Geçen hafta Gaziantep’in Şehitkamil İlçesi’nde bir arı üreticisinin ölmüş halde bulduğu ve bazı “yetkililerin” ayağındaki halkaya bakarak basın mensuplarına “İsrail casusu” olabileceğini öne sürdüğü arıkuşu haberi, İsrail basınında da yankı buldu.
Gaziantep’in Şehitkamil ilçesi Arıl kasabası yakınlarında ayağında Tel Aviv İsrail yazılı halkayla ölü bulunan Arı Kuşu’yla ilgili İsrail yetkilileri “Endişelenmeyin kuşumuz casus değil” açıklamasını yaptı..
İsrail ’in önde gelen gazetelerinden biri “ Türkiye , bir kuşun, İsrail’in casusu olmasından kuşkulanıyor” başlığı ile verdiği haberde “Türk makamları İsrail tarafından casusluk amacıyla kullanılan bir kuşu bulduklarına inanıyorlar” diye yazdı.
Gaziantep’in Şenitkamil ilçesi Arıl Kasabası yakınlarında ayağında “İsrail Tel Aviv” yazısı bulunan halkayla ölü bulunan arı kuşuyla ilgili Ankara tarafından bir güvenlik soruşturması açıldığı kaydedilen haberde kuşun baçaklarından birinde “ İsrail” yazılı bir halkanın bulunduğuna dikkat çekildi. Kuşlara halkaların takılmasının kuşlar biliminde sık başvurulan bir uygulamanın olduğunu ve bilim adamlarına kuşların göç yollarını takip etmeye yardım ettiğini bildiren gazete, “Bir casusluk misyonunun parçası olarak Türkiye ’ye varmış olmasından kuşkulanan kuşun ölüsünün ilk olarak Tarım Bakanlığına, bunun ardından da Ankara’nın güvenlik teşkilatına teslim edildiği”ni de belitti.
Haberde “casus kuş” ile ilgili haberlerin hızla İsrail’deki yetkililere ulaştığı belirtilirken de İsrail ’deki Doğa’yı Koruma Derneği’nin uyarıldığını ve derneğin, kuşa halkanın dört yıl önce ve rutin bir uygulama ile takıldığını doğruladığı vurgulandı.
İsrail ’de Kuş İzleme Merkezi’nden bir yetkili ülkenin kuzeyinde çok yoğun bir arıkuşu varlığının bulunduğunu, bu türden birçok kuşun da Türkiye , Güney Avrupa ve Rusya’yı da kapsayan göç hareketleri sırasında İsrail’e uğradığını da belirterek “Türk makamları, rahat olsun, casus değil” dedi.
Bu arada, haberde İsrailli yaban hayatı koruma yetkililerinin, İsrailli kuşların daha önce göç hareketleri sırasında uğradığı Arap ülkelerinde “casusluk suçlaması” ile el konulduğunu söylediklerine de dikkat çekildi.