İSTANBUL/İZMİR
İş dünyası örgütlerinin temsilcileri, Türkiye ekonomisinin bu yılın üçüncü çeyreğindeki yüzde 11,1’lik büyümesini AA muhabirine değerlendirdi
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yüzde 11,1’lik büyümenin Türkiye adına oldukça sevindirici bir gelişme olduğu söyledi.
Türkiye ekonomisinin önümüzdeki süreçlerde de büyümesine devam edeceğini ifade eden Kaan, şöyle devam etti:
“Faaliyet kollarında göre GSYH artışına bakıldığında, yine dengeli bir artış olduğunu görüyoruz. Nitekim bu dönemde hizmetler, sanayi, tarım ve inşaat sektörlerinin tamamında artış gerçekleşmiştir. Sanayi sektöründe gözlenen yüzde 14,8’lik genişlemede imalat sanayinin 15,2 puan artış kaydetmesi etkili olurken; hizmetler sektöründe 20,7 puan, tarım sektöründe 2,8 puan ve inşaat sektöründe 18,7 puan büyüme kaydedilmesi, Türkiye ekonomisinin topyekûn bir büyüme kaydettiğini göstermektedir. Türkiye ekonomisinin önümüzdeki dönemde de güçlü büyüme performansını sürdüreceğini ve yıl sonunda yüzde 7’nin üzerinde büyüme oranı sağlanacağını tahmin ediyoruz. 2018 yılı böyle bir motivasyonla girdiğimiz ve önde gelen ekonomiler arasından pozitif olarak ayrıştığımız bir yıl olacaktır.”
Olpak: Türkiye ekonomisi yolunda yürümeye devam ediyor
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Yönetim Kurulu Başkanı Nail Olpak ise son 6 yılın en büyük çeyrek büyümesine karşılık gelen 3. çeyrek büyüme oranının kendilerini umutla 2018’e hazırladığını belirtti.
Olpak, şunları kaydetti:
“2017 yılında büyümenin gücü tüketimden, hizmetlerden, ihracattan ve yatırımdan doğdu, ortaya çıktı; Kredi Garanti Fonu ve Yatırım Teşvik Programı’nın da etkisi pozitif çerçevede görüldü, hissedildi. 2018 yılında sanayide turizm, inşaat, tarım ve enerjide; tüm itici güce sahip sektörlerde büyümenin etkilerini daha yoğun hissedebileceğiz. Bizler ihracat ve yatırım pazarlarımızı çeşitlendirdikçe, dünya ticaret hacminden aldığımız payı artırdıkça ve dış ekonomik ilişkilerimizi geliştirdikçe ülkemizin ekonomik gelişimine katkımız katlanarak artacaktır. 3. çeyrekte gerçekleşen yüzde 11,1’lik büyüme hızının 10,8 puanlık bölümü iç talepten kaynaklanırken, 0,3 puanlık kısmı da dış talepten yani ‘net ihracattan’ doğmuştur. Verileri sektörel olarak incelediğimizde de büyümenin ekonomi geneline yayıldığı bir tabloyla karşılaşıyoruz. Dolayısıyla bu veriler de gösteriyor ki, Türkiye ekonomisi azim ve kararlılıkla yolunda yürümeye devam ediyor. Üstelik yatırımlardan destek alarak bunu başarıyor. Büyümenin sürdürülebilir olması için yatırımların kritik önemini her zaman vurguluyoruz.”
Büyükekşi: Büyümenin üçte biri ihracattan geldi
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de gelen rakamın Türkiye’nin OECD ve G20’de liderlik koltuğuna oturmasını sağlayacağını belirterek, şunları söyledi:
“Büyüme hızımız hem bizim hem de pek çok kurumun tahminlerinin üzerinde geldi. 2017 sadece ihracatta değil ekonominin tamamı için adeta bir atılım yılı oldu. Birbiri ardına elde edilen bu başarılarda hem hükümetimizin hem sanayicilerin, ihracatçıların yani piyasadaki bütün aktörlerin payı oldukça yüksek.”
