KAHRAMANMARAŞ
AK Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, “Kimi insanlar siyaset kurumunu çıkar elde etmek için bir araç olarak görür. Bunlar var ülkemizde. Dün vardı bugün de var. Kimileri de siyasi partileri kendi statüsünde değişiklik elde etmenin vasıtası olarak görür, onun için girer.” dedi.
Yazıcı, AK Parti Kahramanmaraş İl Başkanlığınca bir tesiste düzenlenen “Vefa Buluşması”nda yaptığı konuşmada, partisinin kuruluş sürecine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Yazıcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminde, 2001’de Kahramanmaraş Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek’in daveti üzerine kente geldiklerini, henüz teşkilatlar kurulmadan AK Parti’ye gönül verenlerin heyecanla dolu olduklarını gördüğünü, sonra da Türkiye’ye yayıldıklarını söyledi.
Yazıcı, milletin AK Parti’de kendi kokusunu bulduğunu, çevresini gördüğünü çünkü milletin sezgilerinin çok güçlü olduğunu belirtti.
Türkiye’de farklı amaçlarla siyasette ve partilerde yer alındığına dikkati çeken Yazıcı, şu değerlendirmede bulundu:
“Kimi insanlar siyaset kurumunu çıkar elde etmek için bir araç olarak görür. Bunlar var ülkemizde. Dün vardı bugün de var. Kimileri de siyasi partileri kendi statüsünde değişiklik elde etmenin vasıtası olarak görür, onun için girer. Bu tipler dün vardı, bugün de var yarın da olacak. Ama kimileri siyaseti, siyaset kurumunu, millete, halka hizmet etmek, halkın hayat standardını yükseltmek, önündeki engelleri kaldırmak, daha müreffeh bir ülke oluşturmak için birlikte yola koyulurlar. İşte bunlar AK Parti’lilerdir. AK Parti budur. AK Parti Türkiye’nin değil dünyanın en büyük siyasi örgütüdür, siyasi teşkilatıdır.”
Yazıcı, sadece Türkiye’de değil dünya tarihinde de örneği olmayacak bir darbe teşebbüsüne 15 Temmuz 2016’da maruz kalındığını anımsatarak, Cumhurbaşkanı ve Başbakanın çağrılarıyla akşam başlayan darbe girişimini sabah olmadan önleyen bir millet olduklarını, bunun da tarihte ilk kez görüldüğünü kaydetti.
Milletin darbeye boyun eğmediğini 15 Temmuz 2016’da gösterdiğini söyleyen Yazıcı, “AK Parti’nin de bir darbe önlemesi var. AK Parti 2007’de Cumhurbaşkanlığı seçimine karşı elektronik ortamda icra edilmiş darbe teşebbüsüne karşı dik durmuş, şapkasını alıp gitmemiş, kapıların arkasına gizlenmemiştir.” dedi.
“Kim emeğini gösteriyorsa ona vefa göstereceksiniz”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya da siyasetin iki “v” harfiyle ifade edileceğini söyledi.
Siyaset yapan kişinin birinci “v”sinin vizyonunun olması gerektiğini vurgulayan Erol, “Bu ülke için, bu vatan için, bu şehir için, bu insanları için bir hayaliniz ve bir vizyonunuz olacak. Bu varsa siz siyasetçisiniz demektir. İkincisi ise vefanız olacak, eğer siz siyaset yapıyorsanız bu toprak uğruna, bu vatan uğruna, bu parti uğruna, fedai can eden başta olmak üzere kim emeğini gösteriyorsa ona vefa göstereceksiniz. Bu partinin en büyük özelliği bu ülkeyi büyütme uğruna ortaya koyduğu vizyonudur, gösterdiği vefasıdır.” diye konuştu.
“Korkaklar zafer anıtı dikemezler”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Mahir Ünal da Recep Tayyip Erdoğan siyasetinin temelini samimiyet ve cesaret oluşturduğunu belirtti.
Samimi olmanın cesur olmayı gerektirdiğine dikkat çeken Ünal, şunları belirtti:
“O yüzden Cumhurbaşkanımız ‘Korkaklar zafer anıtı dikemezler.’ der. Samimi olmak korkak olmamayı gerektirir. Çünkü bizim tanımımızda dürüstlük kalbinde ve zihninde olanı söyleyebilme cesaretidir. Hesap yapma, kitap yapma, tuzak kurma AK Parti’de olmaz. AK Parti’de hesabilik değil hasbilik vardır. Hasbilik olduğu için bugün hepimiz bir çatının altında, bir masanın etrafında kalplerimizi kardeş kılan Allah’a hamd ediyoruz. O yüzden biz hasbiyiz. O yüzden biz samimi ve cesaret sahibiyiz. Ben bu aileye mensup olmaktan dolayı onur duyuyorum. Gurur duyuyorum. Kahramanmaraşlı olmaktan, Kahramanmaraş’ta siyaset yapmaktan ayrı onur ve gurur duyuyorum.”
“Geleceğe daha güçlü yürüyebiliriz”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş da “Hayatta en büyük zevk aldığınız şey nedir?” diye sorsalar bunun insanlara vefa göstermek ve vefa görmek olacağını belirterek, “En büyük vefa örneği Recep Tayyip Erdoğan’dır. Vefayı, ilkeli duruşu biz ondan gördük. Mütevaziliği ondan gördük, dürüstlüğü ondan gördük ve herşeyden önemlisi mütevaziliği ondan öğrendik.” dedi.
Davada küskünlük ve kırgınlık olamayacağını vurgulayan Ataş, şöyle dedi:
“Biz en doğruları, en dürüstleri, en ilkeli ve ahlaklı çalışkan olan arkadaşlarımız seçip geleceği yürüyeceğimiz ki en önemlisi 2019 seçimlerini, birlikte göğüsleyeceğimiz bir birlikteliği sağlamaya mecburuz. Ülkemizin üzerinde oyunları hepimiz biliyoruz. İçerideki ve dışarıdaki birtakım iş birlikçilerle ülkemizin nasıl işgal edilme planları içerisinde planların yapıldığını hep birlikte görüyoruz.”
Ataş, Afrin’deki Zeytin Dalı Harekatının bunlardan biri olduğunu anlatarak, “Biz birliğimizi ve beraberliğimiz koruyabilirsek, geleceğe daha güçlü yürüyebiliriz. Aramıza fitne sokmak isteyenleri, dedikodularla bizi bir birimize düşürmeye çalışanları yok edebilirsek, onlara itibar etmeyebilirsek başaramayacağımız hiçbir iş yoktur. 17 yıla yakın süredir kurulmuş olan partimizin elde ettiği başarılar birlik beraberlik ve kardeşliklerimizle kazanılmıştır. Bunu hiç unutmamamız gerekiyor. Küçücük hesapları dağ gibi büyük hesapların önüne geçirmemek, kendi küçük hesaplarımızı millet ve ülke hesaplarının önüne geçirmemek temel temennimiz ve düsturumuz olmalıdır diyorum.” sözlerine yer verdi.
Muhabir: İsmail Hakkı Demir