Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, suç örgütünün Coinspace isimli şirket adıyla “S-Coin”, “FirstCoin” isimli kripto para ürettikleri, bunların gelecekte çok değerleneceğini, Bitcoin gibi yatırım yapanlara çok yüksek tutarlarda kazançlar sağlayacağı vaadinde bulunarak mağdurlardan yatırım adı altında para topladıkları anlatıldı.
Bu şekilde haksız kazanç sağlayan suç örgütünün ürettiklerini iddia ettiği kripto paraların hayali olduğu, tedavülde bulunmadığı ve dünyanın hiçbir borsasında işlem görmediği vurgulanan iddianamede, suç örgütünün bu kripto paraların tanıtımını yapmak amacıyla gerek fiziki mekanlarda, gerekse sosyal medya platformlarında seminerler ve toplantılar düzenledikleri aktarıldı.
İddianamede, şüphelilerin Coinspace isimli network marketing (piramit satış sistemi) isimli oluşuma yatırım yapacak yeni üyeler kazandırmaya çalıştıkları ve sisteme çok sayıda yatırımcı dahil ettikleri belirtilerek, sisteme ilk katılan şahısların, sonraki süreçte kendi referansıyla yeni üyeler dahil etmesiyle piramit yapının üst basamaklarına çıktıkları kaydedildi.
Üst basamaklara çıkan ilk üyelerin, yatırım kazancının dışında tavsiye, referans ve ekip kazancı aldığı belirtilen iddianamede, sürekli yeni üye kazandırılmasıyla piramit satış sisteminin doğası gereği belirli bir süre sonra sistemin çöktüğü ve üyelerine kazanç sağlamadığı, yatırımcıların mağdur edilmeye başlandığı vurgulandı.
İddianamede, yürütülen soruşturma kapsamında tespit edilen suç örgütünün bu şekilde 544 kişiyi mağdur ettiği belirtildi.
Bu şekilde dolandırıcılık yaptığı tespit edilen sanıklardan 17’sinin örgüt lideri ve yöneticisi olduğu belirtilen iddianamede, bu kişilerin “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve 544 mağdura yönelik “bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçlarını işledikleri gerekçesiyle her müşteki için ayrı ayrı olmak üzere toplam 3 bin 268 yıldan 10 bin 888 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
İddianamede, örgüt üyesi olarak değerlendirilen 20 sanığın ise, “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” ve farklı müştekilere karşı “bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçlarını işlediği gerekçesiyle 2 yıldan 200 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezasına mahkum edilmeleri talep edildi.
Malta menşeli şirketin adıyla İstanbul’da şirket açmışlar
İddianamede, Coinspace EU isimli firmanın Malta menşeli, kripto para üretim ve pazarlaması yapan bir şirket olduğu, şirket sahibinin Mojca Plut olarak göründüğü belirtilerek, İstanbul’da bir anonim şirket isminin değiştirilerek Coinspace İnternet Hizmetleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. isimli firmanın kurulduğu anlatıldı.
İsmi değiştirilen firmanın yetkilisinin S.Ö. olduğu aktarılan iddianamede, 2016 yılı Mart ayından itibaren şirketin banka hesaplarına yüksek tutarlarda para girişlerinin ve çıkışlarının olduğu vurgulandı.
İddianamede, söz konusu şirketin 17 Şubat-20 Ekim 2016 tarihleri arasında 3 farklı banka nezdindeki hesaplarına 832 kişi tarafından toplam 15 milyon 889 bin 910 lira ile 209 bin 100 avro gönderildiği kaydedildi.
Kripto paranın tanımı yapıldı
İddianamede, kripto paranın tanıtımı da yapılarak, kriptografik yani şifreli olarak güvenli işlem yapmaya ve ek sanal para arzına olanak sağlayan dijital değerlere “kripto para” dendiği anlatıldı.
