Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, turizm sektörüne ilişkin, “Yüzde 70 daralmayla yıl sonunu kapatacak gibi gözüküyor. Rakamsal boyutlara göre 15 milyondan biraz daha fazla bir yolcu, 11 milyar dolardan biraz daha fazla gelirle bu seneyi tamamlayacağız gibi gözüküyor.” dedi.
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği tarafından Denizbank ana sponsorluğunda Antalya’da düzenlenen “10. Uluslararası Resort Turizm Kongresi” başladı.
Bu yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle dijital olarak gerçekleştirilen kongreye bağlanan Bakan Ersoy, dünya ve Türkiye turizminin çok zor bir dönemden geçtiğini söyledi.
Son verilere göre uluslararası turizm trafiğinde yüzde 80’lik daralma olacak gibi göründüğünü dile getiren Ersoy, şöyle devam etti:
“Rakip pazar olarak gördüğümüz Akdeniz çanağında, İspanya, Yunanistan ve AB ülkelerine baktığımızda Yunanistan yüzde 78-80 bandında, İspanya yüzde 80 bandında bir daralmayla kapatacak gibi gözüküyor. Biz de Türkiye olarak yüzde 70 daralmayla yıl sonunu kapatacağız gibi gözüküyor. Rakamsal boyutlara göre 15 milyondan biraz daha fazla bir yolcu, 11 milyar dolardan biraz daha fazla gelirle bu seneyi tamamlayacağız gibi gözüküyor.”
Ersoy, Türkiye turizmindeki küçülmenin kamu ve hükümetin verdiği destekler, özel sektörle yapılan başarılı uygulamalar ve iş birliği sayesinde daha az olduğuna işaret etti.
Güvenli turizm sertifikası
Güvenli Turizm Sertifikası’nın bu iş birliğinin en büyük örneklerinden biri olduğunu belirten Ersoy, bunun dünyada en iyi şekilde disiplinli uygulanan, çok geniş kriterleri kapsayan ve dünyadaki birçok kuruluş tarafından da örnek gösterilen bir sertifikasyon programı olduğunu bildirdi.
Ersoy, sertifikasyon programının hazırlanmasına katkı sağlayanlara teşekkür ederek şunları söyledi:
“Kriterleri oluşturmakla, hatta hayata geçirmekle olmuyor. Disiplinli uygulamak gerekiyor. Kanuni yaptırımlar da getirdik. 50 oda ve üzeri konaklama tesislerinde mecburi tutuldu. Yılbaşından itibaren daha da yaygınlaştırarak 30 oda ve üzerinde zorunlu tutacağız. ‘Sıkı denetliyorsunuz, cezalar kesiyorsunuz’ diye şikayetler de aldık. İnanın bu tarz programlar disiplinli, doğru şekilde uygulanamazsa dünyada kabul görmüyor. Sarılarak, özverili, disiplinli şekilde, hep beraber ucundan tutarak uyguladığımız için dünyada örnek gösterilen programların başında yer aldı. Avrupa’da ilk ve tek olma özelliğine sahip. Tabii diğer ülkeler de bunu yavaş yavaş kopyalamaya çalışıyor ama bizim kriterlerimize hala ulaşamıyor, o disiplini elde edebilmiş değiller.
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy,“AKM’de artık montaj aşamasındayız. Tahminimiz 2021 yılının ilk yarısında bu inşaatı tamamlayacağız.” dedi.
FOX TV canlı yayınında soruları yanıtlayan Ersoy, kültür sanat dünyasında emekçilere yapılacak desteklere değindi.
Sinemada öncelikli olarak 234 projeye 46,5 milyon liranın verildiği üretim desteği paketi hazırladıklarını aktaran Ersoy, “Senarist, yapımcı, yönetmenlere ‘kısa film, belgesel ve senaryo desteği’ dediğimiz destek sağladık pandemi döneminde.” dedi.
Etkinlik desteği denilen ve doğrudan sinema meslek birlikleri üzerinden verilen bir destek paketi daha olduğunu belirten Ersoy, şöyle devam etti:
“Sinemayla ilgili 76 etkinliğe 25 milyon liralık bir destek sunduk. Son olarak ‘Yerli Film Gösterim Desteği’ adı altında sinema salonlarına 15 milyonluk bir destek paketi hazırladık. Başvurular başladı. Anadolu’da bir veya 2 tane salonu olan işletmelere yerli film gösterim desteğiyle kaynak aktarımı sağlayacağız. Anadolu’daki sinemalar çok zor ayakta duruyor. Pandemiden en çok etkilenen sektörlerden birisi de sinema. Talep oluşmaya başlasa bile yapımcılar filmlerini yayınlamak istemiyorlar belli reyting endişeleriyle. O yüzden herkes yayınlarını erteliyor ve sinema salonlarında sıkıntılar var. Acil olarak bu ay itibariyle yerli film desteğini hizmete alıyoruz, yıl başı itibariyle de ödemelerini yapacağız.”
