Kırgızistan’da 4 Ekim 2020 tarihinde milletvekili seçimleri gerçekleştirildi. Seçimlere katılmak üzere Merkez Seçim Komisyonu’na 44 parti başvurdu. Bunlardan 16 parti seçimlere girebilmek için gerekli şartları yerine getirdi. Böylece bu 16 parti Merkez Seçim Komisyonu’ndan seçime katılabilmek için izin aldı. Bununla birlikte, oy pusulasında “hepsine karşı” seçeneği de yer alıyor. Çoğunluğun bunu tercih etmesi durumunda seçimin tekrarı gerekiyor ve aday olan milletvekili adaylarından hiçbiri yenilenecek seçimde aday olamıyor. Yüz yirmi milletvekilinin bulunduğu Kırgızistan Meclisi için seçimlere katılmak üzere toplam 1912 milletvekili adayı başvuruda bulundu. Yedi bölgede 2 bin 429 sandıkta ve yurtdışındaki 45 sandıkta oy kullanma işlemleri tamamlandı. Toplam seçmen sayısı 3 milyon 523 bin 532 idi. Kırgızistan seçim sistemine göre milletvekilleri 5 yıllığına seçiliyor ve bir siyasi parti en fazla 65 milletvekili çıkarabiliyor.
Bu milletvekili seçimlerinde halkın en önemli beklentilerinden biri, Kırgızistan’ın bağımsızlığından beri mecliste olan, sermaye ile bağlantısı bulunan, kendi ticaretleri için kanunlar çıkaran insanların yönetimden çekilmesi ve siyasete yeni insanların, gençlerin girmesinin sağlanmasıydı. Seçim sürecinde bu yöndeki vaatlerin gerçekleştirilmediği ve sadece söylemde kaldığı açık bir şekilde anlaşıld
496 bin 239 seçmen 2 numaralı formu doldurarak kayıtlı olmadığı başka bir yerdeki sandıkta oy kullanma talebinde bulundu. Bu seçimler itibariyle Otomatik (Elektronik) Oy Sandıkları bütün seçim merkezlerinde kullanılmaya başladı. Yüz tanıma, parmak izi ve yeni kimlik belgelerinin tanımlanması ile oy kullanma işlemi gerçekleştirildi. Bu yönüyle de Kırgızistan’da ilk defa dijital sistemlerle seçimler yapılmış oldu.
Türkiye’den seçimlere yardım
Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri seçimlerin daha sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için Kırgızistan Merkez Seçim Kurulu’na 100 bin dolar tutarında yardımda bulundu. Bu yardımlarla seçim esnasında kullanılacak ekipmanların ve malzemelerin temin edilmesi planlandı. Bunun yanında Türkiye’den seçim gözlemcisi olarak bir heyet de geldi.
Seçim öncesi tartışmalar ve olaylar
Oy karşılığında bazı partilerin para dağıttığı, seçimin belli grupların menfaati doğrultusunda finanse edildiği iddiası, seçim sürecindeki en önemli tartışmalardan birini teşkil etti. Radyo ve televizyon kanallarındaki parti temsilcilerinin birbirlerine ağır ithamlar yönelttiği de görüldü. Ayrıca bu tartışma sürecinde gerek Aravan kasabasındaki parti taraftarları gerekse partilerin milletvekili adayları arasında kavgalar da yaşandı.
Avrasyacılık tartışmaları
Seçime bir hafta kala Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov Soçi’de Vladimir Putin ile görüştü. Ceenbekov-Putin görüşmesi çok daha önceden planlanan bir görüşme olmasına rağmen, çeşitli sebepler gösterilerek uzun süredir erteleniyordu. Rusya başkanlık web sayfasında görüşmenin konusu “Rus-Kırgız stratejik ortaklık ve ittifakının gelecekteki problemleri ve gelişiminin ele alınması, özellikle ticari-ekonomik, kültürel ve insani alanlardaki işbirliği ile Avrasya sahasındaki entegrasyonun daha da derinleştirilmesinin ele alınması” olarak açıklandı.