Kripto paraların dijital ve sanal para olduğu dile getirilen iddianamede, “Sıklıkla Bitcoin ve türevleri ile dijital ve sanal paralar karıştırılmaktadır. Bitcoin ve türevleri dışındaki dijital ve sanal paralar, kendi başlarına para birimi değillerdir. Temsil ettikleri ülkenin ulusal para birimine dayalıdırlar ve o ülkenin merkezi otoritelerince düzenlenip denetlenebilirler. Bitcoin ise kendiliğinden bir para birimidir, hiç bir merkezi otorite tarafından düzenlenip denetlenemez. 2009’dan bu yana, Bitcoin’e alternatif olan pek çok alt coin tanımlanmıştır.” ifadeleri kullanıldı.
Kripto paraların, merkezi elektronik paraların ve bankacılık sistemlerindekinin aksine merkezi olmadığı, bu yapının kontrolünün Blok-Zincir (BlockChain) işlem veri tabanları tarafından gerçekleştirildiği anlatılan iddianamede, Bitcoin’in, Satoshi Nakamoto mahlas ismiyle 2008’de yazılan “Bitcoin: Uçtan Uca Elektronik Ödeme Sistemi” isimli makaleyle dünyaya duyurulduğu aktarıldı.
İddianamede, “Bitcoin, dijital para ekonomisini oluşturan kavramlar ve konular bütünüdür. Bitcoin sistemi, açık kaynak kodlu yazılımlardan oluşur. Yazılımlar laptop ve akıllı cep telefonu dahil geniş bir yelpazedeki işlemcilerde çalışırlar. Tamamen dijital olup, fiziki temsiline ihtiyaç yoktur. İşlem maliyetlerinin çok az olması, küresel olarak kullanılabilmesi, gün geçtikçe kullanım alanlarının artması, güvenli ve anonim olarak değer saklama aracı olması Bitcoin’i daha da popüler yapmaktadır.” denildi.
“Kripto para borsasında işlem görmeyen paradan kazanç elde edilmesi mümkün değil”
Bitcoin transferlerinin güvenliği ve üretiminde kriptoloji kullanıldığı için kripto para olarak da tanımlandığı vurgulanan iddianamede, “Bitcoin bir şirket ya da kurum değildir. Herhangi bir yönetim merkezi yoktur. Resmi temsilcisi yoktur. Herhangi ülkenin merkez bankasıyla ilişkili olmadığı için hiçbir ülkenin ekonomik durumundan da etkilenmez. Bitcoin bir merkezden üretilmez. Bitcoin arzı, merkezi olmayan küresel ağdaki gönüllü bilgisayarların işlemci güçleriyle yapılır. Açık kaynak kodlu madenci yazılımını çalıştırarak, Bitcoin ağına dahil olan herkes, isterse madenciolabilir ve Bitcoin üretebilir.” ifadelerine yer verildi.
İddianamede, Bitcoin’in yasal statüsüne ilişkin de, şu bilgilere yer verildi:
“Pek çok ulusal merkez bankası veya bankacılık düzenleme kurumu Bitcoin kullanımını yasaklamamış, ancak finansal kurumları ve bireyleri karşılaşabilecekleri riskler konusunda uyarmıştır. Bitcoin’in merkezi bir otorite tarafından denetlenmemesi, oldukça yeni bir kavram ve teknoloji olması, her bir Bitcoin kullanıcısının Bitcoin’in geleceğini belirlemesi gibi hususlar, hükümetleri, düzenleyici ve denetleyici kurumları haklı olarak endişelendirmektedir. Kazanç elde edilmesi için söz konusu kripto paranın yerel olarak herhangi bir kripto para borsasında herkese açık bir şekilde işlem görmesi ve söz konusu kripto paranın kişiler tarafından alınıp satılabilir olması gerekmektedir. Herhangi bir kripto para borsasında işlem görmeyen bir kripto paraya yatırım yapılması ve bu yatırımdan kazanç elde edilmesi mümkün olmayacaktır.”