Myanmar‘da darbeyle iktidardan indirilen Ulusal Demokrasi Birliği (NLD) Partisinin sosyal medya hesabında açıklama yapan Ulusal Meclis Temsil Komitesinin (CRPH) Başkanı Mahn Win Khaing Tan, güvenlik güçlerinin darbe karşıtı protestoculara silahlı müdahalesi sonucu artan can kayıplarına ilişkin “Millet olarak en karanlık zamanlarımızı yaşıyoruz fakat şafağın sökmesi yakındır.” ifadesini kullandı.
Cunta muhalifi lider Tan, “Sivil hükümet olarak halkın kendini savunmasını mümkün kılacak her türlü kanunu çıkarmaya çalışacağımıza söz veriyoruz.” dedi.
1 Şubat darbesinin ardından cunta muhalifi milletvekilleri, Ulusal Meclis Temsil Komitesini kurmuş ve yasal hükümetin “komite” olduğunu öne sürmüştü.
Komite Başkanlığına, eski Ulusal Meclis Başkanı Mahn Win Khaing Tan atanmıştı.
İki protestocu daha hayatını kaybetti
Myanmar genelinde darbe karşıtı protestolar, güvenlik güçlerinin şiddetine rağmen devam etti.
Yangon, Mandalay, Magway ve Bago gibi bölgelerde çok sayıda darbe karşıtı, gözaltındaki seçilmiş hükümet üyelerinin serbest bırakılması talebinde bulunarak güvenlik güçlerinin şiddetini kınadı.
Bazı şehirlerde sokaklara darbe karşıtı yazıların bulunduğu pankartlar dizilerek insansız protesto düzenlendi.
Güvenlik güçlerinin protestoculara silahlı müdahalesi sonucu Yangon’a bağlı Hlaingthaya ilçesi ve Kachin eyaletine bağlı Hpakan şehrinde iki kişi daha hayatını kaybetti.
Dünkü protestolarda 11 kişi güvenlik güçlerinin silahlı müdahalesi sonucu yaşamını yitirmişti.
Myanmar’daki askeri darbe
Myanmar ordusu, kendisine yakın siyasi grupların 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddialarını ortaya atmasının ve ülkede siyasi gerilimin yükselmesinin ardından 1 Şubat’ta yönetime el koymuştu.
Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkiliyi ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve 1 yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.
Türkiye darbeyi kınamış, Batı ülkelerinden de darbeye yönelik çeşitli tepkiler ve eleştiriler gelmişti.
Myanmarlılar, 6 Şubat’ta demokrasiye dönüş talebiyle gösterilere başlamıştı. Güvenlik güçlerinin silahlı müdahalelerinde yaklaşık 90 gösterici hayatını kaybetti, 1500’ün üzerinde kişinin tutukluluğu sürüyor.
Ülkede geniş katılımlı gösteriler sürerken gözaltındaki üst düzey hükümet yetkililerinin askeri mahkemede yargılanmalarına devam ediliyor.