Adalet Bakanlığı Sözcüsü Çekin, Dikmen Hakimevi’nde düzenlenen bilgilendirme toplantısında, 2 Mart’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyuna duyurulan İnsan Hakları Eylem Planı’nın uygulama takviminin Bakanlıkça hazırlandığına işaret etti.
Takvimin, yapılacak çalışmaların ayrıntılarını ortaya koyduğunu bildiren Çekin, konuya ilişkin hazırlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’nin de Resmi Gazete’de yayımlandığını, Bakanlığın internet sitesinden de kamuoyuna duyurulduğunu ifade etti.
Eylem Planı’nın nihai amacının “yeni ve sivil bir anayasa” olduğunu vurgulayan Çekin, “Eylem Planı 11 temel ilke altında 9 amaç, 50 hedef ve 393 faaliyeti içermektedir. Söz konusu amaç ve hedefler doğrultusunda planlanan faaliyetler iki yıllık bir uygulama sürecinde birer birer hayata geçirilecektir.” diye konuştu.
Eylem Planı’nda yer alan her bir faaliyet için kısa, orta ve uzun süreli vadeler belirlendiğini kaydeden Çekin, niteliği gereği bazı faaliyetler açısından da sürekli bir takvimin öngörüldüğünü bildirdi.
Belirlenen sürelere ilişkin hedefleri açıklayan Çekin, “285 adet süreli faaliyetin 6’sının 1 ay içerisinde, 40’ının 3 ay içerisinde, 84’ünün 6 ay içerisinde, 131’inin 1 yıl içerisinde tamamlanması planlanmaktadır. Bu suretle Eylem Planı’nda öngörülen süreli faaliyetlerin yüzde 90’ından fazlası bir yıl içerisinde uygulamaya geçirilecektir.” dedi.
Çekin, bir ay içinde gerçekleştirilmesi öngörülen mevzuat değişikliklerini, “kapalı ceza infaz kurumlarındaki çocukların ziyaretçileri ile tüm görüşmelerinin açık görüş şeklinde yapılması, çocuk hükümlülere aile görüşü imkanının getirilmesi, engelli hükümlü/tutuklulara ziyaretlerini bir refakatçi eşliğinde ya da açık görüş şeklinde yapabilme imkanının tanınması, hükümlü/tutuklu anneleriyle birlikte kalan 0-6 yaş grubu çocukların yakınlarına ve annesine açık görüş sırasında tesliminin sağlanması” olarak açıkladı.
3 ay içinde gerçekleştirilmesi öngörülen faaliyetlere de değinen Çekin, bunlar arasında sulh ceza hakimliği kararlarına dikey itiraz usulünün getirilmesi, tutuklama tedbirinde katalog suçların kapsamının daraltılması, eşe karşı işlenen suçlarda ağırlaştırıcı sebebin boşanmış eşi de kapsaması ve tek taraflı ısrarlı takip fiillerinin suç olarak tanımlanmasının bulunduğunu ifade etti.
Ertuğrul Çekin, 6 ay içinde gerçekleştirilmesi öngörülen faaliyetlerden bazılarına da “Adalet Bakanının hakimleri başka bir yargı çevresinde geçici olarak yetkilendirebilmesine ilişkin hükmün kaldırılması, avukatların tasdik ettikleri belgelerin adli ve idari merciler tarafından işlemlere esas alınmasının sağlanması ile çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hükümlerin gözden geçirilmesi” olarak sıraladı.
Bir yıl içinde gerçekleştirilmesi öngörülen faaliyetler arasında işkence iddiasına dair disiplin suçlarında zamanaşımının kaldırılması, lekelenmeme hakkının kapsamının genişletilmesi, kanun yollarına başvuru sürelerinin yeknesak hale getirilmesi ile ayrımcılık ve nefret suçuna ilişkin Türk Ceza Kanunu’nda yeni bir düzenleme yapılması bulunduğunu dile getiren Çekin, hukuk fakültelerinde öğrenim süresinin beş yıla çıkarılmasının iki yıllık hedefler arasında olduğunu belirtti.
Çekin, sürekli nitelikli faaliyetlerden bazılarının sivil toplum kuruluşlarıyla periyodik görüşmelerin yapılması ve kamuda kadın istihdamının artırılması olduğunu dile getirdi.
İnsan Hakları Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu oluşturuldu
Bakanlık Sözcüsü Çekin, Eylem Planı’nın etkin bir şekilde uygulanması ve izlenmesi amacıyla İnsan Hakları Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu oluşturulduğunu bildirdi.
Kurulun başkanlığını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yapacağını aktaran Çekin, “Sekretaryasını Adalet Bakanlığının yapacağı kurul, Eylem Planı’nın uygulama sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi amacıyla 6 ayda bir toplanacaktır. Bakanlığımız, gerek Yargı Reformu Stratejisi’nde gerekse İnsan Hakları Eylem Planı’nda yer alan hedeflerin bir an önce hayata geçirilmesi için çalışmalarını kararlılıkla sürdürmektedir.” diye konuştu.
Eylem Planı’nda belirlenen sürelerin azami süreler olduğunu vurgulayan Çekin, orta ya da uzun vadede öngörülen birçok hedefin daha önce tamamlanmasını öngördüklerini, çalışmaların bu doğrultuda sürdürüldüğünü dile getirdi.
2020’deki 4 milyonu aşkın soruşturmanın yüzde 64’ünde karar verildi
Kovid-19 salgınındaki faaliyetlere de değinen Çekin, Adalet Bakanlığı olarak Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun tavsiyelerini dikkate aldıklarını belirtti.
