AK Parti milletvekillerinin Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu‘nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu.
Teklifle, Hayvanları Koruma Kanunu’nun tanımları düzenleyen maddesinde değişiklik yapılarak “süs” ibaresi çıkarılıyor.
“Ev hayvanı” tanımına gerçek kişiler yanında tüzel kişilerin sahipliğinde bulunan hayvanlar da dahil edilerek kapsam genişletiliyor.
Hayvan bakımevi tanımında, bakımevlerinin hayvan sağlığı yönünden asgari standartların sağlanması maksadıyla Tarım ve Orman Bakanlığından izin alınarak kurulması yönünde değişiklik yapılıyor.
“Rehabilitasyon” da tanımlanarak, kapsamı, sahipsiz hayvanlar bakımından yerel yönetimlerce yapılacak tedavi, parazit mücadelesi, aşılama, kısırlaştırma ve dijital kimliklendirme yöntemleriyle işaretleme işlemleri olarak belirleniyor.
Yerel yönetimler, gönüllü kuruluşlarla iş birliği içerisinde, sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların korunması için hayvan bakımevleri kurarak onların bakımlarını ve tedavilerini sağlayacak ve eğitim çalışmaları yapacak. Ayrıca yerel yönetimler, ilgili karar organının uygun görmesi halinde hayvan hastanesi kurabilecek.
Kedi ve köpek sahipleri, hayvanlarını dijital kimliklendirme yöntemleriyle kayıt altına aldırmakla yükümlü olacak.
Ticari amaç güdülmeksizin bakılan ev hayvanı, bulunduğu yere bakılmaksızın sahibinin borcundan dolayı haczedilemeyecek.
Ev hayvanı ve kontrollü hayvanları bulundurma ve sahiplenme şartları, hayvan bakımı ve korunması konularında verilecek eğitim ile ilgili usul ve esaslar ile sahiplenilerek bakılan hayvanların çevreye verecekleri zarar ve rahatsızlıkları önleyici tedbirler, Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.
Terk fiilinin kapsamı genişliyor
Ev hayvanı satış yerlerinde (Pet-Shop) ortamın hayvan sağlığı ve etolojisi bakımından uygun olmaması sebebiyle kedi ve köpek bulundurulması yasaklanıyor.
Ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpeklere ilişkin katalog ve benzeri görsel bilgiler bulunacak; ilgililerin bunlardan seçtikleri kedi ve köpekler, Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilen üretim yerlerinden teslim alınabilecek. Bu düzenleme, teklifin yürürlüğe girdiği tarihten bir yıl sonra uygulanacak.
Anne ve yavruların korunmasına yönelik öngörülen tedbirler, tüm hayvanları kapsayacak şekilde genişletiliyor.
Teklifle, tedavi maksatlı hayvanlara müdahalelere izin veriliyor; veteriner hekimlik uygulamalarına engel olunmaması amaçlanıyor.
Tehlike arz eden hayvanları belirleme yetkisi Bakanlığa veriliyor. Bu hayvanları üretmek, sahiplendirmek, takas etmek, sergilemek, hediye etmek ve bunların ülkeye girişini, satışını ve reklamını yapmak şeklindeki yasaklar korunuyor ve bu yasaklara sahiplenmek, barındırmak ve beslemek de ilave ediliyor.
Hayvanlara işkence yapmak fiili ile acımasız ve zalimce muamelede bulunmak fiilleri, nitelikleri ve ağırlıkları dikkate alınarak belirtilen bentlerden çıkarılarak müstakil olarak düzenleniyor. Mevcut halde kabahat olarak yaptırıma tabi tutulan bu fiiller ile hayvanlarla cinsel ilişkide bulunmak fiili, teklifle suç kapsamına alınarak adli yaptırıma tabi tutulacak.
Havanları terk fiili, mevcut kanunda sınırlı bir alanı düzenlediğinden yürürlükten kaldırılarak, hayvan sahiplerinin sorumlulukları genişletiliyor ve her türlü terk fiili yasak kapsamına alınıyor.
Hayvanların daha iyi korunmasını temin etmek, hayvanlara karşı yapılan ihlallerle daha etkin mücadele etmek ve caydırıcılığı sağlamak amacıyla idari para cezaları artırılıyor.
TBMM Başkanlığına sunulan Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile her ilde bulunan İl Hayvanları Koruma Kurulu’nun kaynak ve kapsamı genişletiliyor. Kurul en geç üç ayda bir başkanın çağrısı üzerine toplanacak, gerektiğinde olağanüstü toplantılar yapılabilecek.
İl Hayvanları Koruma Kurulu’nun görevleri arasına, ilde kurulacak hayvan bakımevleri ve hayvan hastanelerinin denetlenmesi ile Kanunda belirtilen faaliyet ve görevlerin yerel yönetimler ve tarım ve orman il müdürlükleriyle eş güdüm sağlanarak yaptırılması da ekleniyor.
Teklifle, Kanunda yer alan ve hayvanların nitelendirilmesinde kullanılan “ev ve süs” ifadeleri kaldırılıyor. Hayvanlarının korunması amacıyla bakımevleri ve hastaneler kurmak; buralarda bakım, rehabilitasyon, aşılama ve kısırlaştırma gibi faaliyetleri yürütmek için başta yerel yönetimler olmak üzere, diğer ilgili kurum ve kuruluşlara teşvik sağlanacak veya Bakanlıkça uygun görülen miktarlarda mali destek verilecek. Bu faaliyetlerde kullanılmak üzere, gerçek ve tüzel kişilerce ayni veya nakdi bağış Bakanlığa ve yerel yönetimlere yapılabilecek.
“Hayvanat bahçeleri ve doğal yaşam parkları” şeklinde değiştiriliyor. Hayvanat bahçelerinin kuruluşu ile çalışma usul ve esaslarının Tarım ve Orman Bakanlığınca belirlenmesine ilişkin düzenleme yürürlükten kaldırılıyor.
Kamu kurum ve kuruluşları, hayvanların etolojisine ve habitatına uygun, serbest dolaşımlarına imkan sağlayan doğal yaşam parkları kurabilecek.
Hayvanat bahçeleri ile doğal yaşam parklarının kuruluşu ile çalışma usul ve esasları Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.
İdari para cezaları
Kanun teklifiyle hayvanların daha iyi korunmasını temin etmek, hayvanlara karşı yapılan ihlallerle daha etkin mücadele etmek ve caydırıcılığı sağlamak amacıyla idari para cezaları artırılıyor.
Buna göre, kedi ve köpek sahiplerinin dijital kimliklendirme yöntemiyle hayvanlarını kayıt altına almaması halinde hayvan başına 1200 lira para cezası verilecek.
Hayvanların sahiplenilmesi ve bakımı ile ilgili yasaklara ve yükümlülüklere uymayan ve alınması gereken önlemleri almayanlara hayvan başına kesilen para cezası tutarı 60 liradan 1000 liraya çıkarılıyor.
Ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpek bulundurulmasına ilişkin hükme aykırı hareket edenlere, hayvan başına 500 lira idari para cezası kesilecek.
Düzenlemeyle bir hayvan neslini yok edecek müdahalede bulunanlara hayvan başına 10 bin lira olan idari para cezası tutarı 35 bin liraya yükseltilirken tıbbi amaçlar dışında organ veya dokularının tümü ya da bir bölümü çıkarılıp alınması veya tahrip edilmesi; hayvanının dış görünüşünü değiştirmeye yönelik veya diğer tedavi edici olmayan kuyruk ve kulak kesilmesi, ses tellerinin alınması ve tırnak ile dişlerinin sökülmesine yönelik cerrahi müdahaleler; hayvana tıbbi amaçlar dışında, türüne ve etolojik özelliklerine aykırı hale getirecek şekilde ve dozda hormon ve ilaç vermek, çeşitli maddelerle doping yapmak, ile hayvanların türlerine has davranış ve fiziki özelliklerini yapay yöntemlerle değiştirmek fiilleri için idari para cezası tutarı 1200 liradan 4 bin 500 liraya çıkarılıyor.
Hayvan deneyleri konusunda kurallara uymayanlara hayvan başına 1200 lira, yetkisi olmadığı halde hayvan deneyi yapanlara ise hayvan başına 4 bin 500 lira idari para cezası öngörülüyor.
Hayvan satışı sırasında hayvanların sağlıklarının iyi, barındırıldıkları yerin temiz ve sağlık şartlarına uygun olması zorunluluğunu ihlal edenlere hayvan başına 500, hayvanların ticari amaçla film çekimi ve reklam için kullanılmasıyla ilgili hususları ihlal edenlere ise 5 bin lira para cezası verilecek.
