Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 2023 Eğitim Vizyon Belgesi’nin, Bakanlığın eğitim paradigmasının yol haritası olduğunu, buradaki öncelikli hedefler arasında yabancı dil eğitiminin de yer aldığını belirtti.
Selçuk, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından düzenlenen “Türkiye’de Yabancı Dil Eğitimi ve Avrupa’daki Uygulamalar: Gelişmeler ve Öneriler Konferansı”na çevrim içi katıldı.
Yabancı dil bilmenin bireysel ve uluslararası boyutlarda katkısının tartışılmaz bir gerçek olduğunu belirten Selçuk, eğitim, ekonomik kalkınma, bilim, teknoloji, kültür ve sanattaki ilerlemeler ve dünyadaki gelişmelere entegre olabilmek için dil çeşitliliğinin artmasının da önem taşıdığını söyledi.
Eğitimin her kademesinde yabancı dil becerilerine gerekli yatırımı yapmak ve strateji geliştirmenin kendileri için özel bir ödev olduğunu vurgulayan Selçuk, bunun bilinciyle Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı bünyesinde çalışmak üzere 2020 başında Yabancı Dil Eğitimi Araştırma ve Geliştirme Merkezini kurduklarını hatırlattı.
“Ülkemizdeki yabancı dil eğitimi problemini nihayetlendirmek istiyoruz”
Bakan Selçuk, Türkiye ve Avrupa’daki yabancı dil uygulamalarını ele alarak, Avrupa Konseyinin bu eğitimle ilgili politika ve yaklaşımlarıyla Türkiye’deki yabancı dil eğitimi hakkında karşılıklı farkındalık oluşturmanın amaçları arasında yer aldığını söyledi.
“2023 Eğitim Vizyon Belgesi eğitim paradigmamızın bir yol haritası ve bu belgedeki öncelikli hedeflerimiz arasında yabancı dil eğitimi de yer alıyor.” diyen Selçuk, şöyle devam etti:
“Baştan beri bu hususta daha büyük bir pencereden bakan kapsayıcı bir politika ihtiyacı ortaya koymak istedik. Nitekim yabancı dil öğreniminde yeni teknik ve uygulamaların tasarımıyla ilgili ve bu vizyon belgesinde yer alan üst hedeflerimizi, ülke genelinde yabancı dil eğitiminin seviyeye ve okul türlerine göre uyarlanması, yeni kaynaklarla öğrencilerin İngilizce konuşulan dünyayı deneyimlemesinin sağlanması ve yabancı dil eğitiminde öğretmen nitelik ve yeterliliklerinin yükseltilmesi şeklinde de belirlemiştik. Maddeler halinde sıraladığım bu hedeflerin tanımlanmış 7’şer maddeden oluşan da alt hedefleri var ve hem ana yolları hem tali yolları net biçimde ortaya konmuş vaziyette. Yabancı dil eğitimi konusunda Türkiye’de yapılan tartışmalara baktığımızda, öğretim süresinden ziyade öğretimin niteliği, ölçme-değerlendirme, öğretmen yeterlilikleri, öğretim materyalleri öğretim programları gibi konulara öncelik vermek gerektiğini görüyoruz.”
Selçuk, Yabancı Dil Eğitiminin Geliştirilmesi Projesi’nin, sorunların çözümünde son derece önemli olduğunu belirterek, “Biz bu dönemde ülkemizdeki yabancı dil eğitimi problemini nihayetlendirmek istiyoruz. Öncelikle analizlerle güçlü ve zayıf noktalarımızı ortaya koyduk. Öğrenme ortamlarını, dijital platformlarla, uzaktan eğitim imkanlarıyla sınıf ve okul dışına genişletmek için de çalışıyoruz.” diye konuştu.
Kendi kendine öğrenmeyi desteklemek, öğrencilerin öğrenmenin sorumluluğunu daha fazla almasını sağlamak için de alternatif kaynak ve materyaller hazırladıklarına işaret eden Selçuk, ayrıca öğretmen yeterliliklerini geliştirmek amacıyla hizmet içi eğitim programlarını artırdıklarını dile getirdi.
Öte yandan, yabancı dil öğrenmeye yönelik eleştiri ve kaygıları dikkate aldıklarını, toplumsal bir farkındalığın önemli olduğunu bildiklerini ifade eden Selçuk, bu konudaki önyargıları kırmak ve öğrencilerin öz güvenlerini geliştirmek için birtakım iş birlikleriyle başka projeler de yürüdüğünü, bilimsel çalışmalar ışığında yine iş birlikleriyle hedefe ulaşmakta kararlı olduklarını vurguladı.