İSTANBUL
Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, “Dünyanın başına bela olan iki büyük hastalıktan birisi terör, diğeri de bağımlılıktır. Batılı ülkelerin önemli bir bölümünde bağımlılık artık tam bir salgın halini almış durumda. Türkiye’de de bir salgının başında olduğumuzu rahatça söyleyebiliriz. Bu konuda bütüncül bir yaklaşımla topyekun bir mücadele gerekiyor.” dedi.
Akdağ, Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Merkezi’ni ziyaret ederek, Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya geldi.
Başbakan Yardımcısı Akdağ’ın Yeşilay’ın çalışmaları hakkında bilgi aldığı ve Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu tarafından hazırlanacak 2018-2023 Eylem Planı konusunda fikir alışverişinde bulunduğu ziyarette, Yeşilay Genel Müdürü Savaş Yılmaz da sunum yaptı.
Akdağ, toplantı öncesinde yaptığı açıklamada, daha önce Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek Kurulu olarak başlatılan çalışmalara Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu olarak devam edileceğini belirtti.
“Bağımlılıkla topyekun mücadele edilirse başarı sağlanabilir”
Bağımlılıkla topyekun mücadele edilirse başarı sağlanabileceğini vurgulayan Akdağ, “Şöyle ki genellikle bağımlılığa giden yolda en kolay ulaşılan, en ucuz olan ürünlerle başlanılıyor. Bunların içinde sigara var, bunların içinde düşük alkollü içecekler var. Daha sonra diğer bağımlılıklara geçiş olabiliyor.
Dolayısıyla bir bütün halinde meseleye yaklaşmak lazım. Uyuşturucuyu kullanan hemen herkesin öncesinde sigara içtiğini biliyoruz. Alkol kullanan kişilerinin büyük çoğunluğunun öncesinde sigara içtiğini biliyoruz. Dolayısıyla sigara, alkol, uyuşturucu, kumar ve davranışsal anlamda teknolojinin yanlış kullanılması, sosyal hayatı bozmasında teknoloji bağımlılığı… Bütün bunları içerisine alan yeni bir yüksek kurulla çalışmalarımıza devam ediyoruz.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da bağımlılık konusuna önem verdiğini anlatan Akdağ, Yeşilay’ın son birkaç sene içerisinde ortaya koyduğu performansı ve rolü geliştirmek istediklerini söyledi.
“Yeşilay bağımlılıkla mücadelede amiral gemi”
Yeşilay’ı bağımlılıkla mücadele konusunda “amiral gemi” olarak tanımlayan Akdağ, “Yeşilay bize göre bağımlılıkla mücadele konusundaki sivil toplumun amiral gemisi hükmündedir. Sivil toplumdan başka grupların da bu mesele ile mücadele etmek için gayret ettiklerini biliyoruz. Yeşilay ile yapabileceğimiz çok daha güzel şeyler olduğunu biliyoruz. Yeşilay’ın kazandığı bu yeni dinamizmi ziyadesiyle bir olumlu dönüşüme çevirmeye ve Yeşilay’ın rolünü arttırmaya gayret edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“Dünyanın başına bela olan iki büyük hastalıktan birisi terör, diğeri de bağımlılıktır. Batılı ülkelerin önemli bir bölümünde bağımlılık artık tam bir salgın halini almış durumda. Türkiye’de de bir salgının başında olduğumuzu rahatça söyleyebiliriz.” diyen Akdağ, bağımlılık konusunda bütüncül bir yaklaşımla topyekun mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Akdağ, bu mücadelenin sadece hükümetin mücadelesi olmadığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Bu gözle bakılırsa zaten muvaffak olmak da zor. Elbetteki birinci derecede mücadeleden sorumlu hükümettir. Bu işe gerekli önemin verilmesi, odaklanmanın sağlanması, finansmanın ayrılması çok önemlidir. Ancak başta sivil toplumumuz olmak üzere, basınımızın, üniversitelerimizin, belediyelerimizin meseleye hassasiyetle yaklaşması çok önemli. Bu çalışmaları özellikle İstanbul’da devam ettiriyoruz. Çünkü bağımlılık konusunda, uyuşturucu ile mücadele konusundaki en riskli ilimiz İstanbul. Buna benzer diğer metropollerde de risklerimiz ve sıkıntılarımız var ama birinci derecede odaklandığımız yer de bugün için İstanbul.”
Bağımlılık konusunda gerekli istatistiki verilerin toplanmasına yönelik çalışmaların sürdüğünü anlatan Akdağ, “Piyasada uyuşturucunun satış fiyatlarını da takip edeceğiz. Fiyatların yukarı doğru çıkması demek arzın, yani piyasaya sürülen uyuşturucunun azalması demektir. Bunu önemli bir gösterge olarak görüyoruz. Bir de daha önce söylemiştik; kanalizasyonlarda, atık sularda uyuşturucu maddelerin takibini yapacağız. Bunu İstanbul ve Adana’da Adli Tıp Enstitüleri akademik projelerle gerçekleştirmiş durumdalar. Yöntemlerinin çalıştığını gösterdiler, şimdi artık yaygınlaştırarak bir politika aracı olarak kullanacağız.” şeklinde konuşmasını tamamladı.
Muhabir: Kaan Bozdoğan