AA muhabirinin, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) 2020 nüfus istatistiklerinden derlediği bilgiye göre, Tahtakale, İstanbul’un en az nüfusa sahip iki mahallesinden biri haline geldi.
Ticaretin kalbinin attığı, farklı yerlerden kente gelen esnaf ve iş insanlarının uğradığı Tahtakale, gündüzleri ticaret merkezi olma özelliğini bugün de devam ettiriyor.
Tekstilden baharata, züccaciyeden kırtasiyeye onlarca ürünün toptan ve perakende satışa sunulduğu Tahtakale, gündüzleri yoğunken geceleri ise tenhalaşıyor.
Dudullu OSB ile birlikte İstanbul’un en az nüfusa sahip iki mahallesinden birisi olan Tahtakale’de yaşayanlar 15 kişi olarak belirlendi.
Hanlarıyla ünlü Tahtakale’nin sakinleri, eski günlerini özlemle yad ederken, esnaf da faaliyetlerini sürdürmeye çalışıyor.
İstanbul’un en kalabalık mahallesi Adnan Kahveci’den 6 bin 778 kat küçük
Tahtakale, 101 bin 668 nüfusa sahip İstanbul’un en kalabalık mahallesi Adnan Kahveci’den yaklaşık 6 bin 778 kat daha küçüklüğüyle dikkati çekiyor.
Tahtakale nüfusunun, İstanbul’un diğer kalabalık mahallelerinden Küçükçekmece Atakent’ten 6 bin 657, Başakşehir Kayabaşı’ndan 6 bin 613, Maltepe Zümrütevler’den 5 bin 754, Bahçelievler Zafer’den yaklaşık 5 bin 645 ve Küçükçekmece Halkalı Merkez Mahallesi’nden yaklaşık 5 bin 258 kat daha küçük olduğu kayıtlara geçti.
Tahtakale Mahallesi Muhtarı Halil İbrahim Seçer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 59 yaşında olduğunu ve 3 dönemdir muhtarlık yaptığını söyledi.
Daha önce babasının Tahtakale’de 46 yıl muhtarlık yaptığını belirten Seçer, “Babamın vefatının ardından seçmenler bana gelip, ‘Babanızı çok severdik, siz de ona istinaden değerli insansınız. Sizin devam etmenizi istiyoruz’ dediler. Biz de öylece bu yola girdik ve bu şekilde devam ediyoruz. Tahtakale mahallemiz eskidir. Ticaret yönünden Türkiye’nin kalbidir diyebilirim.” dedi.
Seçer, mahalleye eskisi kadar olmasa da rağbetin devam ettiğini, Tahtakale’de her şeyin hesaplısının bulunabildiğini ve esnafının iyi olduğunu ifade etti.
“Böyle bir mahallenin muhtarı olmaktan gururluyum”
Nüfusa kayıtlı olmayıp, Tahtakale’de geceleyen işçilerin de olduğunu anlatan Seçer, “Eskiden imalathaneler bulunduğu için kalanların sayısı çoktu. Hanlar, bekar evi olarak otel gibi kullanılırdı. Bir odada 5 ya da 10 kişi kalırdı. Bunlar kalkınca yatanlar da gitti. Son dönemde genelde odabaşı ve hamallar kalıyordu. Onlar da artık salgın nedeniyle kalmıyor, evlerine gidip geliyorlar.” diye konuştu.
Seçer, Tahtakale gibi ekonomik anlamda önemli bir yer tutan mahallenin muhtarlığını yapmaktan mutluluk duyduğunu dile getirerek, “Devletin verdiği bir görevi, mührü taşıyorum. Bu da büyük bir şeref ve onurdur.” şeklinde konuştu.
“1960’tan beri Tahtakale’de yaşıyorum”
Mahalle sakinlerinden 77 yaşındaki Abdülkadir Sarıbıyık ise 1960’tan bu yana Tahtakale’de yaşadığını, 43 yıl boyunca esnaflık yaptığını söyledi.
Tahtakale’nin eskiden çok daha kalabalık olduğuna dikkati çeken Sarıbıyık, şu andaki hareketliliğin eskisi gibi olmadığını belirtti.
Sarıbıyık, eskiden esnafın daha çok bu civarda yaşadığını ifade ederek, “Tahtakale, gündüz çok kalabalık ancak gece kimseyi bulamazsınız. Çünkü esnafın evi mahalle dışında. Burada yaşamak benim için çok önemli. Aynı zamanda muhtarlıkta azayım.” dedi.
“Herkes birbirine bağlıydı”
Mahalle sakini 72 yaşındaki Sabri Çiftçi de 1963’te geldiği Tahtakale’de çocukluk ve gençliğinin geçtiğini dile getirdi.
Kahvehane, lokanta ve fırında çalıştığını, zaman zaman gıda sektöründe iş yaptığını kaydeden Çiftçi, “Burada 11 kıraathane vardı ve hepsi de tıklım tıklım doluyordu. Herkes birbirine bağlıydı, birbirini tanırdı. Onlar dağıldı.” ifadelerini kullandı.
Çiftçi, o dönem seyyar satıcı, simitçi, manav, mısırcı ve kestaneci gibi çok farklı işleri yapan gençlerin mahallede bulunduğunu, bu kişilerin bekar odalarında kaldığını anımsattı.
“Konyalı, Malatyalı, Niğdeli, Nevşehirli, Kastamonulu herkes buradaydı. Hepsi buralardan ekmek yerdi.” diyen Çiftçi, şimdilerde birçok değişimin yaşandığını kaydetti.
Çiftçi, “Tahtakale iyi bir yerdir. Dünyanın her tarafından buraya gelen vardır. Böyle bir yer fakat gece kimse yoktur. Gündüz çok kalabalık. Dünyanın her yerinden gelen Eminönü’ne, Tahtakale’ye gelir ama gece kimse yok.” şeklinde konuştu.