Hayvanları, doğal kapasitesini veya gücünü aşacak şekilde veya yaralanmasına, gereksiz acı çekmesine, kötü alışkanlıklara özendirilmesine neden olacak yöntemlerle eğitenlere 5 bin 500 lira ceza kesilecek.
Kurban kesimi
Hayvanların kesilmesi sırasında, uyulması gereken dini kuralların gerektirdiği özel koşullar dikkate alınarak hayvanı korkutmadan, ürkütmeden, en az acı verecek şekilde, hijyenik kurallara uyularak ve usulüne uygun olarak bir anda yapılması zorunluluğunu ihlal edenlere hayvan başına 2 bin 100 lira, kurban kesimi sırasında uyulması gereken hususlara aykırı davrananlara hayvan başına 5 bin 250 lira idari para cezası uygulanacak.
“Kanuni istisnalar ile tıbbi ve bilimsel gerekçeler ve gıda amaçlı olmayan, insan ve çevre sağlığına yönelen önlenemez tehditler bulunan acil durumlar dışında yavrulama, gebelik ve süt anneliği dönemlerinde hayvanlar öldürülemez.” hükmüne aykırı davrananlara hayvan başına 2 bin 200 lira, aykırı davranışların işletmelerce gösterilmesi halinde ise hayvan başına 5 bin 500 lira para cezası kesilecek.
Hayvanlara kasıtlı olarak kötü davranan, acımasız ve zalimce işlem yapan, döven, aç ve susuz bırakan, aşırı soğuğa ve sıcağa maruz bırakan, bakımlarını ihmal eden, fiziksel ve psikolojik acı çektiren, gücünü aştığı açıkça görülen fiillere zorlayan, kesin olarak öldüğü anlaşılmadan vücutlarına müdahalelerde bulunan, kesim için yetiştirilmiş hayvanlar dışındaki hayvanları ödül, ikramiye ya da prim olarak dağıtan, tıbbi gerekçeler hariç hayvanlara veya onların ana karnındaki yavrularına veya havyar üretimi hariç yumurtalarına zarar verebilecek suni müdahaleler yapan, yabancı maddeler veren, hayvanları hasta, gebelik süresinin 2/3’ünü tamamlamış gebe ve yeni anneyken çalıştıran, uygun olmayan koşullarda barındıran, sağlık nedenleriyle gerekli olmadıkça bir hayvana zor kullanarak yem yediren, acı, ıstırap veya zarar veren yiyeceklerle alkollü içki, sigara, uyuşturucu gibi bağımlılık yapan yiyecek veya içecekler verenlere 5 bin 500 lira para cezası uygulanacak.
Kesim hayvanları, avlanmasına ve özel üretim çiftliklerinde kesim hayvanı olarak üretimine izin verilen av hayvanları ile ticarete konu yabani hayvanlar dışındaki hayvanları et ihtiyacı amacıyla kesip veya öldürüp piyasaya sürenlere ise 11 bin lira, ev hayvanını terk edene ise hayvan başına 2 bin lira para idari para cezası verilecek.
RTÜK takibi sonucunda hayvanların korunması ve refahı amacıyla yaygın ve örgün eğitime yönelik programların yapılması, radyo ve televizyon programlarında bu konuya yer verilmesine ilişkin esası ihlal eden ulusal radyo ve televizyon kurum ve kuruluşlarına ise maddenin ihlal edildiği her ay için 20 bin lira idari para cezası uygulanacak.
Hayvanat bahçelerine ilişkin yükümlülüklere aykırı davrananlara hayvan başına 2 bin 500 lira idari para cezası kesilecek.
Kabahatlerin veteriner hekim, veteriner sağlık teknisyeni, hayvan koruma gönüllüsü, hayvan koruma derneği üyeleri, hayvan koruma vakfı üyeleri veya hayvanlara bakmak veya onları korumakla görevlendirilen kişiler tarafından işlenmesi durumunda verilecek ceza iki kat artırılarak uygulanacak. Kabahatlere konu olan ve el konulan kedi ve köpeklerle Bakanlıkça uygun görülen diğer hayvanlar koruma altına alınarak bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülecek.
Bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişiye, 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası verilebilecek.
AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile yeni suç ve cezalar belirleniyor.
Buna göre, nesli yok olma tehlikesi altında olan bir hayvanı öldüren kişi 1 yıldan 5 yıla kadar hapis, bir hayvan neslini yok eden kişi ise 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.
Bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişi, 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası alacak.
Hayvanlarla cinsel ilişkide bulunan kişi, 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 100 günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılacak.