Rusya başkanlık web sayfasında yapılan bu açıklamada dikkat çeken konuların başında, Avrasya sahasındaki entegrasyonun daha da derinleştirilmesi geliyor. Bu görüşmeden önce, (cumhurbaşkanının da partisi olan) Birimdik adlı iktidar partisinin başkanı ve milletvekili adayı Marat Amankulov’un Avrasya birliği entegrasyonu çerçevesinde Kırgızistan’ın Rusya ile birleşmesi gerektiği yönünde yaptığı ve ülkede büyük bir tepki toplayan açıklama da önemliydi. Bu ziyaret öncesinde, iktidar partisi, ülkedeki birçok reklam panosunda “Avrasyacılık, Halkların ve Kültürlerin Birliği” sloganının yer aldığı reklam afişlerini yaygın bir şekilde kullanmaya başlamıştı.
Birimdik Partisi başkanının Avrasyacılık ile ilgili yaptığı açıklamaya karşı, 28 Eylül’de farklı kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katıldığı küçük bir tepki mitingi yapıldı. Bu mitinge Birimdik, Kırgızstan ve Mekenim Kırgızstan partileri haricindeki diğer siyasi partiler katıldı.
Genel olarak bakıldığında, iktidar partisi olan Birimdik’in Avrasyacılık söylemleri ve politikasıyla, seçimlerin sonucunda oluşabilecek olumsuz süreçlerde Rusya’nın desteğini almayı amaçladığı söylenebilir.
Seçim günü
Sabah 08.00’de seçimler başladı ve 20:00 itibariyle sandıklar kapandı. Seçimlere yerli ve yabancı bin civarında gözlemci katıldı. Bilhassa ulusal haber organları aktif bir şekilde seçim bölgelerinden canlı yayınlar yaptılar. Otobüslerle toplu olarak seçim noktalarına getirilen, kullandıkları oyun fotoğrafını cep telefonuyla çeken seçmenler, sandık bölgelerinde ellerindeki listelerden kendilerine oy verenlerin gelip gelmediğini kontrol eden insanlar, belli partilerin oy karşılığında ne kadar para dağıttığıyla ilgili görüşmeler, seçmenlerin taktıkları maskelerdeki özel işaretler, seçimlere hile karıştırıldığıyla ilgili tespit edilen deliller olarak gün boyunca basın-yayın organlarında ve sosyal medyada yayınlandı.
Kırgızistan Başsavcılığı seçim günü 25 kanun ihlalinin tespit edildiğini ve bunlarla ilgili hukukî sürecin başlatıldığını açıkladı. Seçim günü yaşanan olaylar, halkın büyük kısmında, seçimlerin adil ve hukukî çerçevede yapılmadığı şeklinde bir kanaat uyandırdı.
Seçim sonuçları
1 milyon 990 bin 753 seçmenin oy kullandığı seçime katılım yüzde 56,50 oldu. 5 Ekim itibariyle Otomatik (Elektronik) Seçim Sandıkları verileri doğrultusunda yapılan seçim sonucu açıklamalarına göre oy oranları, milletvekili sayıları ve partilere oy veren seçmen sayıları şu şekilde:
Sıra |
Partiler |
Aldığı Oy Oranı (%) |
Milletvekili Sayısı |
Seçmen Sayıları (Toplam 1.990.753) |
1 |
Birimdik |
24,5 |
46 |
487 685 |
2 |
Mekenim Kırgızstan |
23,88 |
45 |
475372 |
3 |
Kırgızstan |
8,76 |
16 |
174317 |
4 |
Bütün Kırgızstan |
7,13 |
13 |
141940 |
5 |
Mekençil |
6,85 |
0 |
136276 |
6 |
Respublika |
5,79 |
0 |
115288 |
7 |
Ata Meken |
4,03 |
0 |
80279 |
8 |
Iyman Nuru |
3,35 |
0 |
66747 |
9 |
Bir Bol |
3,03 |
0 |
60305 |
10 |
Çon Kazat |
2,34 |
0 |
46568 |
11 |
Zamandaş |
2,15 |
0 |
42862 |
12 |
Sotsial-Demokratı |
2,13 |
0 |
42460 |
13 |
Hepsine Karşı |
1,65 |
0 |
35714 |
14 |
Reforma |
0,63 |
0 |
32795 |
15 |
Meken Intımagı |
0,22 |
0 |
12468 |
16 |
Ordo |
0,17 |
0 |
4395 |
17 |
Partiya veteranov voynı v Afganistane |
1,79 |
0 |
3459 |
Şunu da ayrıca belirtmek gerekiyor ki elektronik seçim sandıkları sonuçları ile daha sonra el ile yapılan sayım sonuçları arasında büyük farklılıklar ortaya çıktı. Merkezi Seçim Komisyonu bu durumla ilgili bir açıklama yapmadı ve bu bağlamda milletvekili dağılımında hangi oy oranlarının kullanılacağı da netleştirilmedi.
