Kanal 5 Genel Koordinatörü Atıf Özbey’in hazırlayıp sunduğu programın bu haftaki konuğu; AK Parti Kars Milletvekili Adayı Mehmet Uçum oldu.Gündemdeki siyasi gelişmelerin ve 2015 seçim sürecinin ele alındığı programda Uçum; AK Parti seçim süreci için önemli açıklamalarda bulundu.
”BUGÜNKÜ KATILIM İRADENİN NE KADAR GÜÇLÜ OLDUĞUNU GÖSTERDİ”
Atıf Özbey (A.Ö.): Bugün Arenadaydınız, AK Parti seçim beyannamesini takdim etti, bugünkü toplantıyı nasıl gördünüz? Değerlendirir misiniz?
Mehmet Uçum (M.U.): Öncelikle ben 2002’den beri AK Parti sürecini yakından takip eden biriyim AK Parti, parti olarak siyaset arenasına çıktığından beri son derece disiplinli çalışan bir parti. Bu disiplini sağlayan şey AK Parti’de bir siyasi doğrultu konusunda Türkiye’nin geleceğine yönelik bir siyasi projeksiyon siyasi perspektif konusunda ortak irade birliğine sahip olması, AK Parti bu yanıyla baktığımızda standart partilerden farklı bazı özellikler taşıyor o özelliklerinden en önemlilerinden biriside tüm siyasi çalışmasında gerçek anlamda bir örgütlülük disiplini içersinde haraket etmeyi başarabilmiş olmasıdır. AK Parti’nin örgüt disiplini sadece örgüt ilkelerine dayanmıyor bu örgütün önüne koyduğu amaçlardan kaynaklanıyor. Bu amaçların kısa bir özetini yapmak gerekirse AK Parti temsil ettiği toplumsal kesimlerin sosyolojinin halk kesimlerinin iradesini siyasete yansıtmayı son derece üst seviyede başarmış bir partidir bu yanıyla baktığınızdada daha önceki çalışmalarında olduğu gibi bu çalışmasıda esas itibariyle halkın iradesinin çok net bir biçimde ortada olduğu bir çalışma oldu. Bunu niçin söylüyorum 1.’si hem dışarda hem içerde son derece coşkulu bir katılım vardı hem kalabalıktı hemde katılım son derece bilinçli bir katılımdı bu katılımcılar bu aday tanıtım meselesini sadece aday olan kişileri bireysel olarak tanımak olarak algılamıyorlardı AK Parti’nin bundan sonraki vizyonuna ilişkin yaklaşımlarını tartmak bakımındanda algılıyorlardı bu yanıyla baktığımızda aslında AK Parti 2015 seçimleriyle birlikte sonuçta gündeme getirilen ikinci yarı kavramıylada beraber bir kuruluş sürecini ilan etti. Bu kuruluş süreci ilanı yani yeniden inşa meselesi 2002’de başlayan AK Parti siyasi sürecinin ikinci aşaması olarak tanımlanan bir süreç ve bugünkü katılım toplantı organizasyon aslında buradaki iradenin ne kadar güçlü olduğunu gösterdi.
”YENİ ANAYASAL SİSTEM İÇERİSİNDE BARAJ SORUNUNU TEKRAR GÜNDEME GETİRİRİZ”
(A.Ö.): HDP’nin bu baraj meselesini siz nasıl değerlendiriyorsunuz? Nasıl bakmak lazım %10 meselesine?
(M.U.): Türkiye’nin yeni siyasal yapsı içerisinde yeni anayasal sistemi içerisinde baraj sorununu tekrar gündeme getiririz zaten bu konuda önerimizde vardı biliyorsunuz, 3 tane öneri vardı daraltılmış bölge dar bölge mevcut sistemin devam etmesi şeklinde bu anayasa değişikliğine muhalefet partileri yakınlık göstermediği için kaldı yeni anayasal sistem içerisnde bunu gündeme getiririz anlamlı bir baraj olması yönetimde istikrar için gerekli ama bu barajın yüksek olmamasıda demokratik temsil için gerekli yani yönetimde istikrar için bir barajı ama demokratik temsil içinde o barajın uygun seviye ihtiyacı var.
”TÜRKİYE’NİN YENİDEN YAPILANMASIYLA AK PARTİ’NİN YENİDEN YAPILANMASI İÇ İÇE GEÇMİŞ BİR SÜREÇ”
(A.Ö.): Yeni inşa tanımında yalnızca Türkiye’nin yen inşaası olarak algılamıyorum bu AK Parti’ninde yeni inşası olarak algılıyorum bunu biraz açarmısınız?
(M.U.): Öncelikle şunun altını çizmek lazım AK Parti’nin kurucu geel başkanı ve Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu misyon ve vizyon bir kere devam ediyor bu yanıyla baktığımızda misyon ve vizyonun sürekliliği açısından bir farklılaşma yok o visyon ve misyon neydi diye düşündüğümüzde hatırlayın 2002 yılında AK Parti Türkiye’nin geleceğinde iddialı bir siyasi parti olarak ortaya çıktığında Türkiye’nin ekonomik ve siyasi açıdan son derece problemli dönemdeydi aynı zamanda Türkiye’de devletin işleyişi açısından da son derece önemli sorunlarımız vardı o iddia şu iddaydı Türkiye’yi ekonomik açıdan geliştirip güçlendirebilecek siyasi açıdan düzlüğe çıkarabilecek ve devleti yeniden yapılandıracak bir iddiaydı o iddaydı bu 13 yıllık sürece baktığımızda bu konuda bu ekonomik siyasi hedefler konusunda son derece önemli adımlar atıldı bu adımlar esas itibariyle yeniden inşaanın koşullarını hazırlama adımlarıydı dolayısıyla bu yanıyla baktığımızda aslında devamlılık içerisinde bir yenilenme var bunuda zaten hem seçim beyannamesinde Türkiye’ye sunulan yeni sözleşmede süreklilik içerisnde yeniden inşaa diye tarif edildiğini görebilirsiniz. Yeni bir parti mi doğuyor? Sıfırdan yeni bir parti doğmuyor yeni bir projemi ortaya konuyor? Sıfırdan yeni bir proje ortaya konmuyor. Devamlılığı esas olan, sürekliliği esas olan ama yeni bir aşamaya geçişten söz etmeliyiz. AK Parti’nin devamlılığında bir sorun yok ama AK Parti bu yeni aşamada kendinide yeniden yapılandırıyor çünkü bu şununla son derecede bağlı ona dikkatinizi çekmek isterim Türkiye’nin yeniden yapılanmasıyla AK Parti’nin yeniden yapılanması iç içe geçen bir süreç. Dolayısıyla bu aşamada artık 2015’te başlayıp 2023’e kadar geçecek süreçte Türkiye toplumunun milletinin ihtiyaçları ve taleplerine göre siyasal sistemi yeniden yapılandıracak hemde kendini yeniden yapılandıracak.