MUSUL – Haydar Hadi
Terör örgütü DEAŞ, 2014’te üçte birini ele geçirdiği Irak topraklarındaki hakimiyet alanının yaklaşık yüzde 80’ini kaybetti.
Irak güçlerinin, ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyonun hava desteğiyle 7 ay önce başlattığı operasyonlara rağmen örgütün Musul‘un batı bölgeleri ve kente bağlı Türkmenlerin yaşadığı Telafer’deki hakimiyeti sürüyor.
Musul’un doğu yakasını 4 ay önce tamamen kurtaran Irak güçlerinin, DEAŞ’ın yoğun taarruz ve direniş gösterdiği batı bölgelerinde operasyonları devam ediyor. Uluslararası koalisyon güçlerinin hava desteğiyle 17 Ekim 2016’da başlatılan operasyon kapsamında şimdiye kadar Musul’un yüzde 85’i örgütten geri alındı.
DEAŞ, Telafer ve İyaziyye’nin yanı sıra Kerkük’ün önemli bir alanını kapsayan Havice ilçesiyle Enbar’ın batısındaki Kaim, Rava ve Ana bölgelerini ise kontrolünde tutmaya devam ediyor.
Eski Musul’da çatışmalar sürüyor
Irak ordusunun büyük bölümünü geri aldığı kentin batısındaki eski Musul bölgesi ve ona bağlı Zencili, Şifa ve Sahha semtlerinde DEAŞ militanlarıyla yoğun çatışmalar sürüyor.
Irak güçleri, DEAŞ liderinin sözde hilafetini ilan ettiği Büyük Musul Camii (Nuri Camii) çevresinde örgüte ait çok sayıda mühimmat deposunu imha ettiğini duyurdu.
“DEAŞ, keskin nişancıları kullanıyor”
Ancak Irak güçlerinin, Musul’un batısını ramazandan önce tamamen DEAŞ’tan temizleme planı gerçekleşmedi.
Adının açıklanmasını istemeyen Irak ordusunda görevli üst düzey bir komutan, AA muhabirine, “DEAŞ, kentteki son kalesi eski Musul bölgesindeki ilerleyişimizi büyük ölçüde keskin nişancılarla engelliyor. Bu da, operasyonun belirlediğimiz takvime göre ilerlemesini zorlaştırarak uzamasına neden oluyor.” dedi.
İran destekli milisler, Suriye sınırında
Musul operasyonuna ordu ve polis güçlerinin yanında İran’ın desteklediği milis gücü Haşdi Şabi’ye bağlı silahlı gruplar da katılıyor.
Irak Başbakanı Haydar el-İbadi’nin önceki gün Haşdi Şabi’nin Irak-Suriye sınırına ulaştığını açıklamasının ardından gözler bu bölgeye çevrildi. İran eğilimli milislerin söz konusu sınırı kontrol altına alarak, Suriye ile lojistik ve ikmal hattını tamamlama stratejisi uyguladığı belirtiliyor.
Irak meclisi tarafından “resmi güvenlik kurumu” unvanı verilse de Haşdi Şabi’nin, Tikrit, Diyala, Felluce ve birçok Sünni bölgesinde gerçekleştirdiği, uluslararası raporlara da giren keyfi mezhepçi uygulamaları ve hak ihlalleri nedeniyle DEAŞ sonrası Irak’ta yeni risk odağı olacağından endişe ediliyor.
Musul’un batısında DEAŞ’ın kontrolündeki bölgelerde 150 ila 200 bin sivilin mahsur kaldığı ifade ediliyor. Irak güçleri, sivillerin tahliyesi için güvenlik koridorları açmaya çalışıyor.