“Amacımız, adalet hizmetlerinin aksamadan yürütülmesi ve virüsün yargı çalışanları ile vatandaşlarımıza bulaşma riskinin azaltılmasıdır.” ifadelerini kullanan Çekin, tam kapanma sürecinde yargı hizmetlerinin aksamaması için bazı düzenlemelerin yapıldığını ifade etti.
Salgın döneminde yargı teşkilatının fedakarca görevini ifa ettiğini belirten Çekin, 2020’deki istatistiki verileri paylaştı.
Çekin, şöyle devam etti:
“Cumhuriyet Başsavcılıklarımız tarafından 2020 yılında 4 milyon 769 bin 40 soruşturma dosyasına bakılmış olup bunların yüzde 64’ü hakkında karar verilmiştir. Geçtiğimiz süreçte lekelenmeme hakkının daha etkin korunması için bir düzenleme yapılmıştı. Bu düzenleme ile savcılarımıza soruşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verme imkanı verilmişti. Savcılıklarımız bu müesseseyi de etkin biçimde işlettiler. Bu kapsamda 141 bin 986 dosyada karar verilmiştir. Ceza mahkemelerimiz de 2020 yılında baktığı 2 milyon 833 bin 473 dosyanın yüzde 48’inde karar vermiştir. Hukuk mahkemelerinde ise 3 milyon 630 bin 666 dosyanın yüzde 51’i karara bağlanmıştır.”
Adli görüşme oda sayısı 100’e ulaştı
Bakanlık Sözcüsü Çekin, hukuk eğitiminin kalitesini artıracak çalışmaların da öncelikleri arasında olduğunu vurguladı.
Hukuk fakültelerine girişte aranan başarı sıralamasının 100 bine yükseltildiğini hatırlatan Çekin, “Hukuk fakültelerinin kontenjanlarının azaltılması da Strateji Belgemizin diğer bir hedefidir. Mart ayında YÖK tarafından hukuk fakültelerinin kontenjanlarının üniversite bazında boş kontenjanların da dikkate alınması suretiyle belirleneceği açıklanmıştır. Tüm bu çalışmalar hukuk eğitiminin niteliğinin artırılmasına yöneliktir.” ifadelerini kullandı.
Çekin, kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve mağdur odaklı adalet anlayışına ilişkin çalışmaların kesintisiz devam ettiğini vurguladı.
Söz konusu olayların adliyelerde ihtisaslaşmış Cumhuriyet savcıları tarafından özel bürolar üzerinden takip edildiğini bildiren Çekin, “2020 yılı başında, koruyucu ve önleyici tedbir kararlarının tek elden değerlendirilmesi amacıyla tedbir mahkemeleri belirlenmiş ve mahkeme düzeyinde de ihtisaslaşma sağlanmıştır. Hakim ve Cumhuriyet savcılarımız tedbir kararlarını belirlerken tarafların soruşturma ve tedbir geçmişlerini UYAP uyarı ekranlarından takip edebilmektedir. Bu sayede tekrarlanan şiddet vakalarının gözden kaçırılmaması hedeflenmiştir.” dedi.
Çekin, Ankara Üniversitesi ile kadına yönelik şiddet vakalarının sebep ve nedenlerinin araştırılmasına olanak tanıyacak bir çalışma başlatıldığını, yıl sonuna kadar bu çalışmayı tamamlamayı hedeflediklerini bildirdi.
Çekin, “Mağdurların, özellikle çocuk ve kadınların ifade ya da beyanlarının uzmanlar aracılığıyla özel ortamlarda alınmasına olanak tanıyan adli görüşme odası (AGO) sayısı 100’e ulaşmış durumdadır. 2019 yılında 7 pilot adliyede kurulan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlükleri halihazırda 112 adliyede faaliyet göstermektedir. Müdürlüklerinin sayısı yılsonuna kadar 150’ye çıkarılacaktır.” ifadelerini kullandı.
Çekin, Resmi Gazete’de yayımlanan Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Yönetmeliği’nin de İnsan Hakları Eylem Planı’nın ilk adımı niteliğinde olduğunu söyledi.
Seri muhakeme ve basit yargılama usullerine ilişkin sayısal verileri de paylaşan Çekin, “Seri muhakeme usulünün uygulanmaya başlanmasından itibaren, mahkemelerce Cumhuriyet başsavcılıklarınca hazırlanan 85 bin 466 dosyada talepnameler doğrultusunda karar verilmiştir. Basit yargılama usulünün uygulanmaya başlamasından bu yana ise 107 bin 242 dosyada bu usulle karar verilmiştir.” diye konuştu.
Thodex ile Vebitcoin soruşturmaları
Thodex ile Vebitcoin kripto para borsalarına ilişkin soruşturmalara değinen Çekin, Thodex soruşturmasında bugüne kadar 6 şüphelinin tutuklandığını, firari şüphelilerin de yakalanmasına ilişkin çalışmaların devam ettiğini bildirdi.
Çekin, Vebitcoin soruşturması kapsamında da Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca 4 şüphelinin “nitelikli dolandırıcılık suçundan” tutuklandığını anımsattı.
Bilgi İşlem Genel Müdürlüğüne ödül
Adalet hizmetlerinde dijital dönüşüme ilişkin çalışmalara hız verildiğini belirten Çekin, Bakanlık Bilgi İşlem Genel Müdürlüğünün, çalışmalarıyla Birleşmiş Milletler’e bağlı Uluslararası Telekomünikasyon Birliği tarafından “Bilgi Toplumu Zirvesi 2021 Ödülleri” yarışmasında ödüle layık görüldüğünü sözlerine ekledi.