Bahçıvan: Sanayi sektörü büyümeye çok önemli katkı yaptı
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ise dünyadaki birçok kurum ve kuruluşun, 2017’ye girilirken Türkiye ekonomisi için açıkladıkları olumsuz beklentilerini, son aylarda yüzde 6’lara revize etmek zorunda kaldığını anımsatarak, şunları kaydetti:
“Bugün açıklanan üçüncü çeyrek büyüme verileri, bu düzeltmeleri en güçlü bir şekilde teyit ediyor. Çin ve Hindistan’ı geride bırakarak, 3. çeyrek bazında dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi olduğumuzu ortaya koyan bu veriler, biz sanayicilerin ekonomimize olan güçlü inancımızın ve umutlarımızın boşuna olmadığını ortaya koyuyor. Nitekim sanayi sektörümüzün de büyümeye son yılların en güçlü katkısını verdiğini görüyoruz ve bununla da gurur duyuyoruz. Her şeyden önemlisi Türkiye ekonomisi, 2017 üçüncü çeyrekte son 24 çeyrek, yani yaklaşık 6 yıl gibi uzun bir aranın ardından, yüzde 11,1 ile çift haneli büyüme başarısı göstermiştir.”
Kopuz: Türkiye kendine güvenenleri yanıltmaz
İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, büyüme rakamının ekonominin sağlam temeller üzerinde durduğunun bir göstergesi olduğunu belirtti.
Büyüme rakamında net ihracat ve imalat sanayinin büyük payının olduğuna işaret eden Kopuz, “Bir anlamda bu rakamlar ihracatçılarımız ve imalat sanayimizin büyük başarısıdır. Türkiye kendine güvenenleri yanıltmaz, Türkiye hedeflerini aşmayı, küresel bir güç olma yolunda yürümeyi sürdürecektir.” dedi.
Cesur: Ülke ekonomimiz büyümeye devam edecek
ASKON Başkanı Hasan Ali Cesur ise şunları kaydetti:
“Hamdolsun bu rakamlar göğsümüzü kabarttı. Türkiye ekonomik alanda destan yazıyor. Ekonomik güven ortamı geri gelmiştir. OECD, G20 ve Avrupa Birliği ülkelerinin başaramadığını başarmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Para politikası ve mali politika bir arada yürüyüp, TCMB de sıkı duruşunu devam ettirdikçe ülke ekonomimiz büyümeye devam edecektir.”
Yorgancılar: Sanayi ve ihracatla büyüdü
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, yaptığı açıklamada, yılın üçüncü çeyreğine ilişkin büyüme verilerini değerlendirdi.
Yüzde 11,1’lik büyümede tarım dışındaki tüm sektörlerin güçlü etkisi olduğunu bildiren Yorgancılar, bu dönemde geçen yılın aynı dönemine göre ihracatın yüzde 16, turizm gelirlerinin de yüzde 38 arttığına dikkati çekti. Yorgancılar, “Bu veriler büyümeye ilişkin olumlu yansımayı ortaya koyarken, beklentiler doğrultusunda oldukça kuvvetli bir büyüme gerçekleşmiştir. Türkiye, olması gerektiği gibi sanayi ve ihracatla büyüdü.” görüşünü ifade etti.
Ünlütürk: Zorunlu olmadıkça yerli ürün tüketin
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk de büyüme rakamlarının kalıcı olması ve işsizliğin azalması için zorunlu haller dışında ithal ürünler yerine yerli ürünlerin tüketilmesi gerektiğini belirtti.
Kestelli: Vasata razı olmama iradesi
İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de büyüme hızının Türkiye’nin vasata razı olmama iradesinin göstergesi olduğunu bildirdi. Kestelli, “Bundan sonra yapmamız gereken, reform iradesini canlandırmak, ekonomide katma değer devrimi yaratacak adımlar atmak, büyümenin dengeli dağılımını sağlamak ve bu sayede ülkemizin cazibe merkezi pozisyonuna gelmesini temin etmektir.” dedi.
Muhabir: Handan Güneş-Yusuf Şahbaz