GAZİANTEP – Feride Pelin İnal
Gaziantep’te yaşayan 23 yaşındaki doğuştan bedensel engelli Melek Tekatlı, büyük umutlarla başladığı atıcılıkta şampiyonluğa ulaşacağı günün hayalini kuruyor.
Doğuştan bacak ve kolları kısa olan Melek Tekatlı, her gün tekerlekli sandalyesiyle geldiği antrenmanlarda hedefi 12’den vurmak için çalışıyor.
Yaklaşık 3 yıldır atıcılıkla ilgilenen Melek, şampiyonluk kürsüsüne çıkıp, herkesin kendisine gururla bakacağı günün hayaliyle yaşıyor.
Antrenmanlarda engeline inat azim ve kararlılıkla çalışan Melek Tekatlı, yaşam enerjisiyle de çevresindekilere örnek oluyor.
“Her şeye rağmen kendimi engelli görmedim”
Melek Tekatlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, doğuştan engelli olduğunu ama bu durumun kendisine hiçbir zaman engel olmadığını anlattı.
Yaşamayı çok sevdiğini ifade eden Melek, “Her şeye rağmen kendimi engelli görmedim. Her zaman aktivitelerde bulundum. Benim küçüklükten beri spora merakım vardı. En büyük hayalim basketbolcu olmaktı ama olmadı. Kendime daha uygun bir spor buldum. İnşallah bu alanda kendimi kanıtlamak istiyorum.” diye konuştu.
“Atış yaptığımda içimde kuşlar, kelebekler uçuşuyor”
Kendisine uygun sporu bulduktan sonra bütün gayretiyle çalışmaya başladığını anlatan Melek Tekatlı, şunları kaydetti:
“Antrenörümle beraber hangi sporları yapabileceğimizi konuştuk. Atış benim için daha avantajlıydı. Çok zevkli ve yorulmadan yapabiliyorum. Arkadaşlar arasında hep birinci oluyorum. İleride şampiyon olup, kendimi bu branşta kanıtlamak istiyorum. Atış yaptığımda içimde kuşlar, kelebekler uçuşuyor. ‘Ben yaptım’ diyorum. Bir şeyi kafama koyarsam, yaparım. Kendime büyük hedefler koyunca benden mutlusu olmuyor. Bütün spor dallarındaki şampiyonları örnek alıyorum. Kendimi hep onların yerine koyuyorum. ‘Ben de yapabilirim’ diyorum. Birincilik benim de hakkım diye düşünüyorum. Spor yapmak çok güzel. Boş durmayı sevmiyorum. Elimden gelse bütün spor dallarını yaparım.”
“Kendine güvenirsen yaparsın”
Melek Tekatlı, insanların engellilere karşı ön yargılı olduğunu savunarak, “Sen bu işi yapamazsın, beceremezsin’ diyorlar. Şans vermiyorlar. Mesela basketbolu çok seviyordum. Hocalar ‘senin ellerin, kolların müsait değil, yapamazsın’ dediler. Denemediler bile. Oysaki ben spor olsun diye gidip gelecektim. Ama buna bile müsaade etmediler. Hiçbir şey zor değil. İnsan istedikten sonra başaramayacağı hiçbir şey yok. Kendine güvenirsen yaparsın. Arkadaşlarım, komşular benimle antrenmana gelmek istiyor. Onlara örnek olmak beni çok mutlu ediyor.” ifadelerini kullandı.