İlk olarak Küba‘da görev yapan ABD’li ve Kanadalı diplomatlarda görülen ve enerji saldırısı sonucu yaşandığı düşünülen “Havana Sendromu” isimli gizemli hastalık, yakın zamanda ABD’de ortaya çıkan 3 vaka ile yeniden gündeme geldi.
Adını ortaya çıktığı Küba’nın başkenti Havana’dan alan gizemli hastalık, ilk olarak 2016-2017 yıllarında Küba’da görev yapan Kanadalı ve ABD’li diplomatlar ile ailelerinde görüldü.
Ülkedeki diplomatik personel ve aileleri, baş dönmesi, denge ve duyma kaybı, anksiyete ve “bilişsel sis” diye nitelendirdikleri semptomları bildirmeye başladı.
Bu kişiler, bir anda çevredekilerin duymadığı şekilde gürültüler duyduklarını ve ardından baskı ve titreme hissettiklerini belirtti.
O dönem “gizemli hastalık” olarak nitelendirilen ve nedeni hala çözülemeyen hastalık, daha sonra ortaya çıktığı kentin adını alarak “Havana Sendromu” olarak nitelendirilmeye başlandı.
Gizemli hastalık Küba ve ABD yönetimi arasında gerginliğe yol açtı
ABD’de o dönem görevde olan Donald Trump yönetimi, söz konusu vakaların ortaya çıkmasının ardından Küba’yı sonik saldırılar yapmakla suçladı. Küba yönetimi söz konusu iddiaları kesin bir dille reddetti.
Söz konusu olay iki yönetim arasındaki gerginliği tırmandırdı ve Washington yönetimi Eylül 2017’de ülkede ikinci derecedeki personelinin büyük bölümünü geri çekti.
Kanada da aynı şekilde Küba’daki diplomatlarının sayısını azalttı.
Hastalığa “atımlı radyo frekans enerjisi” olarak da nitelendirilen mikrodalga radyasyonunun yol açtığı düşünülüyor
ABD Bilimler Akademisi tarafından Aralık 2019’da yayımlanan bir raporda, söz konusu hastalığa, yönlendirilmiş mikrodalga radyasyonunun yol açmış olabileceği ancak henüz net bir çıkarım yapılamayacağı belirtildi.
Raporda, söz konusu hastalığa yakalanan kişilerde “beyin anomalileri” görüldüğü belirtilmiş ancak Küba yönetimi bu iddiaları da reddetmişti.
– Aynı radyo frekansları 50 yıldan uzun süre önce Sovyetler Birliğinde ABD’ye karşı kullanılmış
Raporda, atımlı radyo frekans enerjisi olarak da nitelendirilen mikrodalga radyasyonu saldırılarının 50 yıldan uzun süre önce Sovyetler Birliğinde ABD’ye karşı silah olarak kullanıldığı da anımsatıldı.
Konuyla ilgili konuşan ve isminin açıklanmasını istemeyen birçok yetkili, henüz net bir sonuca ulaşamasalar da bu saldırıların ardından Rusya ve Çin’in olabileceğinden şüphelenildiğini aktardı.
Öte yandan 2018’de Çin’deki ABD’li diplomatlar Küba’dakilere benzer semptomlar yaşadıklarını belirtti. Rusya’nın eylemlerine müdahale için görevli Gizli CIA ajanları da birçok ülkede benzeri sorunları yaşadıklarını belirtti.
Pentagon da denizaşırı ülkelerdeki askerlerde hastalığın görüldüğünü belirtti ancak bugüne kadar detaylı bilgi paylaşmadı.
ABD topraklarında güncel 3 vaka ortaya çıktı
CNN, 29 Nisan’da yayımladığı bir haberde, iki Beyaz Saray yetkilisinde, geçen yıl Havana Sendromu’na rastlandığını ve olayların soruşturulduğunu yazdı.
Habere göre yetkililerden biri, Beyaz Saray’ın güneyindeki Ellipse Parkı’nda görev yaparken sendroma yakalandı.
Diğer yetkili de Washington DC yakınlarındaki Virginia’nın Arlington bölgesinde köpeğini gezdirirken bu hastalığa tutuldu.
Politico gazetesinin dünkü haberinde geçen yıl Miami’deki bir ABD yönetimi yetkilisinin Havana Sendromu yaşadığını bildirdi.
Bu haberlerle birlikte bugüne kadar ABD topraklarında bilinen vaka sayısı 3 olarak kayıtlara geçti.