ANKARA
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü‘ndeki eylemlere ilişkin 473 kişinin yargılandığı davaya sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü‘ndeki salonda görülen duruşmaya, sanıklar, şehit yakınları ve gaziler ile taraf avukatları katıldı.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savunma yapan eski üsteğmen Mustafa Özkan, olay tarihinde önceden planlı yıllık izninde olduğunu, verilen emir üzerine görev yaptığı 143. Filo’ya döndüğünü anlattı.
Dönemin Filo harekat subayı binbaşı Ali Karabulut’un 14 Temmuz’da kendisini arayarak “Jübile uçuşu için filoya gel” dediğini aktaran Özkan, “Filo’da son günlerimdi. İzinden dönünce ilişik kesme işlemlerimi tamamlayacaktım. Emir gelince Gaziantep’te tatilimi yarıda kesip geldim.” diye konuştu.
Özkan, olay günü saat 20.40 sıralarında üsteğmen Mehmet Yurdakul’un kendisini araçla evinin önünden alarak birlikte Karabulut’un emrettiği gibi 141. Filo’ya gittiklerini söyledi. Filo’ya gittikten sonra Mustafa Azimetli’nin “Büyük bir Terörle Mücadele Harekatı (TMH) var. Şimdilik senin bir görevin yok” dediğini ileri süren Özkan, daha sonra gazino bölgesine geçip beklediğini iddia etti.
Kursiyer gazinosunda darbe girişimi olduğunu öğrendiğini, sabaha kadar ailesiyle mesajlaştığını, eşini aradığını, gece boyunca eşi ve ailesiyle iletişim halinde olduğunu ve uçmadığını savunan Özkan, Ankara Emniyet Müdürlüğünü bombaladığına dair kule ve telsiz konuşmalarının kendisine ait olmadığını öne sürdü.
Özkan, sabaha kadar filonun içerisinde gezdiğini, çevrede tam teçhizatlı ve silahlı askerler olduğundan üssü terk edemediğini, daha sonra gazino bölgesine geçip uyuduğunu savundu.
Duruşma sırasında, telsiz kayıtları dinletilen Özkan, kendisine ait olduğu öne sürülen ses kayıtlarının bilimsel karşılığı olmadığını, ses kayıtlarının dijital ses analizinin yapılmasını, kayıtların montaj olup olmadığının tespit edilmesini talep etti.
“Ben o zaman aralığında uyuyordum”
Özkan,”mahrem imamlar” yapılanması sanığı Ufuk Işık’ın mahrem abiliğini yaptığına dair tespiti de reddetti.
Çapraz sorgusunda bir avukatın, “Sana isnat edilen bombalama eyleminin saat aralığında telefonu kullanmadığın görünüyor ne diyeceksin?” sorusuna Özkan, “Ben o zaman aralığında uyuyordum.” şeklinde yanıt verdi. Bunun üzerine avukatın, “Uçuş yaptığınız iddia edilen saatlerde Ankara’nın Altındağ, Yenimahalle ve Çankaya gibi ilçelerinde cep telefonunuz sinyal veriyor. Bu durumu nasıl açıklıyorsunuz?” diye sorması üzerine sanık Özkan, “Yanlışlık olduğunu düşünüyorum.” karşılığını verdi.
Başka bir avukatın, “Geldiğiniz an itibarıyla bu hain darbe girişimi hangi terör örgütü yapmıştır?” sorusunu ise “İnşallah bu mahkeme sonucunda belli olacak. Ben burada bilirkişi değilim. Ben sanığım, kimse hakkında yorum yapmak istemiyorum.” diye cevapladı.
Duruşmaya 26 Şubat Pazartesi günü sanık eski pilotlar Uğur Uzunoğlu, Yücel Canbolat ve Müslüm Macit’in savunmalarıyla devam edilecek.
İddianameden
İddianameye giren görüntüler ve telsiz konuşmalarına göre, Ankara Emniyet Müdürlüğüne atılan iki bombadan biri “94-0095” kuyruk numaralı uçaktan “ASLAN 4 İki Numara” kodunu kullanan Mustafa Özkan tarafından atıldı.
Muhabir: Cemil Murat Budak