Birçok medeniyete ev sahipliği yapan merkez Sur ilçesinde Dünya Kültür Mirası olarak tescillenen Diyarbakır Surlarının restore edilerek eski ihtişamına kavuşması için başlatılan yoğun çalışmalar sürüyor.
Surlarda yürütülen tüm çalışmalar, Kültür ve Turizm Bakanlığının oluşturduğu Bilim Komisyonu ve alanında uzman kişilerden oluşan Danışma Kurulunca titizlikle kontrol ediliyor.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesince yapılan ihaleyle restorasyonuna başlanan surlardaki bazı burçlarda çökmelerin önüne geçmek ve yıkılan kubbe, kemer ve tonozları güçlendirmek amacıyla FRP bazalt çubukları kullanılıyor.
Yapım aşamasındaki yeni taş ve tuğlalar arasına FRP çubukları yerleştirilerek, eski yapıyla bağlanıyor. Onarım ile özgün yapıya zarar vermemeye özen gösteriliyor ve yapıların ömrünün daha fazla uzatılması planlanıyor.
“Şehrin turizmine çok önemli bir katkı sağlayacak”
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Mehmet Karaaslan, AA muhabirine, göreve başladıklarında vatandaşların Diyarbakır Surlarının korunmasını ve restorasyon çalışmalarının başlatılmasını talep ettiğini söyledi.
Karaaslan, 11 ay önce surları turizme kazandırmak için çalışma başlattıklarını ve bu süre içerisinde 98 burçtan 24’ünün ihalesini tamamlayarak yer teslimini yaptıklarını anlatarak, “Diyarbakır surlarının restorasyon çalışmasındaki ne önemli hedeflerimizden biri ecdadın bize yadigarı olan bu surları ayakta tutmak, gelecek nesillere aktarmak ve kültürel varlıklarımızı korumaktır. Şehrin turizmine çok önemli bir katkı sağlayacak. Turistlerin kente gelmesiyle de ekonomiye çok önemli bir katkısı olacak.”diye konuştu.
Göreve başladıklarında surlara bitişik yüzlerce yapının olduğunu gördüklerini, bu yapıların surlara ciddi anlamda hasar verdiğini belirten Karaaslan, çalışmalarla surların bu yapılardan arındırıldığını aktardı.
“Bu malzeme Diyarbakır surlarında ilk defa kullanılıyor”
Karaaslan, geçen yıl ağustos ayında başladıkları Yedi Kardeş ve Benu Sen burcunu bu yıl eylül ayına kadar tamamlamayı planladıklarını belirten Karaaslan, diğer çalışmaların ise devam ettiğini dile getirdi.
Karaaslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Fiber Reinforced Polymer (FRP) bazalt çubukları son dönemde yurt dışında yaygın olarak kullanılan güçlendirme malzemesidir. Bu çubuk karbon, cam ve bazalt gibi malzemelerden yapılmaktadır. Bunun en önemli özelliği oksitlenmemesi ve çürümemesidir. Bunu kullanırken dış duvar ile iç duvar arasında enine bağlantılar yaparak yapının güçlü kalmasını sağlıyoruz. Restorasyon çalışmalarında en çok karşılaştığımız durumlardan biri kubbenin, kemerlerin ve tonozların yıkılması. Yıkılmış olan kubbe, kemer ve tonozların güçlendirilmesi aşamasında iç duvar ile yeni yapmış olduğumuz taş örgüler arasında FRP çubuklarını sıkıştırarak yapının güçlendirilmesini sağlıyoruz. Demir malzemelerin oksitlenme, çürüme ihtimali çok yüksek ancak FRP çubuğunun böyle bir durumu yok. Bu malzeme Diyarbakır Surlarında ilk defa kullanılıyor. FRP’yi ilk olarak burada uyguladık ve çok başarılı bir sonuç elde ettik.”
Restorasyon çalışmalarında en önemli önceliklerinin mevcut taşları kullanmak olduğuna dikkati çeken Karaaslan, “Yapının özgün dokusunu korumak en önemli hedeflerimizden biridir.” ifadelerini kullandı.