Şarkışla Belediye Başkanı Ahmet Turgay Oğuz, AA muhabirine, Aşık Veysel’in “sadık yarim” dediği kara toprağa kavuşmasının üzerinden 48 yıl geçtiğini hatırlattı.
Aşık Veysel’in “uzun ince bir yol” dediği hayatında eserler bıraktığını belirten Oğuz, “Uzun ince bir yolda insana lazım olacak bir uyarı, bir rehber gerekmiyor mu? Elbette ki gerekiyor. İşte uzun ince bir yolda Aşık Veysel’in vermiş olduğu eserler insanlığa rehberlik edecek nitelikte. Çünkü o eserlerinde sevgi, hoşgörü, birlik, beraberlik, vatan sevgisi gibi temaları işledi. Bu yönüyle Aşık Veysel 7’den 70’e insanlığın kalbine taht kurdu.” dedi.
Aşık Veysel’in eserlerinin her kesim tarafından benimsendiğini anlatan Oğuz, “Aşık Veysel aşıklık geleneğinin üstadı, yani o büyük ustadır. Aşık Veysel’in gönül dili sadece Şarkışla’nın değil, Anadolu’nun gönül dili olmuştur. Aşık Veysel bizim değerimizdir, bizim olan şeyleri, bizim dilimizle ifade etmiştir.” diye konuştu.
“Aşık Veysel ile aynı yörenin insanıyız”
Küçük yaşta gözlerini kaybeden büyük ozanın bütün engellilere örnek teşkil ettiğini vurgulayan Oğuz, yaşama azmini, hayat sevgisini hiçbir zaman bırakmadığını aktardı.
Aşık Veysel’in birlik ve beraberlikten dem vururken iç dünyasında yaşadıklarını dışa vurarak örnek teşkil ettiğini dile getiren Oğuz, şunları kaydetti:
“Onun mezhep, dil, ırk, din ayrımına karşı olduğunu, esas olanın insan ve insan sevgisi olduğunu bütün eserlerinde görmekteyiz. Biz Aşık Veysel ile aynı yörenin insanıyız, onu rahmetle, minnetle anıyoruz. O şu anda elbette ki kara toprak dediği yarinin koynunda uyuyor ama uyurken de ‘mezarımın üstünde ot bitsin, ondan kurtlar, kuşlar, kuzular istifade etsin’ diye öldükten sonra da bunu arzulayan bir insan olması hasebiyle de kendisiyle aynı coğrafyanın, aynı bölgenin ve kültürün insanı olduğumuzdan dolayı mutluluk ve gurur duyuyoruz. Onun bırakmış olduğu bu güzel eserler ışığında insanlarımıza birlik, beraberlik nasip etsin.”
Başkan Oğuz, Aşık Veysel’in eserlerinin yaygınlaşması hususunda çalışma yürüttüklerini dile getirerek, “Böyle bir değerin tanıtımı hususunda daha fazla gayret sarf etmemiz gerekiyor.” ifadesini kullandı.
“Çok gururlu ve onurluyuz”
Aşık Veysel’in torunu Cevriye Keçeci ile evli olan Sivrialan köyü muhtarı Hüseyin Keçeci de bayramlarda yanına gittikleri ozanın yeleğinin cebinden çıkarttığı delikli paralardan kendisine ve tüm çocuklara vererek, kimseyi boş göndermediğini söyledi.
Keçeci, Aşık Veysel’i görmek ve onu dinlemek için sürekli köye misafir geldiğini belirterek, “Sohbetlerini biz kenardan dinlerdik, genelde birlik, beraberlik mesajları verirdi. Doğayı çok severdi, köydeki bahçeler hep ondan sonra yapıldı. Çok şakacı bir insandı.” dedi.
Aşık Veysel’in hemşehrisi, akrabası ve onun köyünün muhtarı olmasının mutluluğunu yaşadığını ifade eden Keçeci, “Böyle bir ozanın köyümüzden çıkmasından dolayı çok gururlu ve onurluyuz.” diye konuştu.