Türklerin İslamiyet’i kabulüyle birlikte kullanılmaya başlanan ve Şamanizm inancından taşınan motiflerle tasarlanan kapı tokmakları, asırlar geçmesine rağmen Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde üretilerek evlerin kapısına asılmaya devam ediliyor.
İlçede yaşayan Demirci ailesi, 5 kuşaktır çok sayıda evin kapısında bulunan, geleneksel olarak ev halkının misafirlerin cinsiyetini anlaması için tasarlanan ve erkekler için kalın, kadınlar için tiz ses çıkaran tokmaklar üretiyor.
Kemaliye’de kapı tokmağı zanaatını dedesinden öğrenen ve beşinci kuşak usta olan 65 yaşındaki Mustafa Demirci de bu kültürü oğullarına öğreterek geleceğe taşımaya gayret gösteriyor.
Demirci, AA muhabirine, Selçuklu motiflerinin de bulunduğu 60 ila 70 arasında motifi iş yerinde demire işlediğini belirterek, “Doğdum doğalı Kemaliye’deyim. Demircilikle uğraşıyorum ve beşinci kuşak olarak bu işte çalışmaktayım. Çocuklarımı yetiştirdim, onlar da bu mesleği yapıyor. Son kalan usta olarak kültürümüzü yaşatmaya çalışıyoruz.” dedi.
Demirci, kapı tokmağı geleneğini elinden geldiği kadar gelecek nesillere aktarmaya gayret ettiğini ancak yaptığı işin Türkiye’de bir sanat dalı olarak görülmediğini kaydetti.
“Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor”
Kemaliye tokmağının coğrafi işaretle tescil edilmesini isteyen Demirci, şöyle konuştu:
“Bu yapılan el emekleri, Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor. Hatta Avrupa’ya, Amerika’ya da gitti ama çok fazla yayılma yok. Özellikle biz yaşayalım, bu işi yürütelim diye alanlar da var. İhtiyacı olmadığı halde ‘tablo gibi olsun’ diye evinin duvarına asanlar var. Bizim değerimizi bilmeyenler olmasa bu işi yapamayız. Bu işi yaptığım için gelip burada elimizi öpmek isteyenler var. Yani sırf bu kültürü yaşattığımız için.”
Kemaliye’de nal çivisinin, kapı kilitlerinin de tokmak gibi zamanında çok büyük bir sektör olduğunu anlatan Demirci, “Kilitler, çiviler yapılırmış ve onlar babamın döneminde cazibesini kaybetmiş. Yapan ustalar kendi figürlerini kullanmış, başka figürler kullanmamış. Böyle olunca cazibesini kaybetmiş. Biz ‘görselliği güzel olsun ve değeri artsın’ diye yeni motiflerle özene özene yapıyoruz. Bunu yapınca tokmaklardan alanların sayısı artmaya başladı.” diye konuştu.
Demirci, bir tokmağın yapımının ise bazen kısa, bazen haftalarca sürdüğüne işaret ederek, “Yapım aşaması işlemeden işlemeye değişiyor. Bazen günlerce, haftalarca uğraştığımız motifler oluyor. Aylarca uğraştığımız da oluyor ama basit motiflerde kısa sürede yapıyoruz. Meraklısı, kültürünü seven insanlar alıyor. Antikacılar daha eski veya daha eski yapılmış olanları istiyorlar.” ifadelerini kullandı.