Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Anadolu Ajansının (AA) “Global İletişim Ortağı” olduğu Antalya Diplomasi Forumu (ADF) kapsamında düzenlenen ADF Gençlik Forumu’nda basketbol antrenörü Ergin Ataman ile birlikte gençlerin sorularını yanıtladı.
Türk diplomasisinin köklü bir geleneğe sahip olduğunu belirten Çavuşoğlu, hızla değişen dünyada değişime ayak uydurmak gerektiğini belirterek, “Dünya hızla değişirken sorunlar da çeşitleniyor. Yeniliklere ayak uydurabilmek için Dışişleri Bakanlığı olarak ne tür yenilikler yapabileceğimizi konuşuyoruz. Örneğin ‘dijital diplomasi’ derken pandemi yoktu.” diye konuştu.
Yeniden Asya Girişimi’ne de değinen Çavuşoğlu, “Asya yeniden ekonomik güç merkezi oldu. Ekonominin dengesi Asya’ya doğru yılda 140 kilometre hızla kayıyor.” dedi.
Çavuşoğlu, dünyada birçok forum ve konferans düzenlendiğini, dış politikanın Türkiye’de konuşulması isteğiyle geçen sene ADF’yi gündeme getirdiklerini söyledi.
Bu fikrin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da desteklendiğini kaydeden Çavuşoğlu, “Böyle bir vizyonu ortaya koyup çalıştık ve bir yıl arada da dijital ortamda çok sayıda etkinlik yaptık. Birçok benzeri forum ve konferanstan işbirliği tekliflerimize olumlu cevaplar aldık. Daha ilk toplantıyı yapmadan bilinen ve tanınan bir toplantı haline geldik.” değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu, ADF logosunun ilk meclis olduğu düşünülen Patara antik kentinde ortaya çıkan parlamento yapısından esinlenerek ortaya çıktığını da anlattı.
“Dendias her gün Türkiye’yle ilgili bir açıklama yapıyor”
Spor diplomasisine ilişkin değerlendirmede bulunan Çavuşoğlu, “Dış politika o kadar genişledi ki renk cümbüşü dememizin sebebi bu. Tek başımıza biz kariyer diplomatlarının bunun üstesinden gelmemiz mümkün değil.” diye konuştu.
Spor, sivil toplum ve sanat gibi alanında faaliyet gösterenlerin bazen diplomatlardan daha etkili olduğunun altını çözen Çavuşoğlu, “Ben parlamenterken de sporun çok etkisini gördüm. Biz burada (Antalya) turnuvalar düzenledik. Uluslararası parlamenterlerle bu etkinlikleri düzenledik.” dedi.
Çavuşoğlu, Türk sporcularının ve takımlarının birçok alanda dereceye girdiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Daha önce hiç dereceye giremediğimiz alanlarda bile oyuncularımız başarılı olarak ülkenin imajını değiştiriyor. Bir milletin, bir ülkenin imajı biz diplomatlar için çok önemli ama diğer alanlardaki başarılar da çok önemli o yüzden spor diplomasisini önemsiyoruz. Ülke çıkarlarını her alanda savunmak siyasetçilerin görevi. Basketboldaki savunma ve atak oyunundan örnek diplomaside de kurgulanan oyunlar karşısında atak olmak gerekiyor. Atak olmanın negatif algılanmaması gerekiyor. Başkalarının size yönelttiği ithamlar, size yönelik suçlamaları ya da tepeden bakmaya karşı da gerekli dersi bizim diplomatlar olarak vermemiz gerekiyor.”
Çavuşoğlu, Ataman’ın atak oyununa örnek olarak Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’la Ankara’da yaptığı basın toplantısını göstermesi üzerine şunları söyledi:
“O basın toplantısından önce bana gelip (ben tartışma yaratacak bir şey söylemeyeceğim, sizden de aynı şeyi bekliyorum) deyince, geri itmeleri falan basın toplantısında söyleyecektim, onu çizdim. Ama maalesef basın toplantısında çok agresif oldu. Atina’ya gittik orada bir şey söylemedi basın toplantısında. Gayet pozitifti. Ben iki seçenekli hazırlanmıştım tabii ki. Sonra döndükten sonra her gün konuşuyor ama biz hiç konuşmuyoruz. Ne varsa yüz yüze söyleyelim. Orada içinde ukde kaldı galiba her gün Türkiye’yle ilgili bir açıklama yapıyor. O savunma da değil hücum da değil.”
“Ermeni terör örgütüne inat diplomat oldum“
Güvenlikçi dış politikanın bir ülkeyi zayıflatmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, “Diplomasinin tıkandığı yerde sahaya inerek güvenlikçi politikalarla masayı tekrar kuracaksınız ama bu sefer sizin şartlarınızla masa kurulacak.” ifadelerini kullandı.
