Fırat Kalkanı Operasyonu’nun hedefleri.
1- DAEŞ’i sınırdan ve Cerablus’tan tamamen temizlemek.
2- Kürt koridoru oyununu bozmak, YPG’yi Fırat’ın doğusuna çekmek.
3) Güvenli bölge oluşumuyla yeni göç dalgasının önüne geçkmek.
4) Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasını sağlamak.
Cerablus Türkiye için neden önemli?
Dörde bölünmüş Suriye haritasında Türkiye açısından en kritik ve stratejik bölge, sınırının hemen güneyindeki koridordu. Kastedilen, Türkiye’ye paralel Cerablus’tan başlayıp Azez’e uzanan, kimi yerde 45, kimi yerde 30 km genişliğinde bir koridor. Burası hali hazırda IŞİD tarafından kontrol ediliyor. Ankara’daki yetkililere göre, bu koridorun Türkiye ya da Türkiye ile müttefik bir grup tarafından kontrol edilmesi, sınır güvenliği açısından avantaj sağlayacak.
Koridorun IŞİD’den temizlenmesi yeterli mi?
Hayır, değil. Çünkü bu koridorun ‘IŞİD’den temizlenmesi’ kadar ‘PYDtarafından alınmaması’ da Türkiye açısından hayati önem taşıyor. PYD’nin, burayı ‘Kürt koridoru’na dönüştürmesi, uzun vadede Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve Türkiye’nin güvenliğini tehdit edebilecek bir yapının (federatif ya da bağımsız bir devletin) ortaya çıkmasını tetikleyebilir. Böyle bir gelişme Türkiye için en az IŞİD’in kuracağı bir devlet kadar tehlikeli görülüyor. Türkiye, Cerablus-Azez koridorunun Esad tarafından kontrol edilmesinin de Suriye’nin geleceği açısından sıkıntılı sonuçlar doğuracağına inanıyor. Bu yüzden temizlemekle yetinmeyip, desteklediği bir yapının, yaniÖSO’nun kalıcı bir şekilde koridoru kontrol etmesini istiyor.
Neden “Fırat Kalkanı”?
Bu sorunun yanıtı, haritada saklı. Türkiye, PYD için Fırat nehrini sınır çizdi ve “batısına geçme” dedi. Buna karşın PYD, ABD’nin desteği ile Fırat’ın batısında, Karkamış’ın 31 km güneyindeki Menbiç’i IŞİD’den aldı. PYD’liler, Menbiç’in ardından Cerablus’a yönelmek istedi, ama karşılarında TSK’nın Fırtına toplarından atılan mermileri buldu. Bu nedenle yapılan operasyon, bölgeyi hem IŞİD’den temizlemeyi hedefleyen, hem de PYD’den koruyan bir operasyon olarak tasarlandı.
Koridor ne zaman tamamlanır?
ÖSO, Türkmen dağı ve Hatay yakınlarındaki kritik mevzilerini kaybetmiş, buna karşın kritik Azez/Mare hattını tutabilmişti. Ardından Azez’den Al Rai’ye (Çobanbey) kadar olan bölgedeki köyleri IŞİD’den almıştı. Al Rai’nin Cerablus’a uzaklığı 55 km. Cerablus’un ÖSO’nun kontrolüne geçmesi, o 55 kilometrelik bölgenin anahtarı olacak. Böylece, göç akımlarının durdurulacağı, IŞİD’in Türkiye topraklarına yönelik tehditlerini ortadan kaldıracak 98 kilometre uzunluğunda bir koridor tamamlanmış olacak. Cerablus’un alınması, bir iki haftada bu koridorun ÖSO’nun kontrolüne geçebileceği anlamına geliyor.
PYD duracak mı?
Türkiye’nin Cerablus hamlesinden rahatsızlığını saklamayan PYD, Cerablus’u alamasa da Menbiç’ten batıya ilerleyip Al Bab’ı IŞİD’den alarak, daha önce ÖSO’dan aldığı Tel Rifat’a ulaşmak istiyor. Bu gerçekleşirse, Türkiye sınırına bitişik olmasa da Irak sınırından Hatay’da Türkiye sınırına varan kesintisiz bir koridor oluşmuş olacak. Bu nedenle Cerablus’un ardından ÖSO’nun ilk hedefinin Al Bab olması bekleniyor.
ÖSO hattı tutabilecek mi?
ÖSO’nun askeri gücü ne yazık ki Türkiye’den ya da müttefiklerinden destek almadan Azez-Mare hattını tutabilecek boyutta değil.
TSK bölgede kalıcı olur mu?
ÖSO’nun koridora güçlü bir şekilde yerleşip IŞİD, PYD ve Esad yönetiminden gelecek tehditleri bertaraf edebilmesi gerekiyor. Ancak bu kapasitesi olmadığı için Türk Silahlı Kuvvetleri’nin desteği devam etmek durumunda. Bu da o koridorda Türkiye’nin bir süre daha var olacağı anlamına geliyor.
ABD işin neresinde?
Türkiye’nin Cerablus harekatı, ABD’nin bilgisi ve hava desteği eşliğinde yapılıyor. ABD, IŞİD bertaraf edildiğinden durumdan memnun. Sözkonusu bölgeye El Kaide bağlantılı gruplar girmedikçe de itiraz etmesi beklenmiyor. TSK’nın Suriye’den tamamen ayrılması için de ABD’nin, PYD’yi sözkonusu koridordan uzak durmaya ikna etmesi gerekiyor.
Rusya ve Esad’la karşı karşıya gelinir mi?
Esad yönetimi, rutin bir ‘toprak bütünlüğü’ açıklaması ile Türkiye’ye tepki gösterdi. Ancak, Türkiye’nin ve ABD’nin, ÖSO’ya açıktan askeri desteği ve Esad ile Rusya’nın başka bir düşmanı olan IŞİD’in hedef alınması, yakın gelecekte Türkiye ile Esad/Rusya ikilisinin karşı karşıya gelmesinin önüne geçebilir.
Siyasi sonuçlar neler olacak?
Siyasi çözüm masasında askeri alanda söz sahibi olan gruplar ve ülkeler belirleyiciydi. Türkiye ve ÖSO, Cenevre toplantılarında bu nedenle geri planda kalmıştı. Türkiye’nin Rusya ile ilişkileri normalleştirmesi, Esad yönetimiyle ilgili tavrını yumuşatması ve bölgede artık askeri olarak varlık göstermesi durumu değiştirdi. Rusya ve İran’ın desteğini alan Esad, ABD ve koalisyonun desteğini alan PYD kadar Türkiye’nin desteğini alan ÖSO da artık çözüm masasında güçlenecek. Fırat Kalkanı harekâtı, IŞİD’in bertaraf edilmesi kadar siyasi çözüm sürecini de hızlandırabilir.
KAYNAK HÜRRİYET