İZMİR – Meriç Ürer
İzmir’de “askeri casusluk soruşturması“ndaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin iddianamede, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY), TSK içindeki mensuplarının önünü açmak amacıyla örgüt üyesi olmayan askerleri fuhuş tuzağına düşürerek uygunsuz görüntülerini kaydettiği ve şantaj yaptığına ilişkin tanık beyanlarına yer verildi.
İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya’nın 43’ü tutuklu, 23’ü firari 102 sanık hakkında hazırladığı ve İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, FETÖ mensuplarının, kendilerinden olmayan subay ve astsubayları saf dışı bırakmak için kurdukları tuzakların detayları yer aldı.
İddianamede ifadelerine yer verilen gizli tanık Ateş, ticari hayatı gereği FETÖ mensuplarıyla uzun zaman irtibatı olduğunu belirterek, “askeri gizli bilgi ve belge bulundurma” suçlamasıyla yargılandıkları davada beraat eden 357 sanık ve üst düzey askeri yetkililere kurulan fuhuş tuzağını anlattı.
“Şantajla örgüt içine çektiler”
Gizli tanık Ateş, “Plan doğrultusunda Tuncay Opçin aracılığı ile Türk Silahlı Kuvvetlerinde bulunan subay ve astsubaylara bayan temin ederek gizli görüntülerini çektiler. Daha sonra da bu kayıtları kullanarak (bu kişileri) tehdit ve şantajla örgüt içerisine çektiklerini biliyorum.” beyanında bulundu.
İddianamede, fuhuş tuzağına ilişkin ifadelerine yer verilen gizli tanık Abdullah da geçmişte örgüt içinde yer aldığını ancak bu yapıyla ilişkisini vatana ihanet içinde olduğunu anladıktan sonra 4 yıl önce kestiğini savundu.
Gizli tanık, şunları kaydetti:
“Askeri casusluk operasyonundan 1-2 ay önce cemaat abilerinden biri, ‘Ruslarla takılan subay-astsubay tanıdığımın olup olmadığını sordu. ‘Neden?’ diye sorduğumda, ‘Bir kısım askeri personel, Rus kadınlar ile yatıyormuş, aslında bu kadınlar Rus casusuymuş, askeri bilgileri toparlıyorlarmış, polislerin abileri soruyor.’ dedi. ‘Vay canına, içimizde ne hainler varmış.’ diyerek tepki göstermiştim ancak böyle bir tanıdığım olmadığı için de kimsenin ismini vermemiştim.
Daha sonra medyadan İzmir casusluk operasyonunu takip ettiğimde gerçekten gözaltına alınan askerlerin casusluk yaptığı algısına kapılmıştım.”
Operasyon
İzmir Cumhuriyet Başsavcıvekili Okan Bato’nun yürüttüğü soruşturma kapsamında, “İzmir’deki askeri casusluk soruşturması”ndaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin inceleme ve elde edilen belgeler doğrultusunda, İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, FETÖ/PDY’ye yönelik farklı zamanlarda düzenledikleri operasyonlarda, aralarında Tümgeneral Hamza Koçyiğit, eski Roma Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Kurmay Albay Mehmet Demirağ, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın yaveri emekli Albay Gürsel Yüce ve bazı rütbeli askerlerin de bulunduğu çok sayıda şüpheli gözaltına alınmıştı.
Hakkında yakalama kararı bulunan örgüt elebaşı Fetullah Gülen, örgütün üst düzey yöneticileri Mehmet Ali Şengül, Mehmet Ali Büyükçelebi, Mehmet Hanefi Sözen, Naci Tosun ve İsmail Büyükçelebi ile gazeteci Tarık Toros’un firari olduğu belirtilmişti.
İzmir’deki “askeri casusluk” soruşturmasında, FETÖ/PDY üyelerinin sahte delil ürettiği iddialarına ilişkin aralarında meslekten ihraç edilen emniyet mensupları ve mülkiye müfettişlerinin de bulunduğu 68 sanığın yargılanmasına İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanmıştı.