KARS
Kars’ta, Fetullahçı Terör Örgütü‘nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin davada yargılanan dönemin 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı Lojistik Destek Taburunda görevli 2’si tutuklu 28 askeri personelin savunmaları alındı.
Kars 2. Ağır Ceza Mahkemesinde dün başlayan davanın bugünkü duruşmasına, dönemin 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı Lojistik Destek Taburunda görevli bir yüzbaşı, 5 üsteğmen, 2’si tutuklu 21 astsubay ve bir uzman onbaşıdan oluşan 28 askeri personelin tamamı katıldı.
Sanık avukatları ile yakınlarının da hazır bulunduğu duruşmada, dün ifadelerinin alınmasına başlanan sanıkların tamamı savunma yaptı.
Duruşmada darbe girişiminin yaşandığı gece, askerlerce kameralarına el konulduğu belirtilen gazeteciler ile bazı askerler de “tanık” olarak dinlenildi.
Tutuklu sanık eski astsubay Yılmazali Akbaş, savunmasında Üsteğmen Semih Havan’ın araması ve alarm emrinin verilmesiyle kışlaya gittiğini belirtti.
Kışlada kıyafetini değiştirip silahlarını alıp dışarı çıktıklarını anlatan Akbaş, “Dışarı çıktığımızda, halen başka bir davada tutuklu yargılanan dönemin Lojistik Destek Tabur Komutanı olan eski binbaşı Çetin Aydoğan’a ne olduğunu sorduk, o da bilgisinin olmadığını ancak terör saldırısı olabileceğini, araçlara binerek nizamiye yolunda yol tedbiri alıp emniyet amaçlı bekleyeceğimizi söyledi. Daha sonra araçlara binerek kışlanın kapısına gelerek emniyet aldık.” ifadesini kullandı.
Akbaş, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece telefonlarına mesaj geldiğini anlatarak, “Saat 00.30 sularında telefonlarımıza ’emir komuta kademesi içerisinde emirlere riayet ediniz’ şeklinde mesaj geldi. İlerleyen saatlerde telefonlarda haberlere bakmaya başladık. Türk Silahlı Kuvvetlerinin yönetime el koyduğunu, Meclisin bombalandığını öğrendik. Bu işte bir gariplik olduğunu Aydoğan’a söyledik. Aydoğan, ‘Siz beklemede kalın hiçbir şeye müdahale etmeyin’ dedi kışlaya gitti bir süre sonra geri geldi. Daha sonra bütün araçlar ve askerleri içeriye çekti.” şeklinde savunma yaptı.
Eski Binbaşı Aydoğan da bu davada “tanık” olarak verdiği ifadede, 15 Temmuz gecesi kışlalardan çıkan zırhlı araçlara şaşırdığını ve ilk alarma bir anlam veremediğini söyledi.
Örgütün sözde “Sıkıyönetim Komutanı” olmakla suçlanan dönemin 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanı olan eski Tuğgeneral Ali Avcı’nın kendilerini toplantıya çağırdığını ifade eden Aydoğan, şunları ifade etti:
“Ali Avcı bizi hızlı şekilde çağırmıştı, ben de toplantıya gitmiştim. Ben toplantıya gittiğimde ve toplantı öncesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın herhangi bir konuşması yoktu. Toplantıdan sonra geri döndüm ve askerleri görevlendirdim. Görevlendirme yaptığım yer kışla içerisindeydi. Terör saldırısı olabileceğini düşündük. Kışla emniyetini almak için birkaç araçta bomba araması yaptık. Olayları öğrendikten sonra 9. Kolorduyu arayarak bilgi aldım.” ifadelerini kullandı.
Gazetecilerin kameralarına el koyup, görüntüleri silmişler
“Tanık” olarak dinlenilen gazetecilerden O.A, ifadesinde, darbe girişiminin yaşandığı gecede aralarında iş bölümü yaptıklarını ve kendilerinin de Hafız Hakkı Paşa Kışlasına gittiklerini belirterek, “3 kişi kışlanın önüne gittik. O güzergaha gittiğimizde marketin dışından görüntü almaya çalıştık. Dışarıda bekleyen rütbeli ve erler vardı. Bize seslendiler gazeteci olduğumuzu onlara belirttik. Darbe girişimi olduğunu da söyledik. Buna rağmen silah doğrulttular eller yukarı dediler, kimliklerimizi, kameramızı aldılar, görüntülerimizi sildiler.” dedi.
Diğer tanıklardan gazeteci U.A ise 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gecede kışla önünde yaşananları anlatarak şunları kaydetti:
“Televizyonlarda gördüğümüz haberler üzerine burada da bir hareketlilik olabileceğini düşündük. Şehirde birkaç yerde askeri hareketlilik yaşandı. Biz de askerlerin ve tankların çıkışını çekmek için kışlanın önüne gittik. Askerler kapıda bekliyorlardı, araçlarda arama yapıyorlardı. Daha sonra bize silah doğrultarak ellerimizi kaldırmamızı söylediler, ellerim havadayken kameramı aldılar. Askerler kameraya bakıp çektiğimiz görüntüleri sildiler. Bu sırada kışladan tanklar çıkmaya başlamıştı.”
Duruşma, tanıkların dinlenilmesiyle devam devam ediliyor.
Muhabir: Cüneyt Çelik