Nesli tükenme tehdidi altındaki deniz kaplumbağalarının sağlıklı şekilde yumurtlaması ve yavruların denize ulaşması için ilgili sahillerde yapay ışık kullanımının kısıtlanması, şezlongların sahile yakın yerleştirilmemesi uyarısında bulunuldu.
Deniz kaplumbağaları yumurtalarını, Akdeniz havzasında en büyük caretta caretta yuvalama alanlarından olan Akdeniz ve Ege bölgelerindeki sahillere bırakmaya başladı.
Alınan tedbirlerle, kaplumbağaların daha rahat hareket etmesi ve yumurta olan yuvaların muhafaza edilmesi amaçlanıyor.
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, AA muhabirine, sahil bandında yaşayanlara, tatilcilere ve işletmecilere önemli görevler düştüğünü söyledi.
Kaplumbağaların gece saatlerinde sahile çıktığını hatırlatan Gökoğlu, hayvanların rahatsız edilmemesi için sahilde kamplar yapılmaması, yuva olduğu tahmin edilen yerlerde yürüyüş yapılmaması, şezlonglar konulmaması, şemsiye dikilmemesi gerektiğini dile getirdi.
Sahillerdeki otellerin ve işletmelerin onları bir turist gibi görmesi gerektiğini anlatan Gökoğlu, “Yumurta olan yuvaların koruma altına alınması çok önemli. Uyarıcı levhalar konulmalı ve insanlar bilinçlendirilmeli. Yuvadan çıkan yavruların denize ulaşması için ışık kısıtlamasına gidilmeli. ” diye konuştu.
Gökoğlu, deniz tabanında bırakılan hayalet ağların da her yıl yumurta bırakmak için sahile gelmeye çalışan caretta carettaların ölümüne neden olduğunu bildirdi.
Türkiye’de 22 farklı sahile yumurta bırakıyorlar
Her yıl iki binden fazla yuvanın tespit edildiği Belek’te çalışma yapan Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ali Fuat Canbolat, Türkiye’de 22 farklı noktada yuvalama alanı bulunduğunu söyledi.
Türkiye’deki yuvaların yüzde 50’sinden fazlasının Antalya’daki 9 sahilde olduğunu vurgulayan Canbolat, “Belek sadece turizm cenneti değil, aynı zamanda deniz kaplumbağası cennetidir. Belek Türkiye’deki en fazla caretta caretta yuvasının yapıldığı alandır. Belek’te 2020 sezonunda 22 yılın rekoru kırılarak yuva sayısı 3 bin 200 olmuştur. Belek bu durumu nedeniyle Türkiye’nin en fazla deniz kaplumbağası yuvalamasının yapıldığı alandır. Akdeniz için ise ilk üç kumsal arasında yer almakta, yıllar içerisinde ise birinci duruma çıkmaktadır.” ifadesini kullandı.
“Yapay ışık kaynakları minimum düzeye indirilmeli”
Canbolat, Türkiye’de bulunan yuvalama kumsallarında yaşanan sorunların doğal tehditlerden ziyade insan faaliyetlerinden kaynaklandığını belirterek, şöyle konuştu:
“Yuvalama kumsalında yer alan turizm tesislerinin ya da yerleşim birimlerinin sahile yansıyan ışıkları hem ergin bireylerin karaya çıkışına hem de yavru kaplumbağaların ışığın geldiği yöne giderek denize ulaşamadan ölmelerine neden olmaktadır. Yapay ışık kaynakları minimum düzeye indirilmeli ve sahile yansımasının gerek perdeleme gerek ise şapka yöntemleriyle engellenmesi gerekmektedir. Şemsiye, şezlong yerleşiminin düzensiz olması ve kıyıya çok yakın mesafede yer alması ergin kaplumbağaların yuvalamak amacıyla karaya çıkışına engel olmaktadır. Denizden itibaren en az ilk 35 metre deniz kaplumbağaları yumurtlama bandı olarak ayrılmalıdır.”
Canpolat, kumsalda ateş yakılmasının erginlerin karaya çıkışına engel olduğunu, yavru kaplumbağaların denize değil de ateşin geldiği yöne gitmesine ve denize ulaşamadan ölmesine yol açtığını kaydetti.
Bir otelde faaliyet gösteren dalış merkezinin işletmecisi Hülya Doğan, her sabah sahili gezdiklerini, gördükleri yuvaları koruma altına aldıklarını söyledi.
Turistlerin carettalara çok ilgi gösterdiğini anlatan Doğan, “Turistler yuvaları koruma anlamında çok duyarlılar. Yumurtalardan çıkış dönemlerinde yavruları hiç rahatsız etmiyorlar. Özellikle sahillerde otellerin ışıklarına dikkat etmesi gerekiyor. Çünkü geçen yıllarda denizin tam tersine doğru gelen caretta yavrularını fark ettik.” diye konuştu.