Balıkesir’in Kazdağları eteklerindeki kırsal mahallelerinde yüksek asitli zeytinyağları odun ateşinde kaynatılarak atadan kalma yöntemle doğal sabun yapılıyor. ( Hakan Firik – Anadolu Ajansı )
Balıkesir’in Kazdağları eteklerindeki kırsal mahallelerinde yüksek asitli zeytinyağları odun ateşinde kaynatılarak atadan kalma yöntemle doğal sabun yapılıyor.
Edremit ilçe merkezine 7 kilometre uzaklığındaki Hacıarslanlar Mahallesi’nde hasat mevsiminin tamamlanıp zeytin bahçelerinin bakımlarının yapılmasının ardından elde edilen yağlar, sabun üretiminde kullanılıyor.
Mahalle sakinleri, budama döneminde zeytin ağaçlarından kestikleri dalları kullanarak evlerinin önlerinde yaktıkları ateşin üzerindeki kazanlarda yüksek asitli zeytinyağlarını kaynatıyor.
Yeterli kıvama gelinceye kadar 3-4 saat su ve kostik ilave edilerek pelteleşinceye kadar karıştırılan malzeme, daha sonra tahtadan yapılan kalıbın içine dökülüyor. 3 hafta kurumaya bırakılan zeytinyağı sabunları, kesilerek kullanılacak şekle getiriliyor. Bu sabunlar, semt pazarlarında satışa sunuluyor.
Bölge sakinlerinden Halil İbrahim Akıner, AA muhabirine, zeytinden elde edilen yağın sabunluk ve yemeklik olarak ikiye ayrıldığını söyledi.
Sabunluk yağın yüksek asitli olduğunu belirten Akıner, “Biz bu sabunları kendi yağlarımızdan yapıyoruz, kendi kullanacağımız şekilde. Dip zeytinlerinden, ağaçların dibine dökülen zeytinleri ayrıca çuvallarız ve fabrikada onu sıktırırız. Bu yüksek asitli yağ olarak çıkar. Bunu sabunluk olarak ayırırız. Bu sabunlar has zeytinyağı sabunu, başka hiçbir katkı maddesi katmadan yapılır.” dedi.
Akıner, zeytinyağının yalın hali, emisyon ve sabun olmak üzere üretimin 3 aşamasının bulunduğunu ifade etti.
Kullandıkları kostiğin asit bazlı bir bileşen olduğunu dile getiren Akıner, şu bilgileri paylaştı:
“Kostiği 3 aşamaya böleriz; 18, 22, 24 derece diye. Baştan düşük asitli kostiği veririz, 18 dereceyi. Emisyon haline geçtikten sonra 22 dereceye çıkarırız. Onu döktükten sonra 22 derece de bittiği zaman bu yavaş yavaş suyunu ayırmaya başlar ve 24 derecede tamamlarız. Kaynatma işi tamamlandıktan sonra sabunların kalıplara dökülmesine geçeriz. Kurumasını bekleyip ondan sonra kesiyoruz. Hava şartlarına göre kuruma süresi değişir.”
Daha önce 2 yıl sabunhanede çalıştığını ve bu işi orada öğrendiğini anlatan Akıner, 1990’dan bu yana sabun imal ettiğini sözlerine ekledi.
“İyi temizlenen ciltler daha sağlıklıdır”
Balıkesir Üniversitesi (BAÜN) Edremit Meslek Yüksekokulu Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Bölümü Öğretim Görevlisi Ziraat Mühendisi Dr. Mücahit Kıvrak da tekli doymamış yağ bakımından çok zengin zeytinyağının içeriğinde bulunduğu sabunların en iyi temizleme özelliğine sahip ürünlerden olduğunu bildirdi.
Kazdağları eteklerinde üretilen zeytinyağı sabunlarının katkısız olmasının önemine dikkati çeken Kıvrak, şunları kaydetti:
“Bitkisel yağlarla sabun yapabiliriz ve diğer hayvansal yağlarla ancak o yağlarda tekli doymamış yağ asitleri daha az oldukları için temizlemeleri biraz daha zordur. Bu yüzden diğer bitkisel yağlarla yapılan sabunlarda mutlaka içine temizleme faktörü olarak da zeytinyağı ilavesi yapılır. Genelde biz yüksek asitli zeytinyağları kullanıyoruz. Bahçede üretim esnasında hasar görmüş zeytinler olabilir. Yağ asitleri yükseldiği zaman 5-7 asit civarında olanlardan soğuk sabun, 10 ve 10’un üzerindeki 15 asit civarındaki olanlarla da sıcak sabun yapıyoruz. Böylelikle yüksek asitli zeytinyağlarını da ekonomiye kazandırmış oluyoruz.
İyi temizlenen ciltler daha sağlıklıdır. Ellerimizde, saçınızda, vücudumuzda ne kadar az kir olursa bu hepimiz açısından daha iyidir. Kovid-19 ve diğer virüslere karşı zeytinyağlı sabunun temel özelliği daha etkin temizleme sisteminin olmasıdır.”