Tiyatrocularla çalışma grubu oluşturuldu
Ersoy, özel tiyatroların da sorunlarına çözümler sunduklarının altını çizerek, “Geçen yıl 6,1 milyon lira olan desteklerini bu yıl üç kat artırdık ve 21,5 milyona çıkarttık, Dijital Tiyatro Projesi’yle kendilerine sunduk.” dedi.
Bakan Ersoy, “Yine geçen kıştan taahhüt ettikleri projeleri vardı, onları tamamlama şartını kaldırdık, pandemi sebebiyle oyunlar durduğu ve sokağa çıkma yasakları olduğu için. Tamamlama şartını kaldırıp onlara af çıkarttık. Yine Kültür Girişim Belgesi vardı, bunu esnettik ve tiyatroların alabileceği şekle getirdik. ‘Nedir bu?’ diyorsanız, SGK işveren paylarında ve gelir vergisi stopajlarında işletmeciye yüzde 25’e, elektrik, doğalgaz ve su faturalarında yüzde 20’ye varan indirimler sağlıyor. Bu girişim belgesini şu ana kadar 5 tanesi aldı, 3 tanesinin dosyalarını takip ediyoruz. Zaten toplasanız 20-30’a kadar çıkacağını düşünüyoruz.” değerlendirmesini yaptı.
Tiyatro sanatçılarının daha çok sahne sıkıntıları yaşadığına işaret eden Bakan Ersoy, şöyle devam etti:
“Sahne işletme maliyetleri çok yüksek. O yüzden biz tiyatrolara sahne desteği altında bir program başlattık. Devlet Tiyatrolarına ait olan sahneleri 1 Aralık-15 Haziran döneminde ortak kullanmaya başladık ve iyi günler dediğimiz cuma, cumartesi ve pazar günlerini onlara bıraktık. Onlar başvurularına göre o sahneleri kullanabiliyorlar. Oradan ciddi bir destek sağladık. ‘Turne Desteği’ dediğimiz bir yeni paket başlattık. Anadolu’ya gelmiş sahnelerimizde özel tiyatrolarımıza turne desteği vererek, oyunlarını satın alıp oynatıyoruz. Bu da onlara ciddi bir şekilde garantili gelir almalarını sağlıyor. Bir de ‘Dijital Kayıt’ projesi, bu da yeni. Önümüzdeki hafta başlatacağız. Tiyatroyu oynuyorlar biz dijitale kaydediyoruz sonra kendi sitelerimizde gösteriyoruz. Bunlar için de bir bedel ödüyoruz tiyatrolara. Bunlara baktığınız zaman sadece bu turne ve dijital kayıta 15 milyon ek destek çıkaracağız. Onlara bir gelir sağlayabilmek için bir çalışma grubu oluşturduk. Bütün tiyatrolarda belli kesimleri temsil eden kişileri bu çalışma grubunun içine aldık. Gördük ki en büyük sıkıntımız iletişim. Benim başkanlığımda düzenli olarak toplanıyoruz. Zaten bu programlara da onlarla tartışarak, görüşerek onların önerilerini ciddiye alarak başladık.”
KDV’nin yüzde 1 olarak ödenmesi hazirana kadar devam edecek
Ersoy, sanat galerilerine, sahne desteğinde olduğu gibi destekler sağlayacaklarına işaret ederek, “Çok kaliteli mekanları çok uygun şartlarla galerilerin kullanımına açacağız. Öyle bir destek kapsamı yapıyoruz. Genel destekte de konser olsun, tiyatro olsun KDV indirimine gidildi ve yüzde 1’e çektik KDV’sini. Bu yıl sonuna kadarki bir KDV desteği ama ben Hazine ve Maliye Bakanlığımızla konuştum, bunu da Haziran’a kadar uzatacağız. Bununla ilgili görüşmelerimiz vardı, bu da sonra açıklanacak.” ifadelerini kullandı.