Bir ev hayvanına veya evcil hayvana işkence eden veya acımasız ve zalimce muamelede bulunan kişi, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası alacak.
Hayvanları dövüştüren kişilere 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası
Hayvanları dövüştüren kişi 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası alacak; bu suçun birden fazla hayvana karşı aynı anda işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranında artırılacak. Bu suçun veteriner hekim, veteriner sağlık teknisyeni, hayvan koruma gönüllüsü, hayvan koruma derneği üyeleri, hayvan koruma vakfı üyeleri veya hayvanlara bakmak yahut onları korumakla görevlendirilen kişiler tarafından işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranında artırılacak.
Sahibi tarafından işlenen suçlar da dahil olmak üzere bu suçların işlenmesi halinde soruşturma yapılması Tarım ve Orman Bakanlığının il veya ilçe müdürlükleri tarafından Cumhuriyet başsavcılığına yazılı başvuruda bulunulmasına bağlanacak. Bu başvuru muhakeme şartı niteliğinde olacak. Suçüstü halinde ise soruşturma genel hükümlere göre yapılacak.
Belirtilen suçların başka bir kişi tarafından sahipli hayvana karşı işlenmesi halinde hayvan sahibinin şikayeti üzerine de soruşturma yapılacak.
El konulan kedi ve köpekler ile Bakanlıkça uygun görülen diğer hayvanlar koruma altına alınarak bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülecek.
Rehabilite edilen hayvanlar, veri tabanına kaydedilecek
Teklifle, belediyelere hayvanların korunması ve bakımı noktasında yeni sorumluluklar veriliyor.
Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu 25 bini aşan belediyeler, sahipsiz veya güçten düşmüş ya da tehlike arz eden hayvanların korunması ve bakımının yapılması ile rehabilitasyonunun sağlanması amacıyla hayvan bakımevleri kuracak.
Bu hayvanlar, ilgili belediyeler tarafından hayvan bakımevine götürülecek. Hayvan bakımevi kurma zorunluluğu olmayan belediyeler ise sorumluluk alanındaki bu hayvanları en yakın hayvan bakımevine götürecek.
Rehabilite edilen hayvanlar, Bakanlıkça oluşturulan veri tabanına kaydedilecek.
Rehabilitasyon süreci tamamlanan hayvanların, bakımevine getiren belediye tarafından öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esas olacak.
Rehabilite edilmemiş sahipsiz köpekler, belediyelerce hayvan bakımevlerinde veya geçici ünitelerde kısırlaştırılarak veri tabanına kaydedilecek. Geçici ünitelerde yapılan kısırlaştırmalar sonrasında, köpekler alındıkları ortama bırakılmadan önce sağlıklarına kavuşmaları için gerekli tedbirler alınacak. Bakanlık da bu kapsamdaki köpeklerin kısırlaştırılmasına her türlü yardımda bulunacak.
Kara ve su sirkleri ile yunus parklarının kurulması yasaklanıyor
Teklifle, hayvanların kullanıldığı kara ve su sirkleri ile yunus parklarının kurulması yasaklanıyor.
Mevcut işletmeler ise herhangi bir nedenle eksilen hayvan sayısını tamamlama ya da artırma, yeni şube açma gibi yollarla kapasite artırımına gidemeyecek, üretim yapamayacak, Bakanlığın izni olmadan işletme hakkını devredemeyecek. Bu işletmelerin hayvanların etolojisine uygun olarak faaliyet göstermesini sağlayacak kriterler, teklif yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.
Burada belirtilen yasaklara aykırı davrananlara hayvan başına 25 bin Türk lirası idari para cezası verilecek.
Pitbull Terrier, Japanese Tosa türlerinin satışını yapanlara 11 bin lira ceza
Tehlike arz eden hayvanların belirlenmesine ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılacak düzenleme yürürlüğe konuluncaya kadar; Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasilerio türlerini veya bunların melezlerini üreten, sahiplenen, sahiplendiren, barındıran, besleyen, takas eden, sergileyen, hediye eden ve bunların Türkiye’ye girişini, satışını ve reklamını yapana hayvan başına 11 bin lira idari para cezası verilecek. Ayrıca söz konusu hayvanlara el konulacak ve bu hayvanlar belediyeler tarafından hayvan bakımevine götürülecek.
