İSTANBUL
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, son 2 asırdır Türk topraklarında fikir, kültür, sanat, edebiyat, siyaset, teknoloji ve ekonomi alanında bir mücadele olduğunu belirterek, “Bu mücadelenin ana ekseni, bizim milli kültürel bağımsızlık mücadelemizdir. Bu mücadeleyi kuvvetli bir şekilde verebildiğimiz oranda, bu mücadelede gücümüzü arttırdığımızda ekonomide de siyasette de teknolojide de ileriye doğru gidiyoruz.” dedi.
Siyer Vakfı tarafından düzenlenen “4. Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması”nın ödülleri sahiplerini buldu.
Bu yıl “En Güzel’in Sözleri” temasıyla yapılan yarışmanın ödül töreni, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, yarışmayı 4 yıldır ilgiyle takip ettiğini belirterek, etkinliğin geleneksel hale gelmesini temenni etti.
Kurtulmuş, son 2 asırdır Türk topraklarında fikir, kültür, sanat, edebiyat, siyaset, teknoloji ve ekonomi alanında bir mücadele olduğuna işaret ederek, “Bu mücadelenin ana ekseni, bizim milli kültürel bağımsızlık mücadelemizdir. Bu mücadeleyi kuvvetli bir şekilde verebildiğimiz oranda, bu mücadelede gücümüzü arttırdığımızda ekonomide de siyasette de teknolojide de ileriye doğru gidiyoruz.” diye konuştu.
“Medeniyetin yeniden inşası ve ihyası için sanat araç olarak kullanılmalı”
Medeniyetin yeniden inşası ve ihyası için sanatın bir araç olarak kullanılması gerektiğinin altını çizen Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Milli kültürel bağımsızlığımızı sağlayacak, kendi ayaklarımız üzerinde, kendi gövdemiz üzerinde yeniden yükselebilecek yetkin bir sanat anlayışı, edebiyat ve diğer alanlardaki anlayışı ortaya koyamazsak maalesef ekonomide de siyasette de başarılı olamayacağız. Bunun en önemli göstergelerinden birisi; bugün maddi olarak çok zengin ülkelerin, bazı Müslüman ülkelerinin, dünyada niçin ekonomik alanda başarılı olamadıkları ya da teknolojide rekabet edemediklerinin çok cevabı vardır ama en önemli nedenlerinden birisi kendi milli kültürel bağımsızlıklarına sahip olamamalarıdır. İşte onun için bu tür yarışmaların bizim edebiyatta, sanatta, kültürde gücümüzü arttıracak, ufkumuzu açacak olan bu tür faaliyetlerin son derece önemli olduğunu ve Türkiye’nin bundan sonraki bağımsızlık mücadelesinin de merkezine oturduğunu ifade etmek isterim.”
Yarışmanın konusuna da değinen Kurtulmuş, “Alemlere rahmet Efendimiz’in, günümüz insanına anlatılması için bu yarışmayı yapıyoruz. Hz. Peygamber’i sevmek, Allah’ı sevmek; sadece kuru bir sözden ya da Kelime-i Şehadette ifade edilen diliyle ikrar, kalbiyle tasdik ettiğimiz sözlerden ibaret değildir. Allah’ı, Hz. Peygamber’i sevmek, Peygamber’in hayatını kendimize örnek almak ve onun hayatı çerçevesinde dünyayı anlamlandırmakla mümkündür.” diye konuştu.
“Hz. Peygamber’i büyük bir örneklik olarak gençlere öğretmemiz gerekiyor”
Bakan Kurtulmuş, Hz. Muhammed’in sadece kitaplara hapsedilerek anlatılamayacağına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hz. Peygamber’in günlük hayatı içerisindeki varlığıyla, ayak izlerini sürebileceğimiz kainatı şereflendiren bir kutlu Nebi olarak bugüne de hitap eden, bugüne de sözlerini söyleyen, aktaran varlığıyla, kimliğiyle hayatın içerisinde bir Peygamber’i göstermek zorundayız. Hz. Peygamber’i bir aile reisi olarak, Hz. Peygamber’i sanatı bilen, anlayan ve sanata karşı bir şekilde iltifatkar bir büyük olarak, Hz. Peygamber’i savaş meydanlarının cengaver bir şahsiyeti, savaş öncesinin büyük bir stratejisti olarak, Hz. Peygamber’i adil bir ekonomik düzenin kurucusu ve uygulayıcısı olarak, Hz. Peygamber’i uluslararası alanda adil bir sistemin kurucusu olarak velhasıl büyük bir örneklik olarak gençlere öğretmemiz gerekiyor.”
“Toplumlar Nebevi mirası bugüne taşınmakta zorlanıyor”
Siyer Vakfı Kurucusu Muhammed Emin Yıldırım da toplumun bugün hayata dar ve sığ bir bakış açısıyla baktığını söyledi.
Toplumların Nebevi mirası bugüne taşınmakta zorlandıklarına işaret eden Yıldırım, “Bugün halkı Müslüman olan 63 ülke var. İslam şehri, İslam medeniyeti dediğimiz o medeniyetin asli kimliğini yansıtan kaç tane şehrimiz var? Trafiğimizle, mimarimizle, sanatımızla, edebiyatımızla, medeniyetimizi oluşturan o taşları, hangi yerde görebiliyorsunuz. Allah Resulü gibi bir kaynağımız var. Medeniyetin yapı taşlarını ortaya koyan bir Peygamberimiz var ve biz, biz olmaktan çıkıp hedef olarak bize belirlenen o Nebevi ufka yürümekle mükellefiz.” değerlendirmesinde bulundu.