Müzik sektörüne de hassasiyetle yaklaştıklarını vurgulayan Ersoy, o sektördeki desteklerini şöyle anlattı:
“Müzik birlikleri MESAM, MSG ve MÜYORBİR ile bu hafta başında bir toplantı yaptık. Müzisyenleri, sanatçıları ve müzik teknisyenlerini de kapsayacak çok geniş kapsamlı olan bu projeyi büyütüp büyütüyoruz. Beklentimiz 15 bin kadar müzisyenin bu projede yer almasını sağlamak. Müzisyenlere bu şekilde destek de olmuş olacağız. Onlarla birlikte bu projeyi geliştiriyoruz ve çok kısa bir sürede de projeyi başlatıyoruz. Aralık ayı itibarı ile de ödemelerini yapmaya başlayacağız ve bir kısıtlama da koymuyoruz, bakanlık olarak. 15 bin gibi bir hedefimiz var ama sayı artarsa da pandemi sürecinde destek olmaya devam edeceğiz.”
Ersoy, Turizm sektöründe yapılan çalışmalarla ilgili bilgi verdi.
Sektörde Kısa Çalışma Ödeneği’ne değinen Bakan Ersoy, “Şimdi iki tane destek program hazırlıyoruz. Bir tanesi ‘KÇÖ’ programı. Kısa Çalışma Ödeneği’nde turizm ve yeme içme sektörüyle ilgili bir düzenleme. Çalışma Bakanlığımızla birlikte çalışıyoruz ve Hazine Bakanlığımızla da mutabakat sağladık. Bugün yarın açıklanır.” dedi.
İkinci çalışmanın da erken rezervasyonla ilgili olduğunu belirten Ersoy, şöyle devam etti:
“Erken rezervasyon ödemeleri dediğimiz bir sistem vardı. Tabii bu kış pandemi sebebiyle bu çalışmayacak. Yani tur operatörleri dünya genelinde globalde finansal sıkıntı çektikleri için erken rezervasyon ödemelerini yapamayacaklar. Geçen ay bir kredi paketi açıklandı biliyorsunuz. Turizm Destek Kredi Paketi… Şimdi bu paket daha da esnetilerek, 1, 2, 3, 4 yıl gibi esnek vadelerle, esnek kullanım şekilleriyle, faiz oranlarıyla ve limitleri arttırılarak… Şu anda 11 milyar bir paket açıkladık. Şu ana kadar 3,5 milyarlık başvuru var. Şimdi tekrar KGF limitleriyle bu bütün özel bankalar da KGF Anlaşması olan plase ediliyor. Şu anda bir limit dolarsa 10 milyarlık sonra 10 milyarlık bir limit daha vereceğiz. Bu sayıyı arttıracağız. Yeter ki o kışın yaşayacakları finansman zorluğundan çıksınlar.”
Ersoy, arkeoloji alanında Türkiye’de 31′ yabancı, 125’i yerli başkanları bulunan 156 kazının aktif olduğunu dile getirdi.
“3 yıl içinde 700 arkeolog, sanat tarihçisi ve restoratör istihdam edilecek”
Göreve gelir gelmez “12 Aylık Kazı Programı”nı başlattıkları bilgisini veren Bakan Ersoy, şöyle konuştu:
“Kazı başkanlıklarına bir şart getiriyoruz. ‘Belli sayıda arkeolog, sanat tarihçisi ve restoratör alacaksınız, kadronuza dahil edeceksiniz. Bunlar paralarını ödeyeceğiz.’ diyoruz. 2019 sonunda biz 100 tane arkeolog, sanat tarihçisi ve restoratör aldık. Bu sene sonunda, geçen ay itibarıyla kabuller başladı biliyorsunuz, 248 tane ilave getiriyoruz. 350’ye çıkıyor bu sayı. Önümüzdeki sene 125’e tamamladığımız zaman 700 sayısını geçeceğiz. Yani 3 yıl içinde 700 tane arkeolog, sanat tarihçisi ve restoratör istihdam etmiş olacağız ve bu bir ilktir. Yıllar sonra kazı başkanlarıyla konuşma fırsatı da olursa çağ değişikliği falan diye açıklıyorlar. İlk kez böyle bir şey oldu.”
Ersoy, Şanlıurfa’da bulunan Göbeklitepe’nin dünyada “sıfır noktası” olarak kabul edildiğini ve ilgi odağı haline geldiğini anlatarak, “Cumhurbaşkanımızın ‘Göbeklitepe Yılı’ ilan etmesiyle dünyada da farkındalığını iyice arttırdık. 12 bin yıllık bir tarihi var. Milattan önce 10 binli yıllara kadar gidiyor. Şimdi Şanlıurfa’ya 46 kilometre, Göbeklitepe’ye 30-35 kilometre mesafede, Karahantepe var. Şimdi yeni Türk kazı başkanlığında yapılıyor. Şimdi Göbeklitepe’yi gezdiyseniz bilirsiniz orada T sütunların içlerinde hayvan figürleri vardı. Karahantepe’de ise insan figürleri var. Biz orada kazıyı başlattık bu yıl, yoğun ve hızlı bir şekilde kazı programı devam ediyor. Muhtemelen -kesin teyidini almadık bir yıllık çalışma daha var ama- daha eski bir kazı merkezine ulaşmış olacağız. Bu 12 bin yıllık, öteki çok daha eski çıkacak. Ama şuan bilimsel olarak teyit edilmesi lazım ve muhtemelen Göbeklitepe’den daha öncelikli bir yer haline gelecek. Karahantepe yeni ilgi odağımız olacak.” ifadelerini kullandı.
“Dünyada tekrar ses getiren yeni bir keşfimiz olacak”
Karahantepe ile Göbeklitepe’nin farklılıklarından bahseden Mehmet Nuri Ersoy, “İkisinin uygulama senaryosu da farklı. Yani iki çift giriş çıkış kullanmış. Bir yerden geliyor, bir yerden çıkılıyor. Demek ki büyük etkinliklerin yapıldığı bir merkez şeklinde ve 250 tane sütun keşfettik şu ana kadar. 2021 içinde bunlarla ilgili çok detaylı programlar, bilgilendirme projeleri kazı başkanımızla birlikte yapacağız. Muhtemelen de dünyada tekrar ses getiren yeni bir keşfimiz olacak diye düşünüyorum.” değerlendirmesini yaptı.
Ersoy, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle kış nüfusundaki artıştan dolayı sıkıntılar yaşanan Muğla Bodrum’daki çalışmalara işaret ederek, şunları kaydetti:
“Normalde insanlar yazın 2-3 ay geliyor sonra dönüyorlardı. Tabii salgınla birlikte dünya genelinde dijital çalışma denen bir şey keşfedildi. Hatta başka bir turizm akımı da başladı. Biz onun üzerine de çalışıyoruz. ‘Digital nomad’ dediğimiz dijital göçebeler. Bu artık bir ürün şeklini almaya başladı. 3, 5, 6 ay bir bölgede kalıyorlar. Uzaktan çalışarak hizmet vermeye devam ediyorlar. Bu da bizim hedef pazarlarımız arasında. Bodrum Belediye Başkanı haklı tabii nüfus arttı. Biz destek veriyoruz Bodrum’a. Uzun zamandır kanayan bir yarası vardı, altyapı eksikliği vardı. Ama biz Muğla Büyükşehir Belediyesi’nden devraldık projeyi. Hızlı bir şekilde ihalesini de geçen ay yaptık ve şu anda aralık itibarıyla çok ciddi bir şekilde kanalizasyon altyapı yatırımına başlıyoruz ve 2021 sonuna kadar da tamamlayacağız. Kanalizasyon altyapısında belli bir hattın sorumluluğu üstlendik. Torba-İçmeler hattını yağmur deşarj hatlarıyla birlikte yapıyoruz. Sadece arıtma altyapısını değil, yağmur deşarjda da seller, baskınlar oluyor. Bu iki sorunu da çözüyoruz.”
Alaeddin Yavaşça’nın Kilis’teki evi 2021 içinde müze olarak açılacak
Bodrum Kalesi restorasyonunda, daha önce hizmete açılmamış yerlerden oluşan üçüncü etaba geçildiğini aktaran Ersoy, “Oranın da restorasyonunu bu sene tamamlayacağız. Ama esas Bodrum, kültür sanat dediğiniz zaman Bodrum merkezinde esnaf açısından önemli olan bir şey, sahneyi hizmete aldık. 2 senedir sahneyi tekrar hizmete aldık. 1300 kişi bir sahne kapasitemiz var. Tabii sahne şu anda pandemi koşularından dolayı tam kapasite kullanılamıyor ama önümüzdeki seneden itibaren onu da tam kapasite kullanacağız.” diye konuştu.
Bakan Ersoy, Alaeddin Yavaşça’nın Kilis’teki evinin müzeye dönüştürülme projesinin de 2021 içinde tamamlanacağını sözlerine ekledi.