Belirtilen hayvanları sahiplenmiş olanlardan, bu madde hükmü yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 aylık süre içinde hayvanlarını kısırlaştıran ve buna dair belgeyle birlikte Tarım ve Orman Bakanlığına başvurarak veri tabanına kayıt ettirenler hakkında idari yaptırım uygulanmayacak.
Kısırlaştırma işlemi için; daha önce gebe kalmış hayvanların doğum yapması, yavruların dört aylık olması beklenecek. Bu hayvanların ölümü halinde Bakanlığa bilgi verilecek ve kayıttan düşürülecek.
Kısırlaştırılan ve kayıt altına alınan bu hayvanlar kayıt belgesiz, ağızlıksız ve tasmasız olarak dolaştırılamayacak, halkın yoğun olarak bulunduğu yerler ile çocuk oyun alanları ve parklarına sokulamayacak. Aykırı hareket edenlere, 11 bin lira idari para cezası verilecek. Yasaklara aykırılığın tekrarı halinde, idari para cezası ile birlikte hayvanlara el konulacak ve hayvan, konulabileceği bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülecek.
Bu madde kapsamında hayvan sahibi olanlar, hayvanlarını en yakın bakımevine bırakabilecek. Bu hayvanların sokağa terki halinde 30 bin lira idari para cezası verilecek.
Yerel yönetimler tarafından kurulan hayvan bakımevleri, teslim edilen bu hayvanları kabul etmek zorunda olacak.
Hayvan bakımevlerinin en geç kurulma tarihleri
Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu 75 bini aşan belediyeler 31 Aralık 2023, diğer belediyeler ise 31 Aralık 2025 tarihine kadar hayvan bakımevlerini kuracak.
Belediyeler, üç yıl süreyle hayvan bakımevleri kurmak ve rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek için kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin binde beşi oranında kaynak ayıracak. Bu oran büyükşehir belediyelerinde binde üç olarak uygulanacak.
Kedi ve köpek sahipleri, hayvanlarını en geç 31 Aralık 2022 tarihine kadar dijital kimliklendirme yöntemleriyle kayıt altına aldırmak zorunda olacak.
AK Parti milletvekilleri tarafından hazırlanan Hayvanları Koruma Kanunu ve Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Başkanlığına sunuldu.
Teklifinin gerekçesinde, Türk milletinin mazisinin, hayvanlar için vakfiyeler oluşturmak, kuş evleri, hastaneler ve barınaklar inşa etmek, kırsala yiyecek bırakmak gibi iyi örneklerle dolu olduğu belirtildi.
Hayvanların korunması bakımından gelişmiş diğer ülkelerde olduğu gibi 2004 yılında Hayvanları Koruma Kanununun çıkarıldığı, 17 yıllık uygulama sonucunda ortaya çıkan yeni durumlar ve anlayışlar kapsamında Kanunun gözden geçirilmesi ve güncel koşullara uyarlanması amacıyla çalışma yapılmasının gerekliliğinin ortaya çıktığı belirtilen gerekçede, şunlar kaydedildi:
“Teknolojik gelişmelerle birlikte hızla değişen dünyamızda, küresel ısınma, iklim değişiklikleri, çevre kirliliği, zorunlu göçler ve nüfus hareketlilikleri gibi olgular, devletleri ve bireysel olarak insanları etkilerken, birlikte yaşadığımız hayvanlara da doğrudan tesir etmektedir. Özellikle, şehirlerin büyümesi ve ulaşım imkanlarının gelişmesi, insanlarla hayvanların yaşam alanlarının kesişme noktalarını artırmakta, buna bağlı olarak genel sağlığın korunması amacıyla hayvanların rehabilitasyonu önemli bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır. Yine toplumsal yaşam standartlarında ve demografik yapıdaki değişimler, insanların ev veya evcil hayvanlarla olan ilişkilerini ve ortak yaşam alanlarını paylaşma koşullarını yeniden düzenleme ihtiyacını ortaya koymaktadır.”
Toplumsal yaşamın vazgeçilmez paydaşı olarak hayvanların karşılaştığı zorlukların tespit edilmesi ve hayvanların korunması için geliştirilebilecek çözüm önerilerinin tartışılması amacıyla 2019 yılında Meclis’te bir araştırma komisyonunun kurulduğu anımsatılan gerekçede, toplumsal taleplere duyarlılık ve geniş katılımcılık ilkeleri temelinde kapsamlı çalışmalar yapıldığı ifade edildi.
