Eskişehir Şehir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniği uzmanı da olan Fidan, AA muhabirine, biyolojik saatin dışında bir saate uyum göstermeye çalışmanın vücut metabolizmasını bozan önemli bir faktör olduğunu belirtti.
Uykunun önemli olan 4 fazının bulunduğunu ifade eden Fidan, şöyle konuştu:
“Biyolojik saatin dışında uyanmamız gerektiği için söz konusu 4 fazın derin fazına ne yazık ki giremiyoruz. Giremediğimiz bu fazı alarmla bölmeye başlarsak bu süreç daha da zorlaşıyor. Kişinin hem zihinsel hem de bedensel dinlenmesinde problem yaratıyor. ‘Alarm’ denilen uyandırma sistemlerini sabah erken zamanlara ayarlayıp 5’er 10’ar dakika geciktirmek uykuyu bozan bir durum. Uykunun derin fazı, sabaha doğru oluyor. İlla ki alarm kurmamız gerekiyorsa uyanmamız gereken saate ayarlamak ve bunu iptal edip süreci uzatmamak gerekiyor. Çünkü ne kadar uzatırsak uyku kalitemizin ve uyku süremizin bozulmasına neden oluyor.”
“Çocukluk döneminde okul başarısında azalmaya neden oluyor”
Vural, kısa süreler için uyanıp yeniden uyumanın uyku düzenini bozmasının yanı sıra vücudun her türlü performansını olumsuz etkilediğine işaret etti.
Uyku düzeninin bozulmasının kişinin hem zihinsel hem de fiziksel aktivitelerinde günlük performansını azalttığını belirten Vural, “Çocukluk döneminde böyle bir durumla karşılaşmak okul performansında ve başarısında azalmaya yol açıyor. Mutlaka uyanacağımız saate alarmı kurmamız gerekiyor. Alarmı ötelememek lazım.” diye konuştu.