Suriye’deki muhalif grupların yönetimi ele geçirmesiyle Esad rejimi ordusu, konuşlandırıldıkları sınır bölgeleri terk etmişti. Suriye’deki karışıklıktan yararlanan İsrail ordusu ise, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun “işgal” emriyle tampon bölge ve Golan Tepeleri’nden başlayarak Suriye’ye saldırmaya başladı.
Suriye içerisinde ilerlemesini sürdüren işgalci ordu, yeni hava saldırılarına imza attı.
Şam, Humus, Lazkiye, Palmira ve Tartus gibi kentleri hedef alan İsrail ordusu, silah üretim tesisleri, uçaksavar park alanları ve askeri havaalanlarına odaklandı.
Donanma gemilerinin ve Rusya’nın deniz üssünün bulunduğu Tartus’ta ciddi zarara neden olan İsrail ordusu, korkunç bir saldırıya imza attı.
İsrail ordusu, gemilerin ve askeri birliklerin yoğun olduğu Tartus’a bombalı hava saldırısı gerçekleştirdi.
Büyük bir patlamaya neden olan saldırılar, Suriye’nin birçok noktasından görüldü.
Kameralar tarafından saniye saniye kaydedilen saldırı sonrası Suriye’de 3.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.
Saldırıyı değerlendiren Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, “İsrail tarafından gerçekleştirilen bu hava saldırısı, 2012’de başlayan saldırılardan bu yana Suriye’nin kıyı bölgesinde gerçekleşen en ağır saldırı” açıklamasında bulundu.
Deprem etkisi oluşturan bomba saldırısı sonrası yaşananlara ilişkin açıklama yapan uzmanlar, sismik sensörelere yansıyan deprem sinyalinin, normal bir depreminkinden neredeyse ‘iki kat daha hızlı’ yayıldığını ifade etti.