Türkiye ve Rusya arasında Mart 2020’de imzalanan ateşkesle kısmi güven ortamında bulunan siviller, iç savaşın getirdiği işsizliğin sonucu olan maddi imkansızlıklar içinde ramazan ayını karşılıyor.
Hama’nın batı kırsalında Beşşar Esed rejiminin saldırıları yüzünden 3 yıl önce yerinden edilerek Atme kampına sığınan Um Hıdır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, maddi durumunun kötü olması nedeniyle ramazan hazırlığı yapamadığını söyledi.
“Çocuklarım üç yıldır et yemiyor”
32 yaşındaki Um Hıdır, “Ne diyeceğimi bilmiyorum. Duadan başka ramazan hazırlığı yapmadık.” dedi.
Omuriliklerinde sorun olduğu için eşinin çalışamadığını dile getiren Um Hıdır, “Kampta yaşıyoruz. Ramazanın ilk günü rahmet pişireceğiz. Çünkü yemek yok. Allah’tan başka kimsemiz yok. Ramazana hazırlık yapmadım. Alışveriş yapacak ne durumum var ne de imkanım.” şeklinde konuştu.
Um Hıdır, “En son ne zaman et yedin?” sorusuna “Göç ettiğimden bu yana eti tatmadım. Çocuklarım hasta, et yemeleri gerekiyor ama param olmadığı için alamıyorum. Çocuklarım üç yıldır et yiyemiyor. İstediklerinde et alamıyorum. Yüreğim yanıyor. Allah’ın yardımını bekliyorum.” cevabını verdi.
Bir diğer yerinden edilen Halit Şiyben de bu yıl her şeyin çok daha pahalı olduğunu söyledi.
1 kilogram salatalık alacak maddi gücünün olmadığını anlatan Şıyben, “İş yok. Sadece oruç tutup Allah’a dua edeceğiz. Geçen ramazan acı geçti. Bu ramazan da acı geçecek.” dedi.
Şıyben, Allah’tan duasının evine dönebilmek olduğunu dile getirerek şunları kaydetti:
“Dilerim bu ramazan evime geri dönerim. Allah bu musibeti üstümüzden kaldırır. Çocuklar bayram sevgisinden mahrum olmasın. Biz çocuklarımızın mutlu yaşamasını istiyoruz. Burada yaşam şartları hiç iyi değil. Çocuklar küçük düşüyor. Harçlık bile veremiyoruz. Kimse kimseye yardım edemiyor. Maddi durumlar kötü. Ne diyeceğimi bilmiyorum.”
İdlib’in doğusundaki Serakib ilçesinden göçerek kamplarda manavlık yapan İmad Halid de sebze ve meyvenin çok pahalı olduğunu söyledi
Kamp sakinlerinin alım gücünün olmadığını vurgulayan Halid, “İnsanlar, 1-1,5 TL’lik alışveriş yapıyor. Ben burada 1 kilo domates satsam 25 kuruş kazanıyorum. Bu da hiçbir şey kazanmamak demek.” diye konuştu.
Halid, “Salatalığın kilosu 4 TL, domates halde 5 TL, maydanoz 40 kuruş ve halkın alım gücü yok. Ramazan kapıda. İnsanlar çalışmıyor. Burada yaşayan insanların alışveriş yapacak parası yok. Bu yıl çarşıda aşırı pahalılık var.” ifadelerini kullandı.
Kampta yaşam şartlarının çok kötü olduğunu belirten Halid, “Allah bu insanların yardımcısı olsun. İnşallah en kısa zamanda herkes evine geri döner. Ben köyümü özlüyorum. İmkan olsa hemen köyüme geri dönerim. Ramazanın birinci günü büyük ihtimal yoğurt ile bulgur pilavı olacak. Et yok çünkü çok pahalı. Bir kilo et yaklaşık 65 TL. Tavuk 25 TL. Herkes Allah’ın rahmetini bekliyor.” dedi.
İdlib’deki durum
Türkiye, Rusya ve İran arasında 4-5 Mayıs 2017’de gerçekleşen Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam’daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 “gerginliği azaltma bölgesi” oluşturuldu.
Ancak rejim ve İran destekli teröristler, Rusya’nın hava desteğiyle 4 bölgeden 3’ünü ele geçirip İdlib’e yöneldi. Türkiye, Eylül 2018’de Rusya ile ateşkesi güçlendirmek için Soçi’de ek mutabakata vardı.
Rusya ve rejim güçleri, Mayıs 2019’da tüm bölgeyi ele geçirmek için operasyonlara başladı ve İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi içinde çok sayıda büyük yerleşimi ele geçirdi.
Son olarak Türkiye ve Rusya arasında 5 Mart’ta Moskova’da yeni bir mutabakat sağlandı.
Rejim güçlerinin zaman zaman ihlal ettiği ateşkes büyük ölçüde korunuyor. 2017-2020 döneminde yaklaşık 2 milyon sivil, Rusya ve rejim güçlerinin saldırılarında Türkiye sınırına yakın bölgelere göç etmek zorunda kaldı.