Bursa‘da 11 yıl önce tezhip ve minyatüre yönelen 51 yaşındaki Şeniz Kükrer, sabır ve incelik isteyen bu geleneksel el sanatı dallarında yaklaşık 70 eser verdi.
İktisat mezunu olan, kültürel turizm ve miras alanında da eğitim alan evli ve iki çocuk annesi Kükrer, önceleri hobi amacıyla başladığı sanatlarda önemli mesafe katetti.
Kükrer, büyüklüğüne göre tamamlanması bazen bir yıl süren eserleri büyüteç yardımıyla yapıyor.
Gönül verdiği sanatların gelecek kuşaklara aktarılması için kişisel ve karma sergilerle yurdun birçok kentine çalışmalarını taşıyan Kükrer, gençlere yol göstermek için kurslarda da görev alıyor.
“Minyatürün kendine has bir dili, boyama tekniği var”
Şeniz Kükrer, AA muhabirine, tezhip ve minyatürün meşakkatli, çok uzun zaman emek harcanması gereken, iç içe geçmiş geleneksel sanatlar olduğunu söyledi.
Minyatürün ince işlenmiş küçük boyutlu bir resim sanatı olduğunu aktaran Kükrer, şöyle devam etti:
“Kendine has bir dili, boyama tekniği vardır. Orta Çağ’dan günümüze geldiği biliniyor. Eskiden matbaa ve fotoğraf makinesinin olmadığı dönemleri düşünürsek o dönemlerde savaşlar, seferler, sosyal ve kültürel hayatı resmetmek için sanatçılar tarafından çalışılmış, o dönemin belgeleridir. Tezhip ise aslında ‘altınlama’ demektir. Altınla beraber tezhibe uygun kök boyalardan hazırlanmış boyalar da kullanılır. Önce hobi olarak başladım ancak sonra baktım ki bu işin manevi bir tarafı var. Bir büyüğüm, ‘Yaptığınız iş sizi Allah’a ulaştırmıyorsa hiçbir anlamı yoktur’ dedi. Bu söz beni çok etkiledi. Dolayısıyla bu süreçte sabrı, işin inceliğini, nezaketini öğrendim. Bu sanatlar bana çok şey kattı. Kendimi bu sanatlarda hep öğrenci olarak görüyorum. İnşallah emeklerim gençlerimize bir ışık olur, onları da teşvik eder.”
Sergilerle geniş kitlelere ulaştı
Kükrer, Yalova Nakışhanesi ile Bursa Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kurslarında (BUSMEK) görev aldığını, öğrendiklerini gençlere aktarmaya çalıştığını dile getirdi.
Bu iki kurumda pek çok sergiye katıldığını, Türkiye’nin farklı kentlerinde eserlerini sanatseverlerin beğenisine sunduğunu bildiren Kükrer, “Amacım sergiden ziyade bu sanatların tanıtılmasıydı. Geniş kitlelere ulaştığımı düşünüyorum. Bu sanatların geleceğe aktarılmasını ümit ediyorum. Ben de eğer burada bir yol alabiliyorsam çok mutlu olurum.” ifadelerini kullandı.
Kükrer, yapılan iş bireysel gibi görünse de ailenin buna destek vermesi gerektiğini belirtti.
Eşi ve çocuklarının 11 yıllık süreçte büyük destek gördüğünü anlatan Kükrer, “Yaptığım işi önemsediler. Günde belki 8-10 saat bu işle ilgilendiğim oluyor. Şu an ev hanımıyım, bu durum ev düzenine de yansıyor ama yapılan işin ne olduğu bilindiğinde etrafınızdaki insanlar da ona göre hareket ediyor.” diye konuştu.