollerinin 2021 yılı yurt içi günlük üretim ortalaması son 3 keşfimizle birlikte 61 bin varilin üzerine çıkmıştır.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yarın Taksim Camisi’nin, inşallah cuma namazıyla, açılışını yapacağız.” diye konuştu.