MALATYA – Orhan Yoldaş
Malatya’nın Yeşilyurt ilçesindeki Osmanlı dönemi eserlerinden Camii Kebir‘de, 2015 yılında başlayan restorasyon ve onarım çalışmalarında sona gelindi.
Restorasyon çalışmalarına 2015’te başlanan tarihi cami, bu yıl yeniden ibadete açılacak.
Malatya Vakıflar Bölge Müdürü Azra Yavaşoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, caminin yapım tarihinin kesin olarak bilinmediğini ancak son cemaat mahallinde bulunan onarım kitabesinde 1752-1753 tarihlerinin bulunduğunu söyledi.
“Camiyi özgün yapısına uygun olarak restorasyon etmeye çalıştık”
Caminin bugüne kadar çok sayıda onarım gördüğünü aktaran Yavaşoğlu, şöyle devam etti:
“Günümüze kadar peyderpey onarım geçirmesinden dolayı yapı, özgün mimarisini kaybetmiş. Restorasyon çalışmaları için elimizdeki bilgi ve belgeler doğrultusunda proje hazırladık. Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu projeyi onayladı. Camiyi özgün yapısına uygun olarak restorasyon etmeye çalıştık. Onarıma başlamadan önce araştırma kazıları yaparak, yapının gerçek kotlarını bulduk. Kotlar üzerinden zemin yüksekliğini belirledik ve çalışmalarımıza bu veriler doğrultusunda başladık.”
Yavaşoğlu, yapının çatı kısmında farklı bir koruma tekniği kullanıldığına dikkati çekerek, çatıyı olduğu gibi koruyabilmek için yurt dışından ithal edilen cam elyaf türü bir malzemeyle tüm binayı sardıklarını anlattı.
Sivas taşı kullanıldı
Bu sayede yapıyı rijit hale getirdiklerini dile getiren Yavaşoğlu, “Özelliğini kaybetmiş taşları çürütme tekniğiyle alıp, yerine yeni taşlar yerleştirdik. Hangi tür taşların kullanılacağını analizle belirledik. Bu yeni taşları eski taşlarla uyumlu olabilmesi amacıyla Sivas’tan getirdik. ” dedi.
“Engelli vatandaşların camide namaz kılabileceği bir mekan yaptık”
Restorasyon ve onarım çalışmalarında engellileri de düşündüklerini bildiren Yavaşoğlu, şunları kaydetti:
“Yapının orijinal halini bozmadan, engelli vatandaşların da camide namaz kılabileceği bir mekan yaptık. Engelli asansörüyle ibadet alanına çıkış verdik, oradan da düz ayakla cami içine girebilecek engelli vatandaşlarımız. Eski eserlerde bu tür projeleri pek yapamıyoruz. Çünkü binalara müsait olmuyor. Bir inşaat mühendisi hocamız, kapıların dar olduğunu ve genişletilmesini bizden istedi ama bunun imkanı yok. Çünkü eski eserde boyutları değiştiremezsiniz. Önemli olan eserin özünü korumak.”
Eserin dönemin en büyük camisi olmasına rağmen süsleme yapılmadığına dikkati çeken Yavaşoğlu, çalışmalarda sona yaklaştıklarını, döşeme, boyama ve kadınlar mahfilinin tamamlanmasıyla camiyi ramazan ayında hizmete açmayı planladıklarını sözlerine ekledi.