Merkezi Seçim Komisyonu’nun yaptığı açıklamada, elektronik sandık sayımlarına göre, milletvekili seçimlerindeki yüzde 7’lik seçim barajını 4 parti geçti. Bu partiler Birimdik, Mekenim Kırgızstan, Kırgızstan ve Bütün Kırgızstan partileridir. Gerek Kırgızistan’daki gerekse Sovyetler Birliği sonrası kurulan ülkelerdeki seçim geleneklerine bakıldığında, seçim sonuçlarında bu zamana kadar pek sürpriz bir durumun yaşanmadığı söylenebilir. Bu ülkelerde genel olarak ülke başkanlarının partilerinin seçimleri kazandığı açık bir şekilde görülür. Daha sonra da bu partiyi destekleyen partiler, belli oranlarda da muhalefet partileri milletvekili çıkarırlar.
Kırgızistan seçim sonuçları, seçim öncesinde iktidar ortağı olan üç partinin yüzde 7’lik barajı geçerek yine iktidar ortağı olacağını gösteriyor. Bu seçim sonuçları iktidar partisinin ve ittifak partilerinin gücünü koruduğunu, bunun yanında muhalefet partilerinin ise meclise giremediğini gösteriyor. Bu durum Sovyet sonrası ülkelerde gerginliklerin daha da artmasına sebep olmaktadır. Kırgızistan özelinde değerlendirildiğinde, 2005 ve 2010 yıllarındaki halk hareketlerinin temel sebepleri arasında, iktidarın yolsuzlukları, adil olmayan uygulamaları, akrabaların devlet organlarında üst düzey görevlere getirilmelerinin yanında, seçimlerin adil bir şekilde yapılmaması, seçim sonuçlarının cumhurbaşkanının partisi lehine manipüle edilmesi, seçim süreçlerinde çeşitli yollarla muhalefetin bastırılması da önemli bir rol oynamaktaydı. Seçimin ertesi günü Ala-Too meydanında yapılan mitinglerde, bu seçimler için de aynı iddiaların ortaya atıldığı görüldü.
Bilhassa bu milletvekili seçimlerinde halkın en önemli beklentilerinden biri, Kırgızistan’ın bağımsızlığından beri mecliste olan, sermaye ile bağlantısı bulunan, kendi ticaretleri için kanunlar çıkaran insanların yönetimden çekilmesi ve siyasete yeni insanların, gençlerin girmesinin sağlanmasıydı. Seçim sürecinde bu yöndeki vaatlerin gerçekleştirilmediği ve sadece söylemde kaldığı açık bir şekilde anlaşıldı.
Seçim sonrası miting
Seçim sonuçlarının büyük oranda netleşmesinin ardından, barajı geçemeyen partilerin neredeyse tamamı, seçimin kanun ve kurallara uygun olarak gerçekleştirilmediği yönünde sert açıklamalar yaptılar. Parti temsilcilerinin bir kısmı da halkı, seçimin ertesi gününden itibaren başkentin merkezinde yer alan Ala-Too meydanında süresiz miting yapmaya çağırdı. 5 Ekim Pazartesi günü itibariyle de muhalefet partilerinin taraftarları başta olmak üzere bir kısım halk meydanda ve Ata Meken, Respublika, Bir Bol, Reforma, Zamandaş gibi partiler de Bişkek’teki Dram Tiyatrosu’nun yanındaki alanda toplandı. Yine Talas, Narın ve Karakol şehirlerinin merkezinde de mitingler yapılmaya başladı.
