Farklı lezzeti, ilginç hikayesiyle dikkati çeken ve İzmir’in Bergama ilçesinde sadece ramazanda satışa sunulan zülbiye tatlısı, iftarlarda sofraları tatlandırmaya devam ediyor.
Rivayete göre Osmanlı İmparatorluğu döneminde Şam’da askerlik yapan Bergamalı bir tatlıcının 1800’lü yıllarda görev dönüşü memleketine getirdiği zülbiye, ufak değişikliklerle bugüne kadar devam eden bir ramazan geleneğine dönüştü.
İlçede çokça beğenilen ve birçok tatlıcıda sadece ramazanda üretilen lezzet, iftarların vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
Özel hazırlanan hamurdan yapılan tatlı için sahurun ardından mesaiye başlayan üreticiler, talepleri karşılamak için iftar saatine kadar hummalı çalışma yürütüyor.
Bergama’da “ramazan tatlısı” denilen zülbiye, farklı kentlerdeki meraklılarına da kargoyla gönderilebiliyor.
Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, AA muhabirine, ilçenin tarihi değerleriyle ön plana çıktığını, “Bergama tatlısı” olarak bilinen zülbiyenin de bu anlamda önem taşıdığını ifade etti.
Tatlının Türkiye’de sadece Bergama’da üretildiğini tahmin ettiklerini dile getiren Koştu, şunları kaydetti:
“Ramazanda misafirlerimiz sırf bu tatlıyı alabilmek için Bergama’ya gelir. Bu tatlı ilçede ramazanın geldiğini gösteren en güzel geleneklerden biri. Dededen toruna gelen helvacılarımızın vitrinlerini süsleyen bu lezzet, herkes tarafından beğenilir. Vitrinlerde bu tatlı göründüğü zaman ramazanın geldiği anlaşılır. Çocukluğumuzdan bugüne büyüklerimizden gördüğümüz, ramazanda iftarlarda hediye götürdüğümüz en önemli unsurumuzdur. Genellikle iftarda tüketilir. Dışarıdan gelen misafirlerimize de bunu ikram ederiz. İlk kez yiyenler bunu merak ediyor.”
Ailesinin asırlardır sürdürdüğü mesleği devam ettiren helvacı Zeki Demeli de dedesinin dedesinin 1800’lü yılların sonunda Şam’da askerlik yaparken zülbiye tatlısını çok beğendiğini ve yapımını öğrenerek memleketine döndükten sonra bunu üretmeye başladığını anlattı.
Kısa süre içinde müşterilerinin tatlıyı beğenmesi üzerine büyük dedesinin bunu ramazan geleneğine dönüştürdüğünü dile getiren Demeli, kendilerinin de geleneği sürdürdüklerini kaydetti.
“Aşırı talep var”
Zeki Demeli, ramazanda tatlıya talep nedeniyle “tatlı bir yorgunluk” yaşadıklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Un, nişasta, şeker ve maya ile geceden hazırladığımız hamuru sahur vaktine kadar kabarması için kazanda bekletiyoruz. Daha sonra halka şeklinde biçim verilen hamurları kızgın yağda kızartıyoruz. Kızartma işlemi bittikten sonra bu halkalar demir bir çubuğa geçirilerek bitkisel boyanın içine atılıyor. Kırmızı bir renge kavuşan tatlıyı daha sonra şerbet kazanına atıp tüketime hazır hale getiriyoruz. Saat 04.00’te çalışmaya başlarız ve işimiz iftara kadar devam eder. Özellikle ramazanın ilk günleri olması dolayısıyla aşırı bir talep var. Farklı kentlerde yaşayan Bergamalılar da bu ürünü istiyor. Kargoyla onlara da göndermeye çalışıyoruz. Kilosu 30 liradan satılıyor.”
Yeğen Mustafa Demeli ise ramazanda oluşan yoğunluk nedeniyle amcasına destek olmak için dükkanda çalıştığını belirtti.
Ramazan gelmeden önce müşterilerin geleneksel olan tatlıyı sormaya başladığını anlatan Demeli, “Öğlen saatlerinde satışına başladığımız zülbiye tatlısı için iftara doğru kuyruk oluşuyor.” dedi.
Vatandaşlardan Bekir Çetin, zülbiye tatlısını çok beğendiğini, bu özel lezzet için ramazanı heyecanla beklediklerini söyledi.