Konunun paydaşları olan yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, veterinerler, üniversiteler ve hukukçularla toplantıların düzenlendiği belirtilen gerekçede, komisyonun TBMM Başkanlığına sunduğu raporun, hazırlanan Kanun teklifine ışık tuttuğu, yol gösterici olduğu vurgulandı.
Hayvanların korunması sürecinde, yerel yönetimler tarafından kurulan hayvan bakımevleri ile buralarda yapılacak rehabilitasyon işlemlerinin öneminin ön plana çıktığı aktarılan gerekçede, bozulan ekolojik dengeye bağlı olarak sokak hayvanı popülasyonunun kontrolsüz artışını regüle etmek için insancıl, bilimsel ve işlevsel yeni çözümler geliştirmenin zorunlu hale geldiğinin altı çizildi.
Mevcut Kanunda yer alan mekanizmaların geliştirilmesi ve yeni yöntemler ihdas edilmesi amacıyla, yerel yönetimlerin yanı sıra merkezi yönetim ile sivil toplum kuruluşlarını sürece dahil eden güçlü bir kurumsal yapı oluşturulmasının önemine değinilen gerekçede, özellikle toplumsal yaşamla iç içe olan hayvanların, korunmasına ve refahına yönelik olarak yürütülen barındırılma ve rehabilitasyon süreçlerinin etkin denetiminin sağlanmasının amaçlandığı vurgulandı.
Gerekçede, yerel yönetimlerin, hayvanların korunması amacıyla yürüteceği hizmetler bakımından tahsisli bir bütçeye sahip olmasının öneminin dikkate alınarak bu yönde düzenlemelerin yapıldığı ve Kanundaki mekanizmalara işlerlik kazandırılmasının hedeflendiği, bununla birlikte, hayvanların bakımevlerine alınmasına ilişkin usul ve esasların somutlaştırılarak rehabilitasyon süreçleri ve kurallarının netleştirildiği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
“Kedi ve köpeklerin, ev hayvanı satış yerlerinde hayvan sağlığı ve etolojileri bakımından uygun koşullarda bulundurulmadıkları gözlemlenmektedir. Bu sebeple ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpek bulundurulması yasaklanmaktadır. Ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpeklere ilişkin katalog ve benzeri görsel bilgiler bulunacak; ilgililerin seçtikleri kedi ve köpekler Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilen üretim yerlerinden teslim alınabilecektir. Ayrıca, kara ve su sirkleri ile yunus parklarının açılması ve işletilmesi yasaklanmaktadır. Mevcut işletmelerin ise uhdesinde bulunan hayvanların doğal yaşam süresine bağlı olarak tasfiyesi öngörülmektedir. Öte yandan, hayvanlar için doğal yaşam parklarının oluşturulmasına ilişkin düzenleme yapılarak, hayvanların daha iyi şartlarda barındırmalarına imkan sağlanmaktadır. Hayvanların korunması amacıyla, işlevsel mekanizmalar geliştirme ve etkili idari tedbirler planlamanın yanı sıra hayvanlara yönelik haksız eylemlere karşı caydırıcı yaptırımlar belirlemenin de önemli olduğuna şüphe bulunmamaktadır.
İnsanlık, ahlaki ve vicdani açıdan, hayvanın bir mal veya eşya olarak kabul edildiği anlayıştan, bir can olarak değerlendirildiği perspektife evrilmiş ve tüm hayvanların yaşamlarının güvence altına alınması yolunda önemli mesafeler katetmiştir. Ancak, aradan geçen süre içinde bu yaptırımların yeniden değerlendirilmesine ihtiyaç olduğu görülmektedir. Son dönemde basın ve yayın organlarında, hayvanlara yönelik öldürme, işkence veya acımasız ve zalimce muamelede bulunma ile dövüştürme fiillerine ilişkin yapılan haberlerde artış görülmüş ve bu olaylara karşı gerek vatandaşlarımız gerekse sivil toplum örgütleri tarafından yoğun bir tepki gösterilmiştir. Toplum vicdanını yaralayan bu ve benzeri olayların yaygınlaşması, daha etkin tedbir alma zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır.
Bu kapsamda öldürme, işkence veya acımasız ve zalimce muamelede bulunma ile dövüştürme fiillerinin idari yaptırım kapsamından çıkarılarak adli yaptırıma bağlanması öngörülmektedir. Böylelikle, hayvanlara karşı işlenen bu ve benzeri fiiller kabahat kapsamından çıkarılarak suç kapsamına alınmaktadır.”