Muhalefet temsilcilerinin tamamı seçimin sonuçlarını tanımadıklarını ve kabul etmediklerini ilan ettiler. Seçimin iptal edilerek yeniden yapılmasını, adı yolsuzlukla anılanların milletvekili olmalarının önünün kesilmesini, kanun ve kurallara uygun seçimin yapılması için gerekli şartların sağlanmasını ve seçimin yeniden yapılmasını talep ettiler. Seçim sürecinde tespit edilen ihlalleri delil göstererek Merkez Seçim Komisyonu’na seçimlerin iptal edilmesi için resmi başvuruda bulundular. Aynı zamanda muhalefet bloğunun oluşturulduğunu da duyurdular.
Miting çatışmaya dönüştü
Seçimin ertesi günü, yani 5 Ekim’de Ala-Too meydanında saat 11’den itibaren bütün muhalefet partileri bir araya gelerek büyük bir miting düzenlediler. Akşamüzeri miting meydanında sadece seçimlerin iptali değil, cumhurbaşkanının da bir an önce görevden ayrılması talepleri dile getirilmeye başlamıştı. Akşam 19:40 civarında bazı mitingcilerin Ak Üy (Beyaz Ev) olarak adlandırılan parlamento binasına girmeye çalışması üzerine polis mitingcilere müdahale etti. Polis hızlı bir şekilde miting meydanını boşaltsa da gece saat 01:00 civarında göstericiler tekrar toparlanarak yeniden meydana yürüdüler ve polisle aralarında taşlı sopalı sert çatışmalar gerçekleşti. Göstericilerin meydanda yeniden toplanmasının ardından, Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov büyük güvenlik tedbirleri altında parlamento binasını terk etti. Gece saat 03:30 itibariyle göstericiler polis barikatlarını kırarak parlamento binasına ve milli istihbarat binasına girdiler. Polis güçleri bölgeden tamamen ayrıldılar. Parlamentoya girenlerin binada ciddi tahribat yaptığı ve bazı odaları ateşe verdiği gözlendi. Parlamentonun ele geçirilmesinin ve güvenlik güçlerinin görev yerlerini terk etmesinin ardından, cezaevinde bulunan muhalefet liderlerinden Sadır Caparov, yolsuzluk ve cinayetten dolayı 12 yıl hapse mahkûm edilen Almazbek Atambayev ve diğer bazı siyasetçiler hapishaneden çıkarıldı. Göstericilerin şehirde yağma olaylarının gerçekleşmemesi için gayret ettikleri gözlendi. Sabaha karşı gönüllüler tarafından şehirde temizlik faaliyetleri yürütüldü. Daha öncekilerinde olduğu gibi, Kırgızistan’da gerçekleşen bu üçüncü halk hareketinin gelişim süreci de diğerleriyle hemen hemen aynı özelliklere sahip bulunuyor. Aynı zamanda bu olayların ve protestocuların çok profesyonel şekilde örgütlendiği, yardım ve destek gördüğü de görülüyor.
Sonuç
Mart ayı itibariyle başlayan pandemi süreci Kırgız toplumundaki problemleri iyice gün yüzüne çıkardı. Bilhassa salgının zirve yaptığı Temmuz ayında cumhurbaşkanı ve hükümetin nerdeyse hiçbir önlem almaması, sağlık sisteminin büyük bir krize girmesi, sınırların uzun süredir kapalı olması, üretim ve ihracat oranlarının yüzde 70 oranında azalması, başta Rusya olmak üzere diğer ülkelerde çalışan işçilerin ülkeye dönmesiyle sosyal problemlerin artması, bütün bu problemler karşısında hükümetin reel çözüm üretme doğrultusunda gerekli çalışmaları ve gayreti göstermemesi, halkın hükümete karşı tepkisinin aşırı şekilde artmasına sebep oldu. Hükümette ve bürokraside ileri gelenlerin, ülkeden yüksek miktarda para çıkaran bazı kişilerle ilişkileriyle ilgili haberler, yolsuzluk iddiaları, hükümetin hizmet üretme konusundaki zayıflığı ve isteksizliği, halkın hükümetten ve ortağı olan partilerden ümidini kesmesine yol açtı; halkta hükümete karşı şiddetli bir muhalefetin oluşmasına sebep oldu. Seçim sürecinde iktidar partileri tarafından açık bir şekilde oy karşılığında para dağıtılması, seçimlerin güvenilir ve şeffaf bir şekilde yapılması için gerekli şartların sağlanmaması ve muhalefetin meclis dışında kalması, halkın büyük kısmını galeyana getirdi.