Yoğun çalışma temposuna çocukluğunda 3 gün süren yayla göçünden alışkın olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Lise yıllarında iyi bir futbolcuydum. Lisede öğrenciyken Ermeni terör örgütü diplomatlarımıza saldırıyordu, şehit veriyorduk. Ben de onlara inat diplomat olacağım diye uluslararası ilişkiler okudum. Lise sondayken iyi futbol oynuyordum. O zamanki Antalyaspor teknik direktörü Alanya’ya geldi ve beni izledi. Manavgat’tan birisini ve beni seçti. İkimizi Antalyaspor’a götürecekti, babam git dedi ama ben diplomat olacağım dedim ve gitmedim.”
“Geleceğe yönelik umudumuz da daha fazla”
Çavuşoğlu, NATO’nun Rusya için “tehdit”, Çin için “sınama” ifadesini kullandığına işaret ederek, “Rusya ile bile diyalog ve caydırıcılığı nasıl birlikte uygulayabiliriz? NATO’da en çok konuşulan şeylerden biri bu.” dedi.
Türkiye’nin NATO’ya en çok katkı veren ülkelerden biri olduğunu belirten Çavuşoğlu, yer yer Türkiye’nin istediği NATO dayanışmasını göremediğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“NATO içindeki diğer ülkeler gibi biz de diğer ülkelerle diplomatik ilişkilerimizi geliştiririz. Bizim gibi sadece bölgesel değil küresel aktör olan ülkeler her yerle ilişkilerini iyi götürmek zorunda. Yeter ki birini diğerine alternatif görmeyin. İlkeli ve şeffaf olmak önemli. Rusya’yla ilişkilerimiz iyi. Ben Rusya’nın Kırım politikasını destekliyor muyum? Hayır. İlhakı tanımıyorum. Gürcistan ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ilkesel biçimde destekliyor muyum? Destekliyorum.”
Libya ve Suriye konusuna Türkiye ile Rusya’nın karşı pozisyonlarda yer almasına rağmen birlikte çalıştığını hatırlatan Çavuşoğlu, bu durumun bazen birlikte çalışmak için avantaj olduğunu belirtti.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin çevresinde yaşanan gelişmelere de değinerek, “Karamsar bir tablo çizmek istemiyorum ama hepsi masada. Eskisine göre daha iyi, geleceğe yönelik umudumuz da daha fazla.” yorumunu yaptı.
Uluslararası sistemin geçlerin vizyonunun gerisinde kaldığını, beklentileri karşılamadığını ve çatışmaları durduramadığını ifade eden Çavuşoğlu, kalıcı barış için çatışmaların durdurulması gerektiğini vurguladı.
Gençlere yabancı dil öğrenme tavsiyesi
Temsil makamında olan kişilerin büyük bir ülkeyi ve milleti temsil ettiğini unutmaması halinde hataların azaldığını ve verimliliğin arttığını anlatan Çavuşoğlu, “Pandemi döneminde fark ettiğim bir şey var. Dünyanın her yerinden ülkelerin Türkiye’yle ekonomik ilişkilerini geliştirmek istediğini görüyoruz. Türkiye bölgeselleşmenin katkısıyla ekonomik potansiyel olarak çok büyük görünen bir ülke.” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, futbolcu olmayıp üniversite okuması ve öğrenciliğinde yabancı dil öğrenmeye verdiği önemle ilgili “iyi ki yapmışım” dediğini aktararak, gençlere de yabancı dile önem vermeleri çağrısında bulundu.
Dış politikanın devlet politikası olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, “O yüzden ben meclise gidince milletvekillerine söylüyorum. Kendi aramızda tartışalım ama dış politika milli bir politikaysa en azından doğru olan şeylerde birlikte çalışalım, eksiğimiz varsa eleştirilsin.” dedi.
Aktif siyaset içinde bulunanların özel hayatının olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, “Özel hayat maalesef yok. Bir şehre gidiyorsunuz. O şehrin güzellikleri var, yarım gün ayırıp o şehrin güzelliklerini görebilirsiniz. Mesela toplantı bittikten sonra benim ilk yaptığım şey doğrudan havaalanına gitmek. Öbürünü yaptığım zaman suçluluk içinde hissediyorum kendimi.” değerlendirmesini yaptı.
Çavuşoğlu, evdeyken köpekleriyle zaman geçirdiğini belirterek, “Hobi olarak tarımla ilgileniyorum. Gerek konutun bahçesinde gerekse bir arsa aldım orada ekiyoruz. Biraz daha büyütünce ‘Bakanın bahçesinden midenize, afiyet olsun’ sloganıyla satacağım.” diye konuştu.