Cumhurbaşkanı Belarus’taki olayların Kırgızistan’da yaşanması ihtimalini öngörerek, Rusya’dan yardım almak üzere, Soçi’de Putin ile bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşme öncesinde elinde uygun bir kart bulundurmak isteyen cumhurbaşkanı Avrasyacılık konusunu ön plana çıkardı; ülkeyi karıştırmaya çalışan, Rusya’nın bölgedeki varlığını tehdit eden bazı güçlerin harekete geçtiğini ifade etti. Bütün bunları, iç siyasette ve oluşacak güvenlik problemlerinde Rusya’nın desteğini almaya yönelik söylemler olarak değerlendirmek mümkün.
5 Ekim’de başlayan miting akşam saatlerinde polisin mitingcilere müdahale etmesiyle çatışmaya dönüştü. Gece yarısı itibariyle de parlamento binasının protestocular tarafından işgali sonrasında ülkedeki siyasi yapının nasıl şekilleneceği sorusu ortaya çıktı. Olayların ertesi günü itibariyle hemen bütün bölgelerde toplanan halk belediye başkanı, vali ve diğer yöneticilerin bir an önce görevden ayrılmaları ve kendilerinin belirleyeceği insanların göreve gelmeleri için girişimlerde bulundu. Ala-Too meydanı ve Ak Üy’ün önünde toplanan göstericilerin temsilcileri, muhalefet partisi başkanları, bundan sonraki yol haritasını belirlemek üzere bir araya gelerek görüşmelere başladılar.
Nerede olduğu bilinmeyen Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov 6 Ekim sabahı saat 11:00 civarında görevinin başında olduğuna ve olayların kontrol altına alınacağına dair bir açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı “Dün gece bazı siyasi güçler devlet yönetimini kanunsuz bir şekilde ele geçirme girişiminde bulundu. Seçimleri bahane ederek düzeni bozdular. Şehir sakinlerinin güvenliği tehlikeye atıldı. Güvenlik güçlerinin uyarıları dikkate alınmadı, binalar tahrip edildi. Kan akmaması, bir vatandaşın bile canının tehlikeye atılmaması için güvenlik güçlerine silah kullanmamalarını emrettim. Şu ana kadar durumu daha da kötü bir hale sokmamak için mümkün olan her şeyi yaptık. Ülkenin huzuru, toplumun istikrarı, milletvekili seçimlerinden daha önce gelir. Bu yüzden Merkezi Seçim Komisyonu’na gerek görülürse seçimlerin iptal edilmesini söyledim” şeklinde bir açıklama yaptı.
Merkezi Seçim Kurulu 6 Ekim itibariyle seçim sonuçlarının geçersiz olduğunu ilan etti. Miting organizatörleri ve muhalefet liderleri geçici bir hükümet oluşturma çalışmalarına başladı. Koordinasyon Komisyonu başkanı olarak Adahan Madumarov seçildi. Protestocuların bir kısmı Sadır Caparov’un yönetime gelmesi doğrultusunda gayret gösteriyorlar. Canar Akayev, Adahan Madumarov, Ömürbek Babanov gibi isimlerin yeni siyasi süreçte ön plana çıkacakları görünüyor. Sooronbay Ceenbekov hâlâ yasal cumhurbaşkanı olarak görevinin başında olduğunu açıkladı. Daha önceki halk ayaklanmaları sonucundaki değişimlerde, önce geçici hükümet kurulmuş, ardından yeni dönemin kanuni altyapısı için gerekli kanun maddeleri çıkarılmış, cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri yapılmıştı. Cumhurbaşkanının görevden ayrılması durumunda, bu dönemde de aynı sürecin yaşanacağını söyleyebiliriz. Kırgızistan’da olayların bir müddet bu şekilde devam edeceği, ülke yönetiminin değişeceği ve istikrarı bozacak siyasi bir sürecin gelişeceği öngörülebilir. Bu durum Kırgızistan’ı bir süre daha ekonomik, siyasi ve sosyal problemlerle karşı karşıya bırakacaktır.
[Doç. Dr. Cengiz